Yetkililerden gelen bilgi net: Aranın bu yıl biraz uzun olması, zeminde ekstra bir müdahaleyi zorunlu kıldı. “Bir tohum ekimi daha yapılıyor. Onları çıkarmaya çalışıyoruz” deniliyor. Geçen yıla kıyasla bu dönemde zeminin biraz daha yıpranmış olduğu da açıkça kabul ediliyor. O yüzden yapılan iş, rutin değil; takviye.
Zemin, adeta yeniden ayağa kaldırılıyor. Amaç basit ve teknik olarak son derece net:
Çim yoğunluğunu artırmak. Sıvı besin takviyesiyle kök yapısını güçlendirmek.
Yani sadece üstü yeşertmek değil, alttan sağlamlaştırmak.
Bu iş sadece Trabzon’un meselesi de değil. Ligin bu dönemlerinde hemen hemen tüm kulüpler benzer bakımları yapıyor. Ancak Trabzon’da mesele biraz daha hassas. Çünkü Papara Park’ın zemini, sezonun bazı bölümlerinde hem yoğun maç trafiği hem de hava koşulları nedeniyle ciddi yıpranma yaşıyor.
Ve şu bir gerçek: Sahadaki oyunun kalitesi, çoğu zaman sahanın kalitesiyle başlar.
Papara Park’taki bu “sessiz mesai” belki kimsenin gözüne çarpmıyor ama ikinci yarının zemini bugün atılan tohumlarla şekillenecek. Sahada kim oynar, kim gider, kim gelir bilinmez… Ama zemin hazır.
Trabzonspor’un ikinci yarıya daha sağlam bir sahayla çıkması için, bugün görünmeyen bir emek veriliyor. Futbol bazen 90 dakika değil, aradaki 15 günde kazanılır.