AK PARTİ’YI KİM FORMATLIYOR..?

Ak Partili dostlar, özellikle medya mensubu olarak bize biraz kırgın.

Diyorlar ki, partili medya mı formatlayacak.

Partinin seçimle iş başına gelen mevkilerine medya mı aday belirleyecek.

Bir değerimiz bir yere adaysa, medya mı ona bunu layik görecek.

O olmaz şu olmalı mı diyecek.

O zaman biz gazetecilik yapalım siz de particilik.

Bu serzenişlerde haklılık payı var.

Haksız oldukları da.

Ak Parti toplumun en çok teveccüh gösterdiği bir parti.
O nedenle de kamu adına hizmet eden medya, partideki gelişmeler ve olası ihtimaller üzerine yorum yapabilir. Hür yorumunda özgürdür. Seçimle iş başına gelinecek yerler için öneri de getirebilir. Ama tabi, karar partiyi yönetenlerindir.

Son zamanlarda Trabzon’da Ak Parti’nin büyükşehir belediye başkan adayları ile ilgili yerel medyada bir tartışma var.

Bu tartışma, partiyi yönlendirmek, formatlamak değildir.

Medya görüşünü ortaya koyar. Partinin kurulları kararını verir. Verirken de izleyeceği yöntem bellidir. 16 sene nasıl aday belirliyorsa, belediye başka adaylarını da belirleyecektir.

Partililer de bu konuda hassas olacak.

Medya da sınırını bilecek.

Medya;

Önyargıdan uzak duracak

Hissi davranmayacak

Format atmayacak

Tespit ve öneresi ile kamuoyunu aydınlatacak.

BÜYÜKŞEHİR ADAYLARI

4 partinin Trabzon büyükşehir adayları kulislerde seslendirilmeye başlandı.

Adı geçenlerle zaman zaman sohbet ediyoruz, izlenimlerini alıyoruz. O izlenimlerden bir sonuca varıyoruz.

Ak Parti’de adı, aday adaylığına geçenlerle ilgili birkaç satır izlenimimiz şöyledir.

Erdoğan Bayraktar: Ben adayım demez. Adaysın denilirse, evet der

Faruk Özak: Şu sıralar siyasete uzak ama Cumhurbaşkanı kolları sıva derse kolları sıvar

Mazhar Yıldırımhan: Cumhurbaşkanından işaret almadığı sürece aday olmaz. O işaretin gelmesi de muhtemel bir gelişmedir.

CHP’den adaylığı düşünülenlerin tavrı ise şöyle;

Turgay Şahin: Aday olmaması, aday olmasından daha olasılıklı.

Güzide Uzun: Niyetli değil ama genel başkanı hadi sahaya derse, sahaya iner

MHP kulvarında;

Osman Abanoz yeniden seslendiriliyor. Ve Abanoz bu konuda samimi, kararlı, ilkeli teklif alırsa, kabul diyecek konumda.

İYİ Parti’den adaylığı seslendirilen

Volkan Canalioğlu, son seçimlerde iyi partinin aldığı oy orasının görünce, teklife hayır der. Bu arada gündeme Gürol Ustaömeroğlu’nun adı. Ustaömeroğlu da konjektüre göre davranır..

YAVUZ SELİM ÜZERİNE…!

Avni Aker’e yapılacak olan, Millet Bahçesinin, millet bahçesi olabilmesi için

-Y.Selim sahası yaşatılmalı

-Proje içinde projeye uyumlu olmalı

-Devasa bir stada ihtiyaç yok. Minik, butik bir saha ihtiyacı karşılar

-Y.Selim yaşasın diyenlerle tersleşmeye gerek yok.

-Bu konuda duyarlı olanlar bizim insanımız.

VALİ YÜCEL YAVUZ’UN PROJESİ..

Edindiğim bilgilere göre Trabzon Valisi Yücel Yavuz’un kafasında bir proje varmış. Trabzon Lisesi, yanında Cumhuriyet ilk öğretim okulu, Lisenin önünde soldaki binaların da içine de olacağı alanı, Eğitim kampusu olarak düşünüyor. Cumhuriyet ilk öğretim okulunun da yıkılarak Trabzon lisesinin mimarisine benzer bir şekilde yeniden yapılması…Böylece alanın eğitim kampusune dönüştürülmesi. Bölgedeki iki tarihi türbenin de bu kampus içinde olması düşünülüyor. Millet Parkı projesi ile entegre bu projeyi sonuna kadar destekliyoruz… Cumhurbaşkanlığı yeni hükümet sistemin Trabzon’a yapacağı en önemli yatırımlarından biri de bu olacaktır.

HIDIRNEBİ VE ARAP MİSAFİRLERİMİZ!

Şehrin yanı sıra, yaylalarımızda da Arap turist yoğunluğu alabildiğine var. Bereket, yaylalarımıza da geldi.

Önceki gün ailecek Hıdırnebi’deydik.

Dikkatimi çeken konularla ilgili gözlemlerim şöyle;

-Güzergah boyu yol kenarında Arap turistlerin ilgi gösterdiği tezgahlarda satılan; meyve, sebze ve bal ile benzeri yiyeceklerin, orijinal bölge ürünü olduğu söyleniyor ama aslı astarı yok. Yani kandırılıyor.

-Piknik yapmak isteyen Arap turistlere zorluk çıkartılıyor, restoranlara yönlendiriliyor.

-Turizm firmaları piknik yapmak isteyen Arap turistlere gerekli hizmeti sunuyor, bu sevindirici.

-Yayla çevresi çok pis, çöpler havada uçuşuyor.

-Genel tuvaletler yetersiz, olanlar ise pis, bakımsız. Hiç olmaz ise yoğunluk olduğu günlerde bir görevli bulundurulmalı.

-Silah kullanılıyor. Bu çok ağır bir kusur. Güvenlik güçlerinin dikkatine

Arapların ilgi göstermesi ile yaylada bir çok tesis kurulmuş.

Bir çok ev kiraya veriliyor.

Yaylaya bereket gelmiş.

Yaylacılıktan çok yayla turizmi daha bir revaçta.

Türk ve Arap aileler piknik alanlarında kaynaşıyor. Birbirlerine yiyecek ikramları da yapıyor. Bu güzel görüntüler, turizm açısından umut verici. Hatta yayla düğünlerine Arap turistleri de katılıyor. Takı törenlerine, krallarının adını anons ettirerek, gelin ve damada hediyeler bile veriyor.

Yayla sakinleri, yaylanın sahipleri Arap turistlere bazı hizmetler de veriyor.

Ücreti mukabilinde, ev yemeği, demlik çay servisi yapıyor. Arap kadınlarına inek sağdırılıyor. Bu otantik an, Arapların en çok mutlu olduğu an oluyor.

Kısacası Hıdınebi ve diğer yaylalarımızda, Arap bereketi var..

Ekonomi çarkının şu sıralar dönmesinde sıkıntı varken, Arap turizmi bölgeye can simidi gibi oldu.

ZAYTUNG

Rusya Devlet Başkanı Putin: ''Adamlar kazandı...''