Analiz araçlarının ortaya çıkışından itibaren, dijital dünyada ortaya konulan her emek uçtan uca ölçümlenebilir hale geldi. Konu özellikle de marka ve kitle arasındaki etkileşim olduğunda, ölçümleme konusunun ne denli önemli olduğunu sektördekiler çok iyi bilir. Ancak bir markanın dijital pazarlamadaki başarısında, daha da öncül ve kritik rol oynayan bir faktör daha olduğunu unutmamak gerek. O da markanın, içerik ajansı ile kurduğu iletişim…

Şimdi, “Marka ister, içerik ajansı anlar ve yapar. Bunda kritik olacak ne var?” diyecekler olabilir. Ama işin aslı tabii ki öyle değil. Birlikte çalışmaya başlamadan önce, iki tarafın karşılıklı oturup mutlaka netleştirmesi gereken belli başlı konular olması gerekiyor. Zira tüm ihtiyaçları ve beklentileri konuşup tereddütsüz el sıkışmak, markanızın gelecekteki efor düzeyini ve imajını doğrudan etkileyecek bir adım…

1. İlk İntibada Dürüst ve Güvenilir Yanınızı Öne Çıkarın

Sağlam temeli olan iyi ilişkilerin kurulması, kuşkusuz uzun zaman alan bir süreç. Ama ilk intibanın önemi de malum. Bu nedenle bir içerik ajansının, potansiyel müşterisiyle olan ilk iletişiminden itibaren şeffaf ve gerçekçi olması büyük bir önem taşıyor. Daha doğrusu; müşteri adayını kendisi ile çalışmaya ikna etmek adına, iş yükü kapasitesini ve yeterliliğini aşan sözler vermemesi gerekiyor. Her gerçek yeni kapılar açmasa da bu, bir içerik ajansları müşteri adayının gözünde ve sektörde daima güvenilir kılacak en değerli konulardan biri.

2. Gerçekçi Bir Başlangıç Yapın

Aynı şekilde marka tarafı olarak siz de, dijital pazarlama yolculuğunu yaşam boyunca sürecek bir strateji olarak görmelisiniz. Yani sihirli bir değnekle arama motorlarının en tepesinde yer almayı, dönüşüm oranınızı yüzde 100’ün üzerinde artırmayı, müşterilerinizin ve rakiplerinizin gözünde birdenbire sarsılmaz bir otorite olmayı hemen beklememeniz gerekiyor. Tüm bunlar, elbette mümkün. Ama en güçlü stratejiler bile, başarısını somut bir şekilde göstermek için altı ay ila bir yıl kadar bir zamana ihtiyaç duyar. Bu, tıpkı ileride koşu rekortmeni olacak bir bebeğin, ilk adımlarını atmak için önce kas gelişimini tamamlaması gerektiğine benzetilebilir.

3. İşte Şimdi İkna Zamanı… Masaya Oturmadan Önce Dersinize Çalışın

Yapılan ön görüşmeler ve belki de örnek içerik paylaşımından sonra, sıra fiyat konusunda anlaşma ve sözleşme aşamasına geliyor. Bu ikisi ise bir sonuçtan ziyade, başlangıç... Bu nedenle imzaları atmadan önce, içerik ajansının markaya neler sunabileceğini ve bunları nasıl faturalandıracağını çok iyi aktarması gerekiyor. Müşteri adayını bütçe konusunda ikna etmek adına, markanın ihtiyaçlarını çıkarmak ve buna göre sağlam bir strateji hazırlamak şart.

4. İhtiyaçlarınızı Belirleyin ve Ortak Noktada Buluşun

İşin müşteri tarafında da durum aslında çok farklı değil. İçerik ajansıyla çalışmaya başlamadan önce, nasıl bir içerik stratejisine ihtiyaç duyduğunuzu, bunun için hangi kanalları kullanmanız gerektiğini, hangi platformlarda yer alacağınızı vb. planlarınızı en azından kaba hatlarıyla oluşturmanız gerekiyor. Sonrasında en iyi içerik ajansları tarafından size sunulan strateji üzerinde ekleme-çıkarmalar yapmak ve ortak bir noktaya varmak çok daha kolay olacaktır.

5. Çalışanlarınızın Rollerini Karşılıklı Olarak Çerçeveye Oturtun

Sahne, senaryo, kostümler… Hepsi hazır! Ama oyuncu seçimi ve rol dağılımı, belki de hepsinden daha büyük bir iş. Yazarların, tasarımcıların, editörlerin, stratejistlerin, SEO uzmanlarının ve kontrol-onay mekanizmasını oluşturan kişilerin ilk aşamada net bir şekilde belirlenmesi gerekiyor. Kişiler markanın özelliklerine göre alanında en yetenekli kişilerden de oluşursa, ortaya tam anlamıyla göz dolduran bir performans çıkacağı kesin!

Görev paylaşımının ardından sinerjinin çoktan oluşup iletişimlerin derinleştiğini, beklentilerin karşılandığını ve sürecin doğal bir şekilde aktığını görmek işten bile değil. Ekipleriniz iş tanımlarını ve muhataplarını ne kadar erken ve kesin şekilde bilirse; sürecin sorunsuz ilerlemesi, hız kazanması ve başarıya ulaşması o kadar mümkün olacaktır. Unutmayın ki ortaya çıkan tüm iyi işlerin arkasında, yaptığı işe hakim ve mutlu çalışanlar vardır.

6. Düzenli Aralıklarla Bir Araya Gelin

Pandemi sonrası pek çok kişinin iş yaşamı, tamamen ekranlardan ibaret olmaya başladı. İki lafın belini kırmak bile… Ama her ne kadar online da yapılacak olsa, hep birlikte toplanıp vakit geçirmek, ekip çalışmasını güçlendirme konusunda paha biçilemez. Gerek mevcut veya planlanan işlerin konuşulması gerekse de sosyalleşip kaynaşmak için haftalık, iki haftalık veya aylık toplantılar organize edebilirsiniz. Böylece karşılıklı gelişiminize dair tüm planlarınızı ve fikirlerinizi, çok daha özgürce paylaşabileceğiniz ortamlar yaratabilirsiniz.

Aslına bakarsanız, profesyonel ilişkiler de ana hatlarıyla özel ilişkilerden çok farklı bir noktada yer almıyor. Önemli olan, karşılıklı güven ve mutluluğu yakalayacağınız bir içerik ajansı ile partnerlik kurmak. Tıpkı özel yaşamınızda yanınızdan ayırmak istemeyeceğiniz dostlarınız gibi…