Antalyaspor karşısında takımının pas yaparak topu hücuma taşıyamadığını gören Onazi, Burak’ı havadan görünce Trabzonspor devreyi önde kapattı. Akdeniz ekibi bu sonuç karşısında ikinci yarıda ‘açık’ futbol oynamak durumda kaldı ve skor 3-0’a ulaştı. İlk yarının aksine ikinci yarıda her iki takımda pozisyon buldu ancak kadro kalitesi önde olan bordo-mavililer sonuca ulaşan taraf oldu.

Güney ekibi ile olan mücadelenin ilk yarısında gördük ki, Karadeniz ekibi kapanan rakipler karşısında pozisyon bulmakta oldukça zorlanıyor. Bunun en önemli nedeni ‘pas’ sorunu yaşaması! Bordo-Mavililer hücuma çıkarken ‘nitelikli pas’ yapmayı beceremiyor! Takım hücuma kalktığında, topu süren oyuncu pas vermesi gereken anda topu ayağında tutmaya devam ediyor. Pas vermeyi denediğinde iş işten geçmiş oluyor. Aynı şekilde pas alacak oyuncularda ‘nitelikli pozisyon’ almakta başarısız oluyor. Paslar isabetsiz, karavana ve cılız kalıyor. Anadolu takımları Trabzonspor’a karşı kapandığında rakibi açmak ve gole ulaşmak için Onazi ile Burak’ın yaptığı gibi şapkadan tavşan çıkarmak gerekiyor.

GENÇLERİ ABARTMAYIN! 

Antalyaspor müsabakasının ilk devresinde Castillo’nun beklenenin çok altında kalması ve Yusuf Yazıcı’nın son haftalardaki formsuzluğu bu tablonun ortaya çıkmasında ana etkenler oldu. Önceki haftaki Sivas maçında olduğu gibi Antalya karşısında da Abdülkadir oyuna girdikten sonra Yusuf biraz olsun canlandı. Aylardır ‘gençleri abartmayın!’ diyoruz. Zira Yusuf’un son haftalardaki formsuzluğu ortada, Abdülkadir ise bırakın 90 dakikayı, 45 dakikayı bile canlı şekilde tamamlayacak noktaya ulaşabilmiş değil. Yetenekliler, yerliler, ruhları var ama henüz olgun değiller. Bu çocuklar Trabzonspor’un geleceği; Hami’si-Şota’sı, Fatih’i-Gökdeniz’i olsun istiyorsak abartmayacağız ve sabredeceğiz…  

Trabzonspor Rıza Çalımbay ile son 5 haftada ‘skor olarak’ bambaşka tablo ortaya koydu. 5 maçta 4 galibiyet ve 1 beraberlik ile artık zirve hesapları yapmaya başladı. Rıza Hoca’nın sezonun ilk yarısında kalan Kasımpaşa, Bursa ve Karabük maçlarından 9 puan çıkarmayı planladığını görüyorum. Deneyimli teknik adamın bu hedefe ulaşıp-ulaşamayacağını bilemiyorum ama bir şeyi net olarak görüyorum: El freniymişsin be Ersun Hoca!