BU SÖZ ÇOK TARTIŞILACAK

Evet, aynen başlıkta dediğimiz gibi bu söz Trabzon’un geçmişten bu güne siyasetinde çok tartışılacak. Çok yorumlanacak. Kimileri bu söze evet doğru tahlil diyecek, kimileri abartı var..

Bu söz ne mi..?

İki gün önce Trabzon’un bütünü tarafından ittifakla kabul edilen efsane Belediye Başkanı Orhan Karakullukçu, Büyükşehir Belediye Başkanı Murat Zorluoğlu’nun daveti ile makama gitti. 

Karakullukçu, 80’li yılların Trabzon Belediye başkanı. ANAP’tan. İş adamı. Ufku geniş bir insan. 1984’deki yerel seçimlerde aday oldu ve seçildi. Tek dönemlik görev süresinde çok başarılı oldu. Ve o nedenle efsane başkan diye anılıyor. 

Biri iş başındaki biri geçmiş dönemin iki başkanı uzunca bir sohbet etti. 

Edindiğimiz bilgilere göre, Karakullukçu, Zorluoğlu’na zorlu bazı sorunların nasıl çözüleceği yönünde kendi tecrübesinden hareketle öneriler getirdi.. Trabzon’da belediye başkanlığı yapmanın kolaylığını(!) anlattı. Dikkat zorluğunu değil. Karakullukçu’ya göre Trabzon zor bir şehir değil. 

Ama sahipsiz bir şehir.

Bu buluşmadaki ince detay, Zorluoğlu’nun Karakullukçu’yla görüşme istemesi. Yani buluşma Karakullukçu’nun isteği ile olmadı.

İki saate yakın sohbette, Karakullukçu’nun Trabzon’un sahibi yok dediği konuları örnekleri ile anlattığını da öğrendik.

Şimdi sıkı durun.

Bu görüşmeden sonra yayın danışmanımız Ali Savaş, Orhan Karakullukçu’ya şu soruyu sordu..” Murat Bey’le ilgili görüşme sonunda izleniminiz ne..?”

Karakullukçu işte bu soruya Trabzon’un her türlü gündemini belirleyecek şu cevabı verdi..

“Benden sonra gelen en iyi belediye başkanı..”

TRABZONSPOR’DA BİR GARİP İLETİŞİM

Trabzonspor iletişim açısından hakikatten bir garip kulüp oldu. 

Şimdi bu kanaate nasıl mı vardık?

Anlatalım.

Trabzonspor Şampiyonlar Ligi ön eleme maçında kimle oynayacak..? Kopenhag.. 

Rakip takım ligde hafta sonu maçını oynadı. 

Farklı kazandı.. 

Kopenhagen’in evindeki maçı Trabzonspor teknik heyetinden kim izledi?

Bunu öğrenmek istedik.

Bilgi verilmedi.

Konu ile ilgili muhataplarına sorduk. Detay bilgi almadık. Oysa, kulüp madem her alanda profesyonelleşti, Kopenhag maçını izlemeye kim gitti diye Başkan Ağaoğlu’na mı sorulması gerekiyor? 

Muhatabı kimse ona sorulur?

Biz bu muhataplara sırası ile sorduk, cevap alamadık. Bilmiyoruz.

Vay be.. Sanki gizli ajan görevlendirdi Trabzonspor da kimse bilsin istemiyor.

Sonunda bilgi verecek bir kapı nihayet bulduk.

Emrah Tok.

Tok, dedi ki bir arkadaş ile maçı izledik. Tok’a sorduk o arkadaş kim. Diyemem dedi. Vay anasını ikinci kez şok oldu. Danimarkalılar Tok’un gizlediği teknik adamı biliyor. Trabzon yerel medyasına o isim kim denmiyor? 

Tam bir komedi.

Sonra konu ile ilgili görüşlerini önemsediğimiz bir futbol adamını aradık ve Trabzonspor, rakibinin maçını izletmiş midir dedik.

Tabi dedi.

Hem bir analizci, hem de teknik adam hem stadın durumun, taraftarın ruh halini  ve Trabzonspor’un stattaki soyunma odalarının inceleyen bir görevli.

Bu üç kişi Kopenhag’in son lig maçını izlemiş midir.

Bir ihtimal evet.

Bir başka ihtimal ise, maçı izlemeyi Trabzonspor ıskaladı o nedenle gizliyor.

Ama bu ihtimal dışı bir gelişme.

Bu gizliliğin anlamı hiç yok.

Teknik Direktör Avcı bazı konuları çok abartıyor çok.

KOPENHAG 5 KİŞİ GÖNDERİYOR

Bu arada rakip Kopenhag ne yapıyor? 

Bunu araştırdık? 

Danimarkalı kulüp 5 kişi ile Hatay maçını izleyecek. 

5 kişinin 4’ü teknik ekipten biri ise takımın kalacağı oteli seçecek. Bu idari personelin Türk asıllı Danimarkalı  olduğunu da öğrendik.. 

Otel seçiminde sesiz bir ortam.. Stada yakınlığı ve 5 yıldız şartı aranacak.. Trabzonspor, Kopenhag’ın 5 kişilik ekibi için statta yerini de ayırttı.. 

Ayrıca Kopenhag kulübü Türkiye liglerinin yayıncı kuruluşundan Hatay maçının 90 dakikalık bölümünün kaydını almak için de gerekli ücreti yatırdı.

SANA HELAL OLSUN DOSTUMUZ

Trabzon Gençlik ve Spor il müdürlüğünde Teknik Personel olarak çalışan çok sevdiğimiz dünya iyisi bir dostumuz var.. Adı Zekeriya Altın.. 

Kendi halinde sessiz ama yiğit bir insandır.. İşte bu Zekeriya kardeşimiz amcasının eşi, yengesine karaciğerinin bir bölümünü verdi. Yani organ bağışında bulundu. 

Malatya Turgut Özal Tıp Merkezindeki nakli de alanında dünyaca ünlü uzman Prof. Dr. Sezai Yılmaz yaptı. 

Dostumuz Altın hiç tereddüt etmeden karaciğerini üçte birini verdiği yengesi Engin Sezen Altın’ın sağlık durumu da iyi.. Zekeriya Altın ise deyim yerindeyse demir gibi. 

Akçaabat Milli Eğitim'de 3 yıl şube müdürlüğü yapan Engin Sezen Altın, Zekeriya Altın’a duacı.. 

Dostumuz arkadaşımız Zekeriya Altın organ naklinin önemine dikkat çekerek, organ nakli, dünyanın en hayırlı işidir dedi.

BİR ŞERİF ÖZGÜR KLASİĞİ

Şerif Özgür’ü Trabzon Gençlik ve Spor il Müdürlüğü döneminden tanırız. İyi niyetli. 

Çalışkan işinin de ehli.. Emekli olduktan sonra herkese sürpriz gelen bir göreve atandı. 

Büyükşehir’in şirketlerinden Trabitaş’ın yönetim kurulu üyesi oldu. Özgür bu görevi genel müdür Adnan Gür’ün ısrarı ile kabul etti. 

Emekliliğinin keyfini yaşarken, böyle bir sorumluluk yüklendi. Ve bu görevi 3 yıl yaparım sonra bırakırım dedi. Şerif Özgür dediğini yaptı. 3 yılı doldu maaşlı yönetim kurulu üyeliğini bıraktı. 

Özgür’e şirketin genel müdürü Adnan Gür ısrar etti. Göreve devam et dedi, etmedi. 

Şimdi bir an için şöyle düşündük. Özgür’ün görevini isteyen bu koltuğa balıklama atlayacak olan o kadar çok kişi varken, Özgür bu kadar yeter dedi, kabuğuna çekildi. 

Biz buna bir Şerif Özgür klasiği diyoruz..

ÜÇ HİLAL TAŞLI GELİN

Gelinin başında üç hilalli motifi Trabzon ilk kez bir dönemin en ünlü Trabzonsporlu futbolcu Ünal Karaman’ın düğününde gördü..

 Pınar Karaman, düğününde, başında üç hilalli gelinlik giydi ve Türkiye’nin gündemine oturdu. O yıllar o gelinliği ile Pınar hanım birçok genç kıza da örnek oldu..

Yıllar sonra gelinliğinde üç hilal ile bu kez bir başka Trabzonlu genç kız gündeme oturdu. 

Cumhur ittifakından MHP’den Şalpazarı Belediye Başkanının kızı Ülkiye Hilal, adı gibi gelinliğine hilal taktı. 

Böylelikle Ünal Karaman’ın eşinin başlattığı gelenek, Hilal ile devam etti..