Politik Güğüm

Politik Güğüm - 12 Ekim 2025

Trabzon'un ve Trabzonspor'un gündeminde yaşananları sizler için derledik.

TRABZON ERDOĞAN’DAN NE BEKLİYOR?

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan bugün Rize'den Trabzon'a hareket edecek ve Hayrigür Spor Salonu'nda Trabzonlularla bir araya gelecek.

Dün saat 13'e çekilen Trabzonspor basketbol maçının bitiş düdüğü ile salonun yetiştirilmesi için çalışmalar hızla sürdürüldü...

Erdoğan baba ocağına geldiğinde Trabzon'a uğramadan dönüş yapmıyor. Yarın da bu buluşmalardan biri yaşanacak.

Erdoğan Trabzonlulara seslenecek, ardından da şehirde yapılan yatırımların toplu açılışını gerçekleştirecek.

Erdoğan, şehrin beklentileri üzerine de müjde verir mi bilemiyoruz...

Tabii Erdoğan'ın Rize'de olması sebebiyle belki de tüm kabine Rize'deydi. Yarın bu bakanların da Trabzon'da olması bekleniyor.

Biz buradan Cumhurbaşkanımız Sayın Recep Tayyip Erdoğan’a seslenelim! Bölgemize ve şehrimize verdiği önemi çok iyi biliyoruz, çok önemli yatırımlara onay verdi, vesile oldu, önayak oldu.

Büyük yatırımlar yapılırken şehir özellikle trafik noktasında, araç sayısındaki anormal artış nedeniyle problem yaşıyor ve bunun tek çözümü Güney Çevre Yolu.

Şehrin batı tarafından başladı, Darıca-Yıldızlı arası yapılıyor ama Trabzon Merkez-Araklı arası önemli.

Buranın da 3’e bölünüp hızlıca ihale edilip işinin ehli bir firmaya verilip başlanması gerekiyor.

Bu konuda Sayın Cumhurbaşkanımızdan özel önem bekliyoruz.

Güney Çevre Yolu bu şehrin her yönüyle kurtuluşu, dileriz bu noktada Sayın Cumhurbaşkanımız gereğini yapar.

TEK ADAY TARTIŞMASI…

CHP Trabzon İl Başkanlığı kongresine sayılı günler kaldı.

İl Başkanlığı için şu an tek aday Başkan Mustafa Bak…

Bir süre önce adaylığını açıklayacağını belirten İlker Akıncı ise daha sonra adaylıktan geri çekildiğini açıklamıştı.

Tam 17 ilçe başkanı ortak bir basın açıklaması yaparak, “kongrede tek aday” çağrısında bulunmasının ardından Akıncı, adaylığını geri çekme kararı almıştı. Doğrusunu da yaptı diyebiliriz.

Aynı durum AK Parti’de de gerçekleşmiş ve Başkan Mumcu’nun karşısına adaylığını açıklayan Ufuk Hoş ve Zeki Kavanoz yine adaylıktan çekildiklerini duyurmuşlardı.

Bu durum CHP kanadında seslerin yükselmesine yol açmış ve AK Parti tarafına eleştiri yağmuru başlamıştı.

Hatta İl Başkanı Mumcu’nun tek aday olarak kongreye gitmesine ve Ortahisar İlçe Başkanı Hisoğlu’nun atama ile gelmesine “tek liste baskısı parti içindeki demokrasinizi gösteriyor” gibi sözler söylenmişti.

Şimdi de aynı durumun CHP’de yaşanması, AK Parti ve CHP içinde söylentilere neden oldu.

AK Partili bazı isimler, “Siyaset ilkeli ve samimi yürütüldüğünde değerlidir.
Geçtiğimiz aylarda yaşanan sürece CHP kanadından yüksek sesle eleştiriler gelmişti. Şimdi benzer bir süreci onlar yaşıyor. Aday olacak ismin önünü kesiyorlar. Demek ki siyasette herkesin önce kendi içine bakması gerekiyor” i
fadeleri yankılanıyor.

“Tek aday çıkması bazen istikrar için tercih edilebilir; ancak bu tercih yapay değil, tabandan gelen bir birliktelikle olursa anlamlıdır.

Aksi halde dün eleştirdiğin durumu bugün yaşamak, siyaset adına tutarsızlık örneğidir” ifadeleri de kulağımıza gelen bilgiler arasında.

İLÇE BAŞKANLARININ, İL BAŞKANINA VERDİĞİ SORUMLULUK…

CHP Trabzon’da yukarıda bahsedilen tek liste tartışmalarına eski İl Başkan adayları da katıldı diyebiliriz...

Şu anda görünen tablo; 19 Ekim’deki CHP İl Başkanlığı kongresinde mevcut İl Başkanı Mustafa Bak liderliğinde tek liste ile seçime gidilecek. Ancak bu sırada tüm bu çağrılara karşın yeni bir isim aday olur mu, pek zannetmiyoruz…

Çünkü delege çoğunluğunu elinde bulunduran Ortahisar ve Akçaabat ilçeleri de Bak’tan yana tavır sergiliyor.

Peki Mustafa Bak ile bir önceki dönemde yarışan önceki dönem adaylar konuya nasıl yaklaşıyor?

Dün Mustafa Erdi Çakır’dan dikkat çeken bir açıklama geldi…

Kongre süreci ile ilgili tespit ve önerilerini sıralayan Çakır, “Trabzon özelinde yürütülen kongre sürecinde, ‘birlik’ ve ‘beraberlik’ çağrıları hemen her konuşmacının ve adayın dilinde yer aldı. İki yıl önce il başkanlığına aday olmuş bir partili olarak, bu süreçte mevcut il başkanının eksikliklerini yapıcı biçimde eleştirdim; ancak örgüt bilincine ve Cumhuriyet Halk Partili kimliğime yakışmayacağı için bu eleştirilerimi hiçbir zaman sosyal medya ya da basın üzerinden dile getirmedim” dedi.

Çakır, "Bugün gelinen noktada, partimizin emektar ilçe başkanlarının bir araya gelerek uzun tartışmalar sonucu oluşturduğu, liyakat temelli kadro anlayışını esas alan, iktidar hedefiyle uyumlu bir ortak irade ortaya koyduğu görülmektedir.

Ancak bu iradenin, söylem düzeyinde kalmaması, somut bir siyasal birlikteliğe dönüşmesi gerekmektedir. Parti içi kırgınlıkların zamanı değildir; aksine, her kapının herkese açık olduğu, ortak hedefin iktidar mücadelesi olduğu bir dönemdeyiz. Ne yazık ki bu iyi niyetli yaklaşımın, zaman zaman kelimelere sıkıştırılarak anlamının dışına çıkarıldığını görüyorum. Ve bu yapılanları kabul etmiyorum.

AK Parti iktidarının yarattığı olağandışı siyasal atmosferde, CHP Trabzon İl Kongresi süreci, partimizin örgütsel dayanışma kapasitesinin ve demokratik olgunluğunun bir göstergesi olmuştur. Bu süreçte mevcut İl Başkanımız Mustafa Bak, siyasal kutuplaşmanın derinleştiği bir dönemde birlik, beraberlik ve bütünlük vurgusu ve olgunluğu ile örgüt içinde istikrar ve güven duygusunu pekiştirerek öne çıkmıştır.

Birçok ilçede tek adaylı kongrelerin gerçekleştiği bu süreçte, İl Başkanlığına adaylığını açıklayan İlker Akıncı da yaşanan eksikliklere rağmen örgüt kararını olgunlukla karşılamış; partimizin birlik ve bütünlüğünü önceleyen bir tutum sergileyerek, CHP’nin iktidarlaşma sürecine moral ve kurumsal güç kazandırmıştır.

Buna karşın, kongre sürecinin bazı çevrelerce sosyal medya platformlarında gereksiz tartışmalara konu edilmesi, örgüt içi dayanışma kültürüne zarar verme potansiyeli taşımaktadır.

İlçe başkanlarının İl Başkanı’na verdikleri sorumluluğun takipçisi olmaları ve gerektiğinde elini taşın altına koyarak bu sürece katkı sunmaları zorunludur..."

BELEDİYELER VE DEVLET DAİRELERİNDE KONUŞULAN TEK KONU…

Trabzon’da bu aralar hem birçok devlet dairesinde hem de birçok belediyede işçi ve memurlar arasında konuşulan tek gündem maddesi promosyon..

Biliyorsunuz devlet kurumları, belli dönemlerde maaşların yatırılacağı bankalarla promosyon anlaşması imzalarlar..

İşte şu anda yeni yıl biterken birçok kurumun da promosyon noktasında bankalarla görüşme vakti geldi...

Daha önce imzalanan anlaşmalar da bitmek üzere…

Ancak gelen son haberler, işçilere verilecek promosyonlar noktasında bankalar kesenin ağzını sıkı tutuyor.

Şu ana kadar yapılan görüşmelerde rakamlar beklentinin bir hayli altında..

Bu durum da işçi ve memurlar arasında da hızla yayılıyor.

Ancak süreç daha var.

Bu nedenle de bir umut beklemeye devam ediyorlar.

Fakat görünen tablo dediğimiz pek iç açıcı değil...

Belediyeler hariç bazı devlet dairelerinde ise promosyon anlaşmasının toplu şekilde yapılması isteniyor.

Yani her şube kendi başına yapmasın.

Bu şekilde hem personel sayısı artacak hem de alınacak promosyonun miktarında ciddi yükseliş olacağını düşünüyorlar.

Bakalım zaman ne gösterecek?

TRABZONSPOR’UN GÜLER YÜZÜ

Trabzonspor’da yeni bir enerji kaynağı var: Felipe Augusto!

Henüz 21 yaşında, sadece iki aydır Trabzon’da ama sanki yıllardır bu şehrin sokaklarını arşınlıyor, çayını içiyor, taraftarıyla aynı dili konuşuyor.

Taraftarla kurduğu gönül bağı, sahada sergilediği enerji kadar güçlü.

Basketbol maçında devre arasında taraftarların çağrısına uyarak üçlü çektirmesi, yüzündeki tebessümle herkesin fotoğraf isteğini kırmaması, aslında bir futbolcudan öte, Trabzon’un parçası olma yolunda attığı adımlar.

Kampın 15. gününde bile bu samimiyet dikkat çekmişti.

Trabzonspor’un ihtiyaç duyduğu tam da bu: Yalnızca saha içiyle değil, gönül bağıyla da camiayı besleyen oyuncular.

Taraftara dokunan, şehrin ruhunu hisseden, enerjisini tribüne aktaran isimler.

Felipe Augusto bu boşluğu şimdiden dolduruyor. Enerjisiyle yalnızca sahada değil, tribünde de ışık saçıyor.

YATIRIMLAR KARŞILIK VERİRSE…

Trabzonspor, son yıllarda finansal anlamda büyük bir mücadele veriyor. Kulüp Başkanı Ertuğrul Doğan’ın son açıklamaları, bu mücadelenin ne kadar zorlu olduğunu gözler önüne serdi.

Kâr-zarar tablosu, kulübün içinde bulunduğu durumu bir nebze olsa da bize gösteriyor.

Beşiktaş, 48 milyon TL zarar ederken, Fenerbahçe ve Galatasaray sırasıyla 157 milyon TL ve 48 milyon TL kâr açıklamışken, Trabzonspor’un kaybı tam 668 milyon TL.

Borç ise tarihte ilk olarak 2,4 milyar TL olarak açıklandı. (Uğurcan’ın parasının tamamı buraya gidecek)

Buna rağmen Trabzonspor’un borcunu düşürmesini bir başarı olarak yorumlayabiliriz. Ciddi diyebileceğimiz bir mali disiplin sağlanmış durumda.

180 milyon Euro’lardan kur deli gibi fırlamasına rağmen buralara gelindi.

Bununla birlikte, umut veren bir görüş de var.

Son iki yıldaki yatırımların yaz dönemiyle birlikte karşılık verirse kulübün önü açık.

Gelecek vaat eden, potansiyeli yüksek 5-6 oyuncuya yatırım yapılmış durumda.

Özellikle üç bonservis transferinin geri dönüş sağlaması ve Avrupa’daki başarılarla birlikte kulübün finansal yapısının düzeltilebileceği umutları artıyor.

Tabii ki, en büyük beklenti Şampiyonlar Ligi’ne katılım. Avrupa arenasına adım atmak, hem kulübün maddi durumunu iyileştirebilir hem de Trabzonspor’a uluslararası bir prestij kazandırabilir.

Bu nedenle kesin olarak kulübün bu sezon olabiliyorsa Şampiyonlar Ligi lig aşamasında olması gerekiyor.

{ "vars": { "account": "UA-28164355-1" }, "triggers": { "trackPageview": { "on": "visible", "request": "pageview" } } } { "vars": { "account": "G-DQTZ4JSXP4" }, "triggers": { "trackPageview": { "on": "visible", "request": "pageview" } } }