BJELİCA’NIN FENDİ, ŞENOL GÜNEŞ’İ…
Hiç kuşkusuz, Trabzonspor’un Beşiktaş galibiyeti, Bordo Mavili camiaya hayat öpücüğü gibi geldi.
Umutsuzluğa kapılan bazı kesim, böyle farklı bir galibiyeti beklemiyordu.
Hele, maçın ilk 20 dakikasındaki oyun ile tribünlerde de bir umutsuzluk başlamıştı ki, Bordo Mavililer oyuna ağırlığını koydu.
Orta alanda Beşiktaş üstünlüğünü yok etti.
Defansta derli toplu akıllı müdahaleler ile Beşiktaş akınları bertaraf edildi.
Forvette hava toplarına hakimiyet ile sahanın her yerinde rakibinden üstün olan Trabzonspor 3 puanı 3 golle bileğinin hakkı ile kazandı.
Dün geceki maçta, kabul edelim ki Bjelica, takımını müsabakaya iyi hazırlamıştı.
Hafta boyu teknik ve taktik idmanların sahaya yansıması kusursuz oldu.
Öyleki, ikinci yarıya bütün silahlarını kullanarak başlayan Şenol Güneş, Trabzonspor’un skoru koruyacak düşüncesi kendisini yanılgıya uğrattı.
Ama Bjelica, ikinci yarıya skoru korumak değil arttırmayı düşünen oyun mantığı ile Güneş’in hesaplarının alt üstü etti.
Nitekim bu yarıda, 4 net gol pozisyonu yakalayan Trabzonspor tek gol bularak maçı 3- 0 kazandı.
O ŞUTU GOL OLARAK KABUL EDİYORUM!
Maçtan sonra Trabzonspor soyunma odasında elbette ilginç anlar yaşandı.
Bu anların en ilginci ise şu oldu:
Maçın ilk yarısının son dakikaları içinde Mendy’nin Beşiktaş ceza alanı dışından deyim yerindeyse bazuka gibi şutu direğe çarptı. Meşin yuvarlak direğe çarparak, ceza yayı üzerine düşünce tribünler bir ah çekti.
Mendy’de şansızlığına üzüldü.
Bjelica, soyunma odasının kapısında Mendy’i bekledi ve o şutu dolayısı ile tebrik etti ve “benim için o şutun gol değerindeydi” diyerek, oyuncusuna güven verdi.
ŞENOL GÜNEŞ’E ÇOK AYIP
Şenol Güneş, Trabzonspor’un bir değeridir.
Spor kompleksine de O’nun adı verilmiştir.
Bordo Mavili takımın efsanelerindendir.
Güneş’e bir grup azınlık taraftarın kötü tezahüratta bulunması, hiç de tribünlere yakışmadı. Güneş’in motivasyonunu bozmak için tezahürat yapabilirsin ama sinkaf ne ya..
Küfür olur mu?
Bir avuç da olsa, birkaç kişinin bu ağır kusuru, ayıptan da ötedir…
Ve bereket ki, bu cılız sinkaf tribünün büyük bir çoğunluğu tarafından ıslıklanarak, susturuldu.
VE REKABET BAŞLADI!
Dün geceki maçta, Trabzonspor yararına şu da ortaya çıktı.
Geniş kadro, rekabeti getirdi . Rekabet de, Trabzonspor’un işine yarayacak. Maçta ilk onbirde başlayanlar performanslarının üzerine çıktı. Sonradan oyuna dahil olanlar, yerine girdiklerini hiç aratmadılar. Aksine, onlardan daha iyi bir performans gösterdiler. Bu durum, ilk onbir savaşını kızıştıracağının habercisiydi. Nitekim, Bjeclika bu rekabetten bahsederek, takım için çok iyi gelişme dedi.
Oyuna sonradan giren, Berat Özdemir,Fountas, Larsen,Terzege ve Enis Destan takım oyununa katkıları ile ilk onbirde bana da yer var mesajını teknik kadroya verdi.
MÜNEVVER, EN MUTLU GÜZEL KIZ…
Trabzon’un maskotu, koyu Trabzonspor taraftarı Münevver’in artık Maraş Caddesinde oturacağı kendine özel bankı var. Yıllarca, o caddede, cadde üzerinde tretuvarlarda oturan Münevver’e, Büyükşehir Belediyesi özel bir bank yaptı. Üzeninde Trabzonspor’un kupalarının sembolleri, bankın bir yerinde de Trabzonspor amblemi..
Yıllarca Münevver’e öyle bir bank yapmak kimsenin aklına gelmedi. Taa önceki güne kadar. Büyükşehir Belediye Başkanı Murat Zorluoğlu, her Maraş caddesine gittiğinde Münevver’i taşlar üzerinde oturduğunu görünce, O’na özel olarak oturacağı bir bank yaptı ve montesi de dün gerçekleşti.
Münevver artık şehrin en mutlu insanı. Üstelik bank güzel bir sözle süslendi;
En güzel Münevver, çatlısın kızlar.
Ve belki de dünyada ilk kez bir bank, törenle ve meşaleler ile kullanıma hazır hale geldi.
Münevver’e her şey layık.
PAZARKAPILILARIN BİR İSTEĞİ VAR!
Söz, Münevver’e yapılan banktan açılmışken, Büyükşehir Belediye Başkanı Murat Zorluoğlu’nun dikkatine bir konuyu da sunmak isteriz.
Dün, Münevver için yapılan bankın haberi Trabzon’dan duyulunca, Pazarkapılılar da, İstanbul Fatih Belediyesinin semtin, ticari anlamda en hareketli yerinde Osmanlıdan-Cumhuriyete hamallık yapan emekçileri sembolize eden heykelin bir benzerinin de Pazarkapı’da yapılmasını istediler. Yakında hizmete girecek olan kadınlar pazarına tam yakışır dediler.. Pazarkapı, Osmanlıdan-Cumhuriyete, hamalları ile de bilinen bir semttir. Ve Pazarkapı ile bütünleşmiştir. Pazarkapı yük taşıyan emekçileri ile de ünlüdür. Bir kaçını hatırlayalım.
Pazarkapı’nın evladı. Çocukluğu ve gençliği Pazakapı’da geçen. Pazarkapı’nın her bir santimetre karesini bilen. 61saat’in yazarlarından Hasan Kandaz, mahallenin ünlü hamallarını bize şöyle sıraladı;
Tahsin ağabey, Yakup ağabey, Zarif ağabey, Sıpacı, Vahit ağabey, Hasan ağabey, Mesut ve Bülent ağabey
Ve daha niceleri.
Şimdi bu yük emekçilerinin anısına bir anıt. Bu heykel de olur ya da bir başka şey.
Murat Zorluoğlu’nun dikkatine.
