GENÇLERİN NABZINI İYİ TUTTU…

Trabzon’da düzenlenen GENCMUN’25 konferansının kapanış töreni dün Ulaştırma ve Altyapı Bakanı Abdülkadir Uraloğlu’nun katılımıyla yapıldı.

Malum, dinleyici kitlesi liseli gençler…

Toplam 150 genç Türkiye’nin dört bir yanından Trabzon’a gelmiş, 3 gün boyunca simülasyonlarda tartıştı ve kararlar aldı…

Ancak programda protokol konuşmaları biraz uzayınca ve salon da bir hayli sıcak olunca ister istemez enerji yavaş yavaş düşmeye başladı.

Tam bu arada protokol konuşmalarında doğal olarak en son da Ulaştırma ve Altyapı Bakanı Abdulkadir Uraloğlu konuştu.

Bakan, durumu fark edince, bir süre sonra konuşma metnini bir anda kenara bıraktı ve gençleri yeniden toplamak için devreye girdi.

Önce, konuşmasına kısa bir ara verip gençlerin ilgisini çekecek bir anı anlattı. Salonun havası o anda değişti, gençler yeniden toparlandı.

Sonrasında bu kez konuşma metninde olmayan bir başlık açtı: sosyal medya.

Hele bu konu olunca gençler salonda sadece dinleyici değil, aktif katılımcı haline geldi.

Uraloğlu soru-cevapla gençleri konuşmanın içine çekti, salonda hareketlilik arttı.

Ve en önemlisi…

Bakan, protokol geleneğine bağlı kalıp konuşmayı uzatmak yerine, metni kısa keserek sahneyi tekrar gençlere bıraktı.

Açık konuşmak gerekirse, uzun ve klasik protokol konuşmalarının arasında bu yaklaşım hem nezaket gösterisiydi hem de gençlere verilen değeri ortaya koydu.

GENCMUN’25’in kapanışında en çok alkışı alan anlar da bu anlar oldu.

Belli ki Bakan Uraloğlu, gençlerin nabzını iyi tutuyor…

Bu kez işin siyaseti değil, iletişimi kazandı…

BAKAN NEYE ŞAŞIRDI?

Trabzon Büyükşehir Belediyesi’nin himayelerinde Akoluk Kitap ve İl Milli eğitim Müdürlüğü’nün organizatörlüğünde Trabzon’da gerçekleştirilen 2. kitap şöleni tüm hızıyla devam ediyor.

Dün Türkiye’nin en önemli yazarları kitap fuarında imza ve söyleşi etkinliği yaptılar ve bu etkinlikte yine binlerce Trabzonlu söyleşilerden büyük bir tat alırken saatlerce bekleyerek yazarlarla buluşup onlara eserlerini imzalatma için sabrettiler…

Güzel buluşmalar oldu, yazarlar çok memnun kaldı. Yazar Serkan Karaismailoğlu, yazar Ahmet Ümit, Beslenme Uzmanı Hatice Nur Ege ve katılan daha bir çok yazar Trabzon’un kitaba olan sevgisine hayran kaldı.

Trabzon’u kitapla buluşturan etkinliği Ulaştırma ve Altyapı Bakanı Abdulkadir Uraloğlu da Trabzon Valisi Aziz Yıldırım ve Trabzon Büyükşehir Belediye Başkanı Ahmet Metin Genç ile birlikte ziyaret etti.

Bakan Uraloğlu yazarlarla bir araya geldi, yayınevleri sahipleriyle buluştu, vatandaşlarla, öğrencilerle sohbet etti.

Tek tek tüm stantları dolaşan Bakan Uraloğlu özellikle şunu söyledi; “Biraz önce baktım saat neredeyse akşam 8 olmuş ve saat 3’te imzaya başlayan bir yazarımızın önünde hala daha onlarca insan sıra bekliyor… Trabzon insanı sabırsızdır derler ama demek bir konuda ki o da belki de en önemli konulardan bir tanesi kitap ve yazarlar konusunda sabırsız değiller… Burada Trabzon halkı bir yazara kitap imzalatıp onunla buluşmak için 5 saat, 6 saat hatta 10 saat beklediği oluyormuş. Gerçekten Trabzon’un bu yönünü herkesin takdir etmesi gerekir… Ben bir kez daha bir Trabzonlu olarak gurur duydum ve takdir ettim. Yazarlar da çok memnun olduklarını Trabzon’un kitaba, yazara çok önem verdiğini ifade etmeleri Trabzon şehri adına gurur vericidir. Büyükşehir Belediyemiz güzel bir işe imza atmış tebrik ediyorum…”

Tabi Bakan Uraloğlu gezerken okurlar ve vatandaşlar tarafından büyük ilgi gördü.

Aileler tarafından sık sık yolu kesilen ve fotoğraf çekilme isteği gelen kimseyi geri çevirmeyen Bakan Uraloğlu’nun özellikle çocuklara olan ilgisi de dikkatlerden kaçmadı…

Trabzon’da böylesine büyük bir fuarı ilk defa gördüğünü belirten Bakan Uraloğlu’na, Büyükşehir Belediye Başkanı Ahmet Metin Genç de her sene fuarı büyütme hedefinde olduklarını, katılım sayısını her sene arttırdıklarını ve gelen ilginin de her sene artarak devam ettiğini belirtti.

KARAGÖZ MEYDANI PROJESİ KURULDA…

Ortahisar’ın kalbinde yıllardır beklenen büyük dönüşüm…

Tarihi Karagöz Meydanı Projesi yeniden gündemde ve bu kez süreç çok daha kontrollü, çok daha kapsayıcı ilerliyor.

Önce hatırlayalım…

İlk olarak Kanuni, sonrasında eski Cudibey İlköğretim Okulu’nun bulunduğu alan şu anda dolmuş depolama ve otopark olarak kullanılıyor.

Zorluoğlu döneminde bu alan için bir proje hazırlanmış, hatta hazırlanan projenin yapılması şartı ile satışa çıkarılacaktı.

Yer altı otoparkı da tıpkı İskenderpaşa’daki katlı olarak planlanmıştı.

Ancak yeni dönemle birlikte Trabzon Büyükşehir Belediye Başkanı Ahmet Metin Genç, alanın satışını iptal ederek yeni bir yaklaşım ortaya koydu.

Burası öyle bir alan ki, çevresi neredeyse tamamen tescilli yapılarla dolu…

Bu nedenle de proje Koruma Kurulu’na sunuldu ve kurul birkaç düzeltme istedi.

Yani proje, masa başında hızlıca hazırlanıp dayatılmıyor; tam tersine, koruma hassasiyeti yüksek bir denetimden geçiyor.

Şimdi gözler, düzeltmeler sonrası ortaya çıkacak yeni projede.

Sürecin en güzel yanı ise bundan sonrası…

Öğrendiğimiz kadarıyla Büyükşehir bu projeyi kapalı kapılar ardında yürütmeyecek.

Tüm STK’lar, meslek odaları ve kamuoyu bilgilendirilecek; fikirler alınacak; ortak bir akılla son şekli verilecek.

Sonrasında da ihale süreci başlayacak.

O SENDİKAYA TECRÜBELİ BAŞKAN

Geçtiğimiz günlerde Sağlık-Sen Trabzon Şube Başkanlığı için kongre gerçekleşti. Kongrede sağlık camiasından tecrübeli bir isim şube başkanı olarak seçildi. O isim de Çetin Köse…

Köse sendikacılığı iyi bilen tecrübeli bir isim.

Çetin Köse, yaklaşık 7 yıldır sürdürdüğü hastane yönetimindeki görevini tamamlayarak sendikal faaliyetlerine Trabzon’da Sağlık-Sen Şube Başkanı sıfatıyla devam edecek

Trabzon Kanuni Eğitim ve Araştırma Hastanesi Destek ve Kalite Hizmetleri Müdürü Çetin Köse, hastanedeki görevinden ayrılarak Sağlık-Sen Trabzon Şube Başkanlığı görevini yürütmek üzere yeni bir sürece başladı…

Köse, sosyal medya hesabından yaptığı paylaşımda şu ifadelere yer verdi, “2017 yılı Aralık ayında Müdür Yardımcısı olarak göreve başladığım ve 2024 yılı Ocak ayı itibarıyla Destek ve Kalite Hizmetleri Müdürü olarak yürütmüş olduğum Kanuni Eğitim ve Araştırma Hastanesi’ndeki görevimden, Sağlık-Sen Trabzon Şube Başkanlığı görevini yürütmek üzere bugün itibarıyla ayrılmış bulunmaktayım. Bu süreçte bana güvenen ve desteğini hiçbir zaman esirgemeyen Başhekimim Prof. Dr. Hasan Rıza Aydın’a, birlikte çalıştığım yönetim ekibimize, tüm çalışma arkadaşlarıma ve emeği geçen herkese teşekkür ediyorum” ifadelerini kullandı.

YÖNETİM 3 PROJE İÇİN YETKİ İSTEYECEK!

Trabzonspor’da olağan genel kurul yaklaşırken kulisler hiç olmadığı kadar hareketli. Yönetimin, tüzüğün 29. maddesi doğrultusunda ilan ettiği toplantı; sadece rutin bir genel kurul değil, kulübün gelecek on yıllarını şekillendirecek bir karar masası olarak görülüyor. Hem ekonomik hem idari anlamda “çizgi değiştirecek” maddeler gündemde ve bu da camiada farklı yorumlara yol açmış durumda.

Genel kurul çağrısının en çok konuşulan bölümü, yönetim kuruluna geniş kapsamlı yetki verilmesini içeren maddeler. Stadyum altındaki ticari alanlardan, Akyazı ve Arnavutköy’deki büyük ölçekli projelere; kredi, rehin, ipotek, yatırım ortaklıkları, şirketleşme modelleri gibi geniş bir yelpazede talep edilen yetkiler camianın farklı kesimlerinde iki ayrı görüşe bölünmüş durumda.

Bir kesime göre bu yetkiler “zorunlu”. Çünkü gelir çeşitlendirmesi olmadan kulübün mali olarak sürdürülebilir bir yapıya kavuşması mümkün değil. Özellikle stadyum altı ticari alanlarla ilgili hazırlanan projenin “kulübün geleceğini kurtaracak nitelikte” olduğu kulislerde sıkça dillendiriliyor.
Diğer kesim ise “yetki genişliği” konusunda temkinli. Bu grup, projelerin desteklendiğini ancak süreçlerin daha şeffaf yürütülmesi gerektiğini ifade ediyor.

Kongrede en çok konuşulacak maddeler şunlar:

Stadyum altı ticari alanların projesi: İlk etap kiralama sağlandı, yönetim bu alanlarda dev bir dönüşüme hazırlanıyor. Projenin şehir ekonomisine de dokunacağı söyleniyor.

Akyazı’daki 180 bin metrekarelik alan: Dev bir sosyal ve sportif kompleks planı gündemde.

Arnavutköy’deki 105 bin metrekarelik saha: İstanbul’da Trabzonspor’un çok uzun yıllardır hedeflediği kalıcı tesisleşme adımı olarak değerlendiriliyor.

Her biri için finansman, yatırımcı bulma, kredi ve ipotek işlemleri gibi geniş yetkiler istenmesi, genel kurul salonunda gündeme gelecek ve tartışılacak.

Eğer üyeler, projelerin sunumlarını ikna edici bulur ve süreçlerin şeffaf ilerleyeceğine dair güven sağlanırsa yetki maddelerinin çoğunun geçmesi bekleniyor.

Ancak sunumlarda netlik sağlanamazsa, özellikle ekonomik yetkilerin genişliği nedeniyle bazı maddelerde itirazların yükselebileceği konuşuluyor.

Kulislerde ortak beklenti üç kelimeyle özetleniyor:

Netlik — Şeffaflık — Sürdürülebilirlik.

Projeler büyük, rakamlar yüksek, etkileri uzun vadeli.

Bu nedenle genel kurulun “yılın en kritik toplantısı” olacağı şimdiden kesinleşmiş durumda.

Trabzonspor, ekonomik olarak kader çizgisini değiştirebilecek bir dönemin eşiğinde. Kongre salonunda sadece oy kullanılmayacak; kulübün gelecek yıllarının rotası çizilecek.

Bu nedenle bu genel kurul, sıradan bir toplantı değil, camianın topyekûn gelecek kararına dönüşmüş durumda.

FUTBOLCULARA SOSYAL MEDYA EĞİTİMİ ŞART

Sosyal medya artık hayatımızın tam merkezinde. Öyle ki, sahadaki bir pas hatasıyla tribünlerin öfkesi nasıl alevleniyorsa, ekrandaki küçük bir beğeni de aynı etkiyi yaratabiliyor. Futbolcuların attığı her adım, takip ettiği her hesap, çıkardığı her kişi, beğendiği her paylaşım artık didik didik inceleniyor. Özellikle genç ve yabancı oyuncular arasında son dönemde ilginç bir akım var: Rakip takımların paylaşımlarını beğenmek gibi…

Kimsenin dostluklara karışacak, arkadaşlıkları sorgulayacak hali yok. Elbette futbolcuların da insan olduğunu, herkes gibi sosyal çevreleri ve ilişkileri bulunduğunu biliyoruz. Ancak futbolcu-taraftar iletişiminin en hassas olduğu dönemdeyiz. Basit görünen bir hareket, bir anda kulüp genelinde bir güven krizine dönüşebiliyor. Bir beğeni, bir takip, bir yorum… Bugün “önemsiz” görülen bir detay, yarın kulübü günlerce meşgul eden bir konuya dönüşebiliyor.

Bu yüzden kulüplerin bu konularda çok daha bilinçli bir yaklaşım sergilemesi gerekiyor. Artık sosyal medya, saha içi performans kadar kariyerin bir parçası haline geldi. Profesyonel futbolcuların, özellikle gençlerin, sosyal medya kullanımına dair eğitim almaları şart. Hangi hareketin nasıl algılanacağını bilmeleri, hangi etkileşimin ne anlama geldiğini fark etmeleri gerekiyor.

Kulüplerin bünyesinde medya danışmanları, iletişim uzmanları, marka yöneticileri varken oyuncuların bu kadar basit hatalarla gündeme gelmesi kabul edilebilir değil. İş büyüyüp yayılmadan, kriz haline gelmeden müdahale edilmeli. Çünkü bir kez yayıldı mı, ne açıklama fayda eder ne de geri adım. Ortaya çıkan prestij kaybı kulübe hiçbir şey kazandırmaz.

Bugünün futbol dünyasında sosyal medya sadece bir platform değil; aynı zamanda bir kamuoyu aynası. O aynada neyin nasıl görüneceğini yönetmek ise artık profesyonelliğin bir parçası.