Geride bıraktığımız hafta içinde Bağımsız Türkiye Partisi Trabzon’da kapalı salonda bir etkinlik düzenledi.
O etkinliğe, bir çok değişik siyasi partiden temsilciler katıldı.
Bunların arasında bir isim var ki çok dikkat çekti.
O isim CHP’nin en aktif üyesi ve partinin derin ismi Nuri Aydın.
Aydın’ın toplantı öncesi ve sonrası parti genel başkanı Hüseyin Baş ile çok sıcak samimi görüntülerini kimse tam anlamlandıramadı.
‘Bu samimiyet de nereden geliyor?’ dedirtti.
Biz açıklayalım
12 Eylül 1980’de darbe olunca Nuri Aydın sol görüşleri nedeni ile göz altına alındı.
Aynı dönemde Hüseyin Baş’ın babası Haydar Baş da göz altına alınanlardandı
İkili göz altında kaldıktan bir müddet sonra Boztepe’ye çıkarıldı.
Boztepe o yıllarda, 12 Eylül nedeni ile göz altına alınıp ‘azılı’ diye tanımlananların toplandığı yerdi.
Nuri Aydın ile Haydar Baş, aynı hücreye düştü.
O günden bu yana Baş rahmetli oluncaya kadar ikilinin dostluğu sürdü gitti.
Şimdi bu dostluk oğul Baş ile devam ediyor.
İkilinin bu sıcak samimi görüntüsünün arkasında bu öykü var.
KIBRIS'IN HAMSİSİ!
Kıbrıs’ta Trabzon Büyükşehir’in düzenlediği Hamsi festivalindeki hamsilerin halis muhlis Trabzon sularında avlanan hamsi. Tam orijinal yani.
Hamsiyi tadan Kıbrıslılar hamsinin tadının farklı olduğunu hemen anladılar. Ve çoğu hamsi yedikten sonra da paket yaptırdı.
Trabzon karasularında avlanan hamsiler, Trabzon’da özel tırlarla Mersin’e getirildi.
Mersin’den gemiye yüklenen tırlar, Kıbrıs öyle ulaştırıldı.
Bu operasyonu da Özsandıkçılar Balıkçılık yaptı. Özsandık Balıkçılığın patronu Turgay Özsandıkçı’yı aradık.
Bize dedi ki, 30 yıldan fazla bir Kıbrıs’a Trabzon hamsisi taşıyorum
Kıbrıs’a en iyi hamsileri gönderiyoruz. Tanıtım günleri için 10 ton hamsi yendi..
İL MÜDÜRÜ EKİBİNİ KURDU
Trabzon Kültür ve Turizm İl Müdürü Tamer Erdoğan, müdürlükte ekibini kuruyor.
Müdürlükte uzun süre boş olan Müdür Yardımcılığı kadrosuna, Ankara’da bakanlıkta birlikte mesai arkadaşlığı yaptı, en güvendiği ismin atanmasını sağladı.
Bakanlıkta bütçe Şube Müdürlüğünde, koordinatör olarak görev yapan Betül Alkan, asaleten atandı.
Böylelikle Müdürlükteki iki müdür yardımcılığı kadınlardan oluşuyor. Feyhan Kurnaz da uzun yıllar Müdür yardımcılığı görevini yürütüyordu.
Müdür Erdoğan iki kadın müdür yardımcısının Trabzon’a çok katkıları olacağını söyledi.
Bu arada kurum içinde, bu koltuğa her konumu ile uygun olan isimlerin atamasının yapılmaması da kurumda çeşitli söylentilere neden oluyor.
Bunlardan en önemlisi de şu:
Kurumda uzun süre müdürlük görevini vekaleten yürüten Mustafa Asan’ın müdür yardımcılığına atanmaması haksızlık olarak nitelendiriliyor.
LÜZUMSUZ İŞLER BUNLAR!
Ekrem İmamoğlu, İstanbul’a dönmek için Trabzon havalimanına gelinci partililer, VIP alanına alınmadı.
Doğrusu da bu ancak VIP’teki bürokratların bu konuda akli selim bir çözüm bulabilirler.
Derler ki ‘VIP alanına il ve ilçe başkanı ile belli sayıda yönetici girebilir’ der işi çözer.
Eğer bütünü ile giriş yasak derseniz olmaz.
Şehir gündemini meşgul edersiniz. İl ve ilçe başkanına (Ortahisar sınırlı) izin verir, o başkanlar da partililer girmezse biz de girmeyiz derse, o zaman kimsenin ses çıkarmaya hakkı olmaz..
Koşullara ve konuma göre bürokratların pozisyon alması gerekiyor.
Şehri uygulamaları ile gereksiz yere meşgul etmemiş olurlardı.
DOSTLARI İLE…
KTÜ Tıp Fakültesi Hematoloji ABD Başkanı Prof Dr Mehmet Sönmez bir ay önce safra kesesi ameliyatı olmuştu.
Açık ameliyat olan Sönmez, doğal olarak izinli.
Hastalarının da yoğun ilgisi ile nekahat dönemini geçiriyor.
Hastaları ile de raporlu olduğu dönemde asistanları ile yakından ilgilenen Sönmez, Ciğerim lakaplı, Erol Birsen’in de yakın dostudur.
Hocamız önceki gün kontrol sonrası dostları ile Terminal Pide’de buluştu. Kıymalısını yedi.
Erol Birsen, 'Mehmet Hoca turp gibi’ dedi.
Eski sağlığına kavuştuğunu da ekledi.
Mehmet Hocamıza yeniden geçmiş olsun diyoruz..
FARUK ÖZAK BUNU HEP YAPIYOR
Trabzon’un önemli isimlerinden Faruk Özak’ın Trabzon ile özdeşleşmiş bir sözü vardır…
‘Metre karesine en fazla sanatçı düşen şehirdir Trabzon’
Bu söz artık Trabzonun kimliği olmuştur. Ünlü sanatçımız Ceyhan Murathanoğlu’nun da şu söze anlamladır:
“Trabzon küçük Floransa’dır..”
Özak özellikle resmi sanatına da büyük ilgisi vardır.
Ve Trabzon’da açılan her resim sergisine sessiz sedasız gider.
Gitmekle kalmaz bir tablo da satın alır.
Özak’ın koleksiyonunda her Trabzonlu sanatçının bir tablosu vardı..
Bunu sessiz sedası yapar… İyi ki Özak var.
