REVİ, 2008'E KADAR NİYE GERİ GİDİYOR

Emin bir kaynak, listesini hazırlamakla meşgul Ak Parti il başkanı Haydar Revi ile ilgili bir bilgi kulağımıza fısıldadı.
Dedi ki, Revi 2008’e kadar geri gidiyor. Ne için dediğimizde, Ak Parti kapatma davası dedi. Peki, bunun şimdiki günle ne alakası var.
O alakayı da öğrendik. 2008’de İl Başkanı Muhammet Balta’dır. Balta, Anayasa mahkemesinin Ak Parti kapatma davası ile ilgili aldığı kararı açıklayacağı gün, bir çok Ak Parti’li ismi partiye davet etti. İstedi ki, güçlü ve kalabalık olarak o anda il binasında bulunalım.
Balta’nın partiye davet ettiği isimlerin arasında Haydar Revi de vardı. Revi o gün partiye gitti. Balta ile kapatma davasının açıklamasını TV ekranlarında izledi. Partinin kapatılmama kararı açıklandıktan sonra tek tek salondakilerin parmakla sayılacağı bir anda, salon tıklım tıklım doldu. Önceden gelmesi gerekenler gelmemişti.
Sonda, Revi, o gün partiye davet edilip, gelmeyenlerin merak etti ve isim isim öğrendi.
Geçenlerde bir üst düzey partili Revi’ye il yönetimine alması için bir isim önerdi. Revi o ismin 2008’de partiye gelmeye korkan çekinen biri olduğunu biliyordu, bu zaafı ilgili kişiye söylendi yönetimi alamayacağım dedi. Revi’nin arşivinde buna benzer 15 Temmuz darbe akşamı da var. Saat 21’de kim partideydi, sonra 22’de kim vardı. Hepsi arşivinde.

BAKAN SOYLU'YA EN YAKIN ADAMIN İSYANI

Ak Parti Trabzon il yönetiminde kamuoyunun genel kanısına göre Bakan Soylu’ya en yakın isimlerden biri olan Halil İbrahim Demirtaş, il kongresine gidilirken parti için dirlik ve beraberlik olması gerekirken, türlü süpekilatif oyunlaæra alet olanlar ile bu senaryoları yazarlara karşı çok sert bir açıklama yaptı. Hatta, partiyi kipto FETÖ'cuların dizayn etmeye çalıştıklarını da belirtti. Noktasına virgülüne dokunmadan Demirtaş’ın açıklaması aynen yayınlıyoruz.

Tüm dünya Türkiye’ye saldırırken, Ortadoğu ateş çemberi iken, Türk Ordusu Afrin’de kuşatmaya giderken, ülkemiz hainlerle göğüs göğse harp ederken, Liderimiz Cumhurbaşkanımız Sayın Recep Tayyip Erdoğan ‘Allah için bir olunuz, beraber olunuz’ derken, Trabzon’da birilerinin maşalığına soyunanlar, şehirde Cumhurbaşkanımızın ‘Trabzon İl Başkanı’ olarak görevlendirdiği, kongremizi şereflendirip, il yönetimini yetkilendirdiği isimlere, AK Partili olduklarını söyleyip, saldıranlar veya birileri tarafından saldırtılanlar.
Bugüne kadar partinin yolunu unutup, bir dernek, bir oda, bir kooperatif başkanlığı için kırk takla atıp istediğini alınca yeniden kutsal davaya saldıranlar.
Kul hakkı yiyorsunuz, Bu partide yağmurda çamurda emek veren, ailesini eşini işini bırakıp, gönülden davaya hizmet edenlere, AK Parti sayesinde geldiğiniz ekmeğini yediğiniz makamlardan saldırıyorsunuz.
Saldırdığınız kimler, Sayın Recep Tayyip Erdoğan’ın bu şehri emanet ettiği teşkilatlar. Dün sizin oturduğunuz koltuklar. Görev aldığınız makamlar.
Şimdi söyleyin siz kime karşısınız.
Bugüne kadar gelip bir kez bir proje ile bir fikir ile çalmadığınız, katkı vermekten imtina ettiğiniz kapılara neden taş atıyorsunuz.
Madem bu kadrolar başarısız, neden her seçimde tüm rakiplerine tokat üstüne tokat indiriyor.
Neden her seçimde oyunu arttırıyor, milletvekili sayısını, belediye başkanlıkları sayısını arttırıyor.
Yazıklar olsun. 3-5 kripto fetocunun, bazı makam sevdalılarının şehri dizayn etme faaliyetine destek oluyorsunuz öyle mi?
Yazıklar olsun, bu partinin size kattıklarına yazıklar olsun. Sizde bu partinin makamlarında görev yaptınız. Bu mu davaya olan saygınız. Bu mu partinize olan sadakatiniz.
Bu mu Sayın Cumhurbaşkanımızın görev verdiği yetki verdiği teşkilata olan sevginiz saygınız.
Düşmanlığınızın nedeni nedir. Kime düşmanlık yapıyorsunuz. Bir kez daha düşünün. Ve Hakkını aldığınız insanlardan, il yönetimindeki 50 kişiden, yönetimde olmasa da davaya hizmet edenlerden, bu şehir için gecesini gündüzüne katan Sayın İl Başkanımız Haydar Revi’den arayıp helallik isteyin.
Ve lütfen, ama lütfen birilerinin maşası olmayın. Bu davanın neferi olun. Olun ki yarın bu makamlara sizler geldiğinizde, peşten gelen gençler ‘Dün partiye saldıranlar bugün makam mevki sahibi olunca sustular’ demesinler.
Unutmayın Allah yarına bırakır ama kimsenin yaptığını yanına bırakmaz. Onca nimet varken kul hakkı yemeyin. İftira en büyük günahtır bunu unutmayın. Ve söylediklerinizi yeniden okuyup, bu gün Trabzon meydanında AK Parti binasının, logosunun olması için gayret etmişlere, partimizi bugünlere taşıyanlara ve yarına taşıyacak olanlara saygısızlık etmeyin. Çünkü bugünlere kolay kolay gelinmedi. Ve yarınları kurtaracak olan en büyük güç bu davanın neferlerinin birlik içinde olmasıdır.

TEŞKİLAT BAŞKANIDA ŞAŞKIN

Ak Parti il yönetiminin teşkilatlardan sorumlu il başkan yardımcısı Uğur Aydın’da il kongresine doğru parti içindeki bir grubun il başkanı adama uğraşlarına bir ata sözü ile şöyle tanımlama getirdi.

Şıracının şahidi bozacı
Atasözünün hikayesi nerden geliyor?
Merak edenlere!
Şıracı ile bozacı Osmanlı zamanlarının bilinen iki keyif üreticisi ve satıcısıdır. o zamanlardaki toplumsal ikiyüzlülüğün örnek mekanlarıdır. Sözde içki yasaktır ama yönetim bilerek şıracıya da bozacıya da göz yummuştur. bunlardaki alkol oranları zaman zaman değişse de bugünkü içki düzeylerine yakın içecekler satılırdı. soran olursa da adı şıra ya da bozaydı...Şıranın şarapla akrabalığı gibi bozanın da birayla akrabalığı vardı. yoksa Osmanlıdaki bozacı ve şıracı yasaklamaları neden olsun? ya da bu ünlü atasözümüz.

Bu deyiş, ikisinin de benzeri bir kaynağa dayandığını, keyif verici maddeler üreten ve satanlar olduğunu, bu nedenle de birinin, diğeri lehine şahitliğinin çok da güvenilir olamayacağını anlatan bir söz öbeğidir.

Öte yandan Parti yönetiminin ikinci adamı Hasan Dilekoğlu ise üst üste yaşadığı ve SKM’de gecesini gündüzüne kadar yaptığı çalışmalarda gönderme yaparak, Uğur Aydın’ın işaret ettiği şiracı bozacı benzetmesine şu yorumu getirdi.

“Bugüne kadar ortalıkta görünmeyen ‘kullanışlı kişiler’, fikir ve düşünce adamı olarak çıkıverdiler karşımıza.

Kullanışlısınız beyler kullanışlı….”

O ÇÖP TESİSİNE ÇED OLUMLU DEDİ...

Araklı’da yapılacak olan katı atık çöp işleme tesisleri ile ilgili olarak gerekli ÇED raporu da çıktı. Rapor olumlu olarak tespit edildi. Bundan önce de, Tabiat Varlıkları Koruma Kurulu da olumlu rapor vermişti.

Konu ile ilgili ÇED raporu aynen şöyle..

“TRABZON ili ARAKLI, ilcesi Taşönü mevkiindeki Trabzon ve Rize İli Yerel Yönetimleri Katı Atık Tesisleri Yapma ve İşletme Birliği tarafından yapılması planlanan Katı Atık Değerlendirme ve Bertaraf Tesisleri projesi ile ilgili olarak Bakanlığımıza sunulan ÇED Raporu İnceleme Değerlendirme Komisyonu tarafından incelenmiş ve değerlendirilmiştir.

Proje ile ilgili olarak ÇED Yönetmeliğinin 14. maddesi gereğince Bakanlığımızca “Çevresel Etki Değerlendirmesi Olumlu” Kararı verilmiş olup; TRABZON Valiliği(Çevre ve Şehircilik İl Müdürlüğü) tarafından kararın halka duyurulması gerekmektedir. Ayrıca, söz konusu projeye ait Nihai ÇED Raporu ve eklerinde belirtilen hususlar ile 2872 sayılı Çevre Kanununa istinaden yürürlüğe giren yönetmeliklerin ilgili hükümlerine uyulması, mer’i mevzuat uyarınca ilgili kurum/kuruluşlardan gerekli izinlerin alınması ve ÇED Yönetmeliği gereğince yatırımın başlangıç, inşaat dönemine ilişkin izleme raporlarının Bakanlığımıza, projede yapılacak Yönetmeliğe tabi değişikliklerin de TRABZON Valiliklerine (Çevre ve Şehircilik İl Müdürlüğü) iletilmesi gerekmektedir.

İlgililere ve kamuoyuna duyurulur…”

Böylelikle, ilgili tesisin yapımında hiçbir engel kalmadı..

Bilindiği gibi o tesislerde çöpten elektrik de üretilecek.

ALIN SİZE BİLİM MERKEZİ

Büyükşehir Belediyesi 100 yıl parkının denize kıyısındaki alanına bilim merkezi kuracak.
Yani katlı bina inşa edilecek. Güzelim köy, imara açılacak.
Konu ile ilgili olarak yazarımız Ali Savaş dün kamuoyunun bilgisine durumu sundu. Trabzon ise sessiz. Biz diyoruz ki, bu alana bilim merkezi kurulmasın.
Bilim Merkezi için boş atıl duran ve çürüyen bir binamız var.
Nemlioğlu konağı. Bilim merkezinin kurulması için yapacağın harcamayı konağın onarımına yap.
O güzelim sahil bandında yapılacak bina, Nemlioğlu konağından daha bir kapsamlı mı olacak. Kıymayın koyları. Kıymayın dolgu alanlarına. Yapmayın.. Trabzon adına yalvarıyoruz, yapmayın.

YETKİLER VERİLİNCE

Büyükşehir Belediyesinde özellikle genel sekreter ve yardımcılarının tümüne ilgili alanları ile ilgili tam yetki verilice genel sekreter Davut Çakır artık belediyenin her yerinde.
Çakır, günde iki kez Yalıncak’daki ek binaya gelerek, birim amirleri ile toplantı yapıyor. Şehrin meseleleri masaya yatırılıyor. Yardımcılardan İbrahim Kul’un makamı da arı kovanı gibi.
Yatırımlarla ilgili olarak Kul da kolları sıvamış, tıpkı il özel idaresi genel sekreteri olduğu dönemdeki gibi aktif… Bu biz geç oldu ama iyi oldu diyoruz. Gümrükçüoğlu anca doğruyu buldu.