DTM KRİZİ TTSO SEÇİMLERİ
Trabzon'da DTM'nin yıkılmasının ardından Yomra ilçesindeki arsa üzerine Arap girişimci devasa bir otel inşa etmeye başladı.
Fakat inşaatı bitirme süresini 3 yıl geçirdi.
Taahhüt ettiği sürede inşaatını bitiremeyişinde Trabzon'da taşeron kullanıp konkordato ilan eden Metsa firmasının da rolünün büyük olduğu öne sürülüyor.
Ama şu sıralar kriz başka.
DTM ile firma arasında büyük bir kriz var ve bu krizi önlemesi gerekenlerin başında da TTSO geliyormuş.
Fakat TTSO'da bazı yönetim kadrosundaki isimler bu firmaya malzeme vermiş ve halen daha veriyormuş.
Bu nedenle de şehrin veya DTM'nin lehine değil firmanın lehine hareket ediyormuş.
Yine Trabzon kökenli bir firmanın da 8 milyona yakın bu Arap firmasından alacağı varmış
Konu mahkemelik olmuş, yine burada TTSO firmadan yana tavır alıp şehrin firmasını korumamış.
TTSO seçimleri öncesinde zihin bulandıran ve çıkar ilişkilerin şehir menfaatlerinin önüne geçtiği olay çok daha su kaldıracak gibi.
UZUNSOKAĞI TRAFİĞE AÇSAK NASIL OLUR?
Trabzon'da Kahramanmaraş Caddesi trafiğe kapatılıyor.
Yıl sonu gerçekleştirilecek ihale sonrası 2022 yılının ilk çeyreğinde yapım işinin tamamlanması planlanıyor.
Tabiki bu caddenin kapatılacak olması şehri ikiye bölmüş durumda.
Kimileri kapatılsın diyor kimileri ise bir faydası olmaz kapatılmasın diyor.
Ama Trabzon Büyükşehir Belediyesi bu işte kararlı.
İşin karı ve zararı ile ilgili dün 61saat.com’a özel açıklamalarda bulunan KTÜ'lü Prof Ulaştırma Anabilim Dalı Başkanı Şeref Oruç şu anısını anlattı; “Uzunsokak trafiğe kapatılacağı zamanlarda bizler kapatılması yönünde fikir beyan ederken esnaf ayaklandı, ‘Kapatırsanız batarız, mahvoluruz, şehre ihanet etmeyin’ dediler. Volkan Canalioğlu kararlı dik duruş gösterdi bizlerin de görüşleri neticesinde sokağı trafiğe kapattı. Dükkan kiraları kat kat arttı. Herkesin işi kat kat arttı. Orası bir açık AVM haline geldi. Şimdi Uzunsokak’ı trafiğe açalım desek belki de bizleri linç ederler. Aynı şeyi Kahramanmaraş Caddesi için de diyoruz. Yarın artık o cadde şehrin ayrı bir çekim merkezi olacak. Uzunsokak gibi açık bir AVM ve sosyal alan olacak. Trabzon gibi özel şehirlerde bu tür alanlara ihtiyaç vardır. Kesinlikle esnafın mağdur olmayacağını trafikte de iyi planlama ile bir sıkıntı yaşanmayacağını düşünüyorum.”
AK PARTİLİ’NİN SİSTEME SİTEMİ!
AK Parti Ortahisar’da bir önceki dönem ilçe başkan yardımcılığı görevini yapan Ekrem Zengin, sosyal medya hesabından PCR testlerinin yapıldığı Diş Hastanesi’nin önünde oluşan PCR kuyruğunun fotoğrafını paylaştı.
Zengin, paylaşıma “PCR test işkencesi. Bu kuyruktan AK Parti’ye tek oy çıkmaz. Yazıklar olsun. Şuraya 3-4 kişi fazla koyup bu sıkıntı çok kolay aşılabilirdi oysa” notunu düştü.
Hastane önünde oluşan kuyruktan dolayı partisini sorumlu tutan Zengin’e, bir arkadaşı katılmadığını belirterek bir problem varsa bunu parti ile paylaşması gerektiğini yazdı.
Zengin de bunun üzerine, “Başımızı kuma mı sokalım?” diye cevap verdi.
Uzayıp giden muhabbetin ardından Zengin yaptığı paylaşımı kaldırdı.
AK Parti’den arayıp uyaran mı oldu, yoksa yanlış yaptığını mı düşündü bilemiyoruz.
Ancak eski bir yöneticinin bürokrasiyi hedef alıp onun üzerinden partisini eleştirmesi çok alışılmış bir durum değildir.
PCR TESTLERİNDE SUİSTİMAL Mİ VAR?
AK Partili eski yöneticinin eleştirisinin ardından konuyu araştırma gereği duyduk.
Çünkü gerçekten de fotoğraftaki kuyruk baya uzayıp gitmiş ve mağduriyet görüntüsü veriyordu.
Trabzon İl Sağlık Müdürlüğü’ndeki yetkililere ulaştık.
Edindiğimiz bilgilere göre; Trabzon’da seyahat, konser gibi PCR testi veya aşı zorunluluğu olan yerlere gidebilmek ve yer alabilmek için iş yoğunluğu ve personel yetersizliğinden dolayı Trabzon’da kısıtlı sayıda yerlerde PCR testi yapılabiliyor.
“Ben seyahat edeceğim veya konsere gideceğim” diyen herkes test yaptırabiliyor.
Ancak bir belirti hissetmemesine rağmen sırf merak edip hastaneye başvuranlara test yapılmıyor.
Onlar da bu meraklarını gidermek için yolculuk veya konser gibi etkinlikleri öne sürerek test yaptırıyor.
Çünkü test yaptırmak için kendilerinden herhangi bir bilet ibrazı zorunluluğu da bulunmuyor.
Anlayacağınız, uyanıklar bu durumu suistimal ederek gerçekten PCR testi yaptırması gerekenlerle birlikte sıraya girince uzun kuyrukların oluşmasına neden oluyor.
Tabi burada en önemli olan şey aşı.
Aşıdan kaçan vatandaşın PCR testi yaptırmak için oluşturduğu kuyruk da Trabzon olarak vaka sıralamasında Türkiye 1’incisi olmamızın açık bir göstergesi diyebiliriz.
Yine de PCR testi yapılan alanların sayısına bir iki tane daha eklenemez mi?
Burasını da yetkililerin takdirine bırakıyoruz.
Ancak aşı olma çağrımızı da vatandaşlarımıza bir kez daha iletmek isteriz.
ELEŞTİRDİ DİYE Mİ KÖŞE YAZARLIĞINI BIRAKTI?
KTÜ İktisadi ve İdari Bilimler Fakültesi öğretim üyelerinden Prof. Dr. Ahmet Ulusoy bilindiği gibi bir süredir Yenişafak Gazetesi’nde köşe yazarlığı yapıyordu.
Ancak Ulusoy, son yayınladığı köşe yazısında Yenişafak Gazetesi ile yollarını ayırdığını duyurdu.
Ulusoy, yazısında ise bunun gerekçesini “Eleştirel bakışı açısı akademisyenliğin doğasında var” diyerek duyururken ardından devam etti;
“Dolayısı ile de köşe yazılarını bu doğal yapıdan arındırırsanız hem bilim adamlığınıza hem mesleğinize olan inancınıza, bakış açınıza, size yüklenen misyona aykırı hareket etmiş olursunuz.”
Burada ne demek istedi bilemeyiz ama bizim bakış açımıza göre ekonomi üzerine köşe yazarlığı yapan Ulusoy, yoksa “Eleştirisel bir köşe” yazmasına müsaade edilmediği için mi 6 yıldır bulunduğu gazeteden ayrıldı?
Ulusoy, “Sosyal bilimlerde iki artı iki dört etmiyor. Özellikle de iktisat politikası yazıyorsanız mutlaka belirli kararlara karşı birtakım gölge alanların olduğunu da görmeniz ve söylemeniz gerekiyor. Bu söylem-duruş aslında hem o politik kararın iyileştirilebilecek yönlerini gösterme, konuyla ilgili taraflara farklı bakış açıları kazandırma, hem de bardağın boş ve dolu tarafı olduğunun farkındalığını artırma etkisi yapacaktır. Akademisyen olup da bir gözünü kapatıp olaylara ya da politikalara peşin hükümle bakma; bilimin nesnel bakışını, ruhunu anlamamanın tezahürü olur ancak.” ifadeleriyle yazısına devam etti.
Hatırlanacağı üzere Ulusoy, bir önceki yazısında da Katılım Bankalarının birleşmesine yönelik eleştirilerini dile getirmişti.
İşte bu noktada insanın aklına ister istemez farklı sorular gelebiliyor.
Bu noktada ilk gelen soru, bu eleştirilerden dolayı mı köşe yazarlığını bırakmak zorunda kaldı?
BEŞİKDÜZÜ TELEFERİĞİ BÜYÜKŞEHİR ALACAK MI?
Trabzon'da AK Partili Belediye Başkanı Orhan Bıçakçıoğlu tarafından önceki dönem yapılan belki de yüzyılın israf projesi olarak nitelendirilen ve bir belediyeyi batağa sürükleyerek maaş ödeyemez hale getiren Beşikdüzü Teleferik projesi ile ilgili Trabzon Büyükşehir Belediyesi harekete geçti.
Büyükşehir'in devralması gündemde olan teleferik projesi ile ilgili özel bir ekip analiz çalışmalarını sürdürüyor.
100 milyon TL'ye mal olan fakat bir türlü rantabl bir şekilde çalıştırılamayan teleferiğin Büyükşehir'e devrine analizler sonucu karar verileceği söyleniyor.
Fakat o projenin kar sağlamayacağı kendi masraflarını bile karşılayamayacağını herkes söylüyor.
100 milyonluk proje için nihai karar 2 ay içinde verilecek.
Fakat eğer olur da Büyükşehir Belediyesi bu projeyi devralırsa yeniden faaliyete geçmesi 2022'nin 3. çeyreğinin başlarında ancak olacak.
