DUYDUK Kİ YAKIN DOSTLARINA…

Trabzon’un gurur abidesi bir hastanesi var..

Ahi Evren Kalp Damar Hastalıkları Araştırma Hastanesi..

Bir türlü bu hastanede çalışma ortamında ve doktorlara motivasyon açısından sağlıklı bir yapı oluşmadı gitti..

Başhekim değişti, değişen bir şey yok.

Bu konuya ilerleyen günlerde daha bir derinlemesine gireceğiz.

Ahi Evren’de kardiyolog Prof Dr Levent Korkmaz var. İşinin ehli.. Ustası..

Daha önce hastaneden ayrılmıştı. Sonra ısrarlar üzerine geri döndü..

Ama duyduk ki, yakın dostlarına ‘’Ben gideceğim’' diyor.

Niye? Rahat çalışma ortamı olmadığı yönünde duyumlar aldık..

Bir doktorun rahat çalışma ortamı nedir..

Mesleğini özgürce icra etmesi..

Biz biliyoruz ki, şehir dışı da dahil öyle abartılı özel hastanelerde anjiyo konusunda yapılanları Levent Hoca da yapıyor..

İstiyor ki hastalar şehir dışına çıkmasın..

Elinin altında ileri teknoloji tıbbı cihazlar olmalı..

Buna hastane yönetimi soğuk bakıyor(muş)…

Böyle bir şey olur mu?

Ahi Evren, adi evren mi olsun?

Levent Hoca eğer bir kere daha hastaneyi terk ederse, bilin bunun vebali ağır olur.

Haaa, bir şey daha hatırlatalım, geçenlerde Levent Hoca son derece riskli bir anjiyoyu, 35 hastaneye canlı yayınla yaptı..

Böyle bir değeri Trabzon kaybetmemeli..

SESSİZ SEDASIZ BAŞLADI…

Trabzon’da çok tartışılan otogar inşaatı sessiz sedasız başladı..

Şehrin tanıtımına göre en prestijli bu inşaatı için temel atma töreni bile yapılmadı..

Bu arada inşaat alanında muhalefet partisinin il başkanlarının önümüzdeki günlerde bir basın toplantısı ile projenin yanlışlığını kamuoyuna duyuracaklarmış.

Bu arada mevcut otogar alanının ne olacağı da şehrin gündemine yakında gelecek.

Büyükşehire yakın kaynaklar, mevcut otogar arazisinin satılacağını belirtirken, arsaya eski bir Trabzonspor başkanının da talip olduğu iddia ediliyor.

BAŞKAN DEDİĞİNİ YAPTI…

AK Parti İl Başkanı Sezgin Mumcu en kısa zamanda, TMO’nun fındık alım merkezlerini ziyaret edeceğini söylemişti..

O ziyaret gerçekleşti. TMO’nun nasıl ve ne şekilde fındık aldığına dair, muhalefet aynı, iktidar ayrı konuşuyor..

Ahmet Kaya’ya göre fındık 23 liraya indi. İktidara göre ise kurallara uygun fındık, belirlenen fiyattan alıcı buluyor hatta yukarısına satan da var.

Kabul edelim, üretici geleneksel yöntemlerle fındığını kurutamadı.

Havaların müsait olmaması nedeni ile..

Teknolojik olarak kurutulma ise ek maliyet..

Üretici buna yanaşmıyor.

Yanaşmayınca da fındığın randımanı düşük oluyor, fiyatını da haliyle bulamıyor..

İktidar mensupları fındık üreticisine gidiyor, her şey yolunda.

Muhalefet gidiyor, durum hiç de iyi değil.

HAMİT CİHAN TEK YETKİLİ…

Trabzonspor kadın futbol takımının kurulması ile ilgili olarak sorumluluk ve görev alt yapı koordinatörü Hamit Cihan’a verildi.

Cihan kadın futbol takımını oluşturmaya başladı..

Bölgeden ve hatta yurdun her köşesinden futbolcu alınabileceği yönünde de ilke kararına varıldı..

Amatör şubeler sorumlusu Yusuf Hayırlıoğlu, gerekli çalışmalara başlandığını belirterek bu kulvarda iddialı bir takım kurmayı hedeflediklerini belirtti.

DÖRT DÖRTLÜK ŞİKECİYDİ…

Şu günlerde ülkenin gündeminde eski Fenerli Sezer Öztürk var..

Sezer Öztürk has bir dört dörtlük şikeciydi..

Trabzonspor-Eskişehir maçında performansının üzerine çıkmış, oyunda kaldığı sürece de çirkeflik yapmıştı..

Şike sürecinde de tutuklanmıştı.

Şikenin baş aktörüydü. Sezon bittikten sonra da mükafatını aldı.

Fener’e sessiz sedasız transfer oldu..

Ama orada futbol yaşamı bitti.

Bir çok suçlardan sabıkası olan Sezer, son olayından önce de Almanya’da bir kişiye balta ile saldırmış, göz altına alınmıştı..

ARMADA'NIN AMACI YOK PAHASINA....

DTM'nin yerinde yapılan inşaat iş yapan taşeron firmalardan Met-Sa inşaat da konuyla ilgili bir açıklama yaparak inşaatın gecikmesinde kendilerinin bir dahli olmadığını ifade ettiler.

Konuyla ilgili bizzat firmanın Yönetim Kurulu Başkanı Metin Samancı açıklama yaptı ve Suriye yatırımcısının DTM'yi bıktırarak ucuz fiyata arsaya konmak istediğini ileri sürdü.

Samancı'nın açıklaması şu şekilde: Armada otel inşaatının Suriyeli yatırımcısı DTM ve Trabzon halkı ile resmen alay ediyor. Yabancı yatırımcı olduğu için DTM birçok kez süre uzatımı vermesine rağmen inşaatı yavaştan almaktadır. İşin uzamasının Met-Sa İnşaat’ın konkordato ilan etmesiyle hiçbir alakası yoktur. Met-Sa işini zamanında bitirip teslim etmiş olmasına rağmen hakedişlerini alamamış ve mağdur edilmiştir.

Met-Sa’nın alacağı bugüne revize edilirse 15 milyonu bulmaktadır. Konu mahkemeye intikal edecektir. Armada sadece Met-Sa’yı mağdur etmemiştir. İş verdiği tüm taşeronları mağdur edip paralarını ödememiştir. Hemen hemen hepsiyle mahkemeliktir. Armada’nın amacı işi uzatıp DTM’yi bıktırıp yatırım arsasını yok fiyatına satın almaktır.

DTM’nin verdiği ve vereceği tavizleri bilmektedir. Tek amacı arsasını ucuza kapatmaktır. Bildiğim kadarıyla şuana kadar DTM Armada’ya gecikmeden dolayı hiçbir cezai müeyyide uygulamamıştır. Bundan cesaret alarak uzattıkça uzatıyor. Bu yapım hızıyla 5 seneye kadar bitmeyecektir. Armada’nın işi bitirmesi için hiçbir bürokratik bir engel bulunmamaktadır. Keyfi davranışlarından ötürü en az 300 kişi çalışması gereken inşaatta 10-15 kişi ile oyalanmaktadır. Sonuç olarak gecikmeden Met-Sa sorumlu değildir.