ELBETTE, HER ZAMAN EN BÜYÜK ZAFER!

Bugün 30 Ağustos.

Türk Ordusunun bayramı. Zaferimizin taçlandığı bayram. Ülkemizin tam bağımsız hür bir ülke olmasında Zafer Bayramının önemi elbette çok büyük.

7 düvele, onuru ile mücadele ederek yeni bir ülke kuran Atatürk’ün silah arkadaşları, ulusu ve yurtsever Türk Halkı, 30 Ağustos zafer bayramı ile kurtuluş savaşını taçlandırmıştır.

Ve Ulusal Kurtuluş savaşının her yerinde her bir cephesinde biz Trabzonlular,  milletimizin diğer vatandaşları ile birlikte, özgürlük bağımsızlık savaşında canları ile, ülkenin kurtulmasında bedel ödemişlerdir.

Şehitlerimizi minnetle anıyoruz.

Ve Ulu önder Atatürk’ün Trabzonlular ile ilgili olarak söylediği bu güzel sözleri yeniden hatırlatıyoruz..

 "Arkadaşlar, beş sene evvel ilk kez Samsun'a ayak bastığım zaman bana kalp kuvveti veren vatandaşlarımın en önünde Trabzonluların bulunduğunu asla unutmayacağım. 

 

 Sakarya Büyük Savaş alanında Üçüncü Tümen ile yetişen Trabzon evlatlarının savaş alanında gösterdikleri fedakarlıkların kıymetli hatırası daima dimağımda menkuş olarak kalacaktır. Bu vatan perver halka, o kahraman evlatlara sahip olan bu kıymetli memleketimizi bir Ermenistan çıkışyeri veya hayal edilen Pontus Krallığı ülkesi yapmak istek ve korkutmaları ne uğursuzdu! Şüphesiz o kabuslar sonsuzluğa dek hayal olmuştur. Efendiler, vatanın bütünlüğünü, özgürlük ve bağımsızlığını sağlayan, milletimizi Cumhuriyet idaresine kavuşturan devrimimiz ekonomik refah ve saadetimizi, medeniyet aleminde layık olduğumuz mevkide sağlayacaktır. Bu bol verimli, ahalisi zeki, müteşebbis, çalışkan olan Trabzon'umuzu az zamanda içerlere demir yolu ile bağlanmış, güzel bir rıhtım ve limanla donatılmış görmek, en seçkin amacımdır. Trabzon, Türk toplumunda Cumhuriyetin zengin, kuvvetli, duygulu çok önemli dayanma kaynaklarından biridir. Böyle bir Cumhuriyet şehri gelecekte gereken bütün bayındırlık ve gelişmeye sahip olacaktır. Sözlerime son verirken, muhterem Trabzonlulara sevgi ve saygılarımın, gösterdikleri samimi duyarlılıktan ötürü teşekkürlerimin iletilmesine aracı olmanızı dilerim."


………………………………………………………………………………………………..

 


KUVAY-I MİLLİYE VE KARADENİZLİLER..!

Dedik ya, Ulusal Kurtuluş savaşının her bir aşamasında Karadenizliler; Rizelliler, Artvinliler, Giresunlular, Ordulular, Trabzonlular, Gümüşhaneliler olarak yer aldık.

Savaştık.

Gazilerimizle gurur duyduk.

Şehitlerimizle de onur.

Şiirlere, destanlara ve de yazılan yazılmamış romanların kahramanı olduk. Biz Karadenizliler bu ülkenin çimentosu olarak vatan millet sevdamızda hiç yalpalamadık. Dik durduk dik oynadık.

Dedik ki, bütün milletin unsurları ile..

Bağımsız ve özgür hür Türkiye.

İşte böyle bir ulusun milleti olarak, Karadenizliler olarak bu 30 Ağustos Zafer Bayramında da da, gururluyuz.

Karadenizlileri, ünlü Şair Nazım Hikmet de, ulusal kurtuluş savaşında bu güzel şiirle ne güzel anlatmış..;

“Dümende ve başaltılarında insanları vardı ki .

Bunlar uzun eğri burunlu  ve konuşmayı şehvetle seven insanlardı ki ,

Sırtı lâcivert hamsilerin ve mısır ekmeğinin zaferi için.

Hiç kimseden, hiçbir şey beklemeksizin.

Şarkı söyler gibi ölebilirdiler...”

 

……………………………………………………………………………………………….


CHP’DEKİ KAVGA NE?

Necip Yıldız Maraş caddesindeki, parfüm mağazasında iş değişikliğine gitti ve Çiğ köfteci açtı.

Yıldız’ın ana bayisi olduğu çiğ köfteler, öyle piyasada bildiğimiz çiğ köfte değil. Değişik bir damak tadı var. Farklı yöntemlerle hazırlanıyor. İçli köfte bile anında ısıtılıp önünüze konuyor. Çok doğal bir sos ise ayrı bir kapta masanıza geliyor, çiğ köfteye daha bir tat veriyor.

Önce mutlaka Yıldız’ın çiğ köftesinden tatmanızı öneriyoruz.

Biz de dün gece tattık. 

Sonra acı yedik tatlı bir sohbete daldık.

Sohbetin konusu, CHP’nin kurultayı.

Yıldız’a göre bu kurultay; 2015 genel seçimlerinde CHP’nin nasıl iktidar olacağı değil kimlerin milletvekili olacağı kavgasıdır dedi ve  noktayı koydu..

“Önce, tüzüğünü değiştireceksin sonra programını ortaya koyacaksın sonra kadrolarını belirleyeceksin. CHP’de bu tersten yapılıyor..”

Muharrem İnce’nin; ön seçim vaadi olduğunu söyleyince de..Gülerek; “Kemal Bey de aynısını demişti. Ne yaptı. Örgütlere ön seçim sözü verdi sonra kontenjan uyguladı. Geldi Trabzon’a birinci sıraya kontenjan uyguladı. İnce de kazansa aynısı olacak. İktidar bir baskın seçim kararı alır o da ön seçim yapacak zaman kalmadı der, merkez yoklaması ile listeyi belirler..”

Yıldız’ın CHP’deki kavga iktidar değil milletvekilliği kavgasıdır tespitine hak vermemek elde değil.


……………………………………………………………………………………


İLK MUHALEFET TRABZON’DAN BAŞLADI

Dün bir grup Ak Partili ile sohbet ediyorduk.

Ama sohbetimiz derin bir sohbetti.

Ak Parti’nin kuruluşundan bu yana hem teşkilatlarında görev yapmış, hem seçilerek gelinen mevkilere gelmiş hem de parti sadakatlerinden hiç taviz vermemiş, çizgisini değiştirmemiş insanlarda sohbet ettiklerimiz.

Objektif olduklarına inanıyoruz zira yakinen tanıyoruz.

62’inci hükümette Trabzon’dan bakan olmamasını eksiklik olarak nitelendirdiler.

Süleyman Soylu’nun 2015’de Trabzon’dan milletvekili olmayacağını tahmin ettiklerini ifade ettiler ancak Soylu için ilginç bir tespit de yaptılar.

Şöyle dediler..

“Soylu Trabzon’dan milletvekili adayı olmak istemiyor ama Trabzon’u dizayn etmeye çalışıyor. Bazı bürokrat tayinlerine direkt karışıyor. Kendisi bir il divanı konuşmasında arkadaşlarım ve ben 10 yıl bu partide karşılıksız çalışacağız ondan sonra verilirse makam koltuk alacağız. Oysa kendisi hemen genel başkan yardımcısı oldu Trabzon’a da belediyelerde koltuklara kontenjan kullandı..”

Soylu için aynen böyle diyen Ak Partili dostlar parti içinde derin ve geniş tabanı olanlar. Bize söylediklerini elbette sokakta herkese söylüyorlar.


………………………………………………………………………………..


UZUNGÖL VE ARAP İMAM..!

Uzungölde camide, Arap imam, hutbe okudu.

Bize göre çok normal.

Gelecekte şuna da hazır olmalıyız, Orta doğudan çok Arap turist geliyor. Ortadoğuda İslam inancının mezhep anlayışı bizdeki gibi hoşgörülü değildir.

Trabzon’a gelen İranlı turist kaldığı yerde Arap istemiyor.

Arap, İranlı istemiyor.

Suni Arap imanın camide hutbe okumasını içimize sindirir, ne var bunda deriz. Eleştirenlere de karşı dururuz.

Ama, bir gün Şia mezhebinden bir imam de camiye gelir hutbe okuduğunda, Şia mezhebinden insanlar masumane bir talepte bulundu hutbeye çıktı diyerek hutbesini de dinlediğinizde işte o zaman duruma şimdiki gibi hoşgörü ile bakabilecekmişiz.

Çünkü Şia’nin her Cuma hutbesi, çok da hoş şeylerden bahsetmez.

Kimin ne inancı varsa ve onu yaşamak istiyorsa, yaşasın.

Ama herkes için aynı hoşgörü…


…………………………………………………………………………………..


BELEDİYE HAVUZU VE GERÇEKLER..!

Büyükşehir belediyesi olan Trabzon’da belde belediyeleri ile il özel idaresinin kapanmasından sonra büyükşehir ve ilçe belediyelerine geçen personelin norm kadro fazlasının havuza alınıp başka kurumlara nakli ile ilgili olarak Trabzon’da diğer illere nazaran daha çok ses çıktı.

Çünkü, Trabzon her konuda ayrıcalıklı her konuda hakkını arayanların şehri de ondan.

Süreç içinde kendilerine emanet edilen elemanları hangi kriterler belli olmayan bir yöntemle havuza atan belediye başkanları havuzdaki çalışanlarla ilgili olarak son günlerde;

Mağdur edilmeyecekler. Hakları korunacak. Burnu kanamayacak. Kimse  merak etmesin Trabzon’dan başka yere gitmeyecekler. Siyasi olarak anlara sahip çıktık. Konu ile ilgili olarak herkes ile her üst düzey yönetici ile görüştür diyerek kamuoyuna bilgi veriyorlar.

Bu bilgi ile yetinmiyorlar tevzii yapacak birimin Başbakanlık Personel Genel Müdürü ile baş başa görüşmelerinin fotoğraflarını da yayınlıyorlar.

Tüm bunları havuzdaki insanlar ve aileleri de görüyor. Ve şu ilginç yorumu yapıyor..

“Madem havuza attığınız bu insanları çok sahipleniyordunuz da niye havuza attınız. Niye benim işine yaramaz diyerek belediyede kapı dışarı koydunuz..”

Böyle diyenler haklı mı haksız mı yorum sizin.

Ancak havuza atılanlar, kendilerine işe yaramazsınız diyerek dışlananların Trabzon özeli ile ilgili hak ve hukukunu korumada bir tek güç devreye girmiştir.

Buna biline.

Direkt, Başbakan R.Tayyip Erdoğan.

Erdoğan çeşitli yollarla büyükşehir belediyesi yapılaşmasında havuza giren personelin bulunduğu şehirde istihdam edilmesi yönünde talimat vermiştir.

Gerçek bu.