TRT özel yayınına katılan Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, “Şu anda Amerika’da padişahlık sistemi mi var? ABD olunca padişahlık olmuyor, Yani Türkiye’de böyle bir tez ileri sürülünce niye padişahlık oluyor” dedi.
Nasuhi Güngör’ün moderatörlüğünde Akif Beki, Saadet Oruç, Hilal Kaplan ve Mahmut Övür’ün sorularını yanıtlayan Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Siz ısrarla iş yapma, gerçekten icraat yapma açısından bir şey anlatıyorsunuz. Başkanlık sistemi ile hukuk ilişkisi, demokrasi ilişkisini nasıl kuruyorsunuz? Onu merak ediyoruz. Başkanlık sistemi geldiğinde demokrasi nasıl olacak? Hukuk nereye oturacak?” sorusuna şu yanıtı verdi:
“Bunun en basit örneği ortada. Şimdi dünyada en ileri demokrasi dendiği zaman hangi ülkeyi söylüyorlar? ABD’yi söylüyor. Bu kadar açık ve net. Kitabın arasına sıkışmış bir şey değil. Yaşananları konuşalım. İki, onlar bir hukuk sistemine oturtmadılar mı? Oturttular… Biz de kalkarız bunu aynı şekilde bir hukuk sistemine oturtma imkanına sahibiz. Bu kabiliyet bizde var. Kaldı ki bir şey daha var. Yani ABD kendi gelenek, görenek her şeyini nasıl değerlendirmişse bu hukuku oluşturmada biz de bence hem gelenek, görenek her şeyimizi oluşturmak suretiyle hukuku bir sistem olarak burada hazırlamalıyız. Bunu hazırladığımız ben inanıyorum ki ülkemizin ileri demokrasi noktasında temel hak ve özgürlükler noktasında çok daha ileri bir seviyeye kavuşacağını, oluşacağına inancım tam. Çünkü bunlar bu şekilde olgunlaşmış. Yani Fransa’ya bakıyorsunuz diyelim ki yarı başkanlık diyor. O da bunu kendi yapısı içerisinde oturtuyor. Biz de kendi değerlerimizi bir tarafa atamayız onu da söyleyeyim. Yani bir hukuk sistemi içerisinde bir ülkenin örfünü adetini yok farz edemezsin. Onları bu sistemin içerisinde bir yere oturtacaksın ki gelecek çok daha aydınlık olsun.”

“MESAFEYİ BİR DEFA HIZLA KAPAMAMIZ LAZIM”
“Ana muhalefet liderinin eleştirisi var. Padişahlık istediğinizi söylüyor başkanlık sistemi ile ilgili olarak. Katıldığım bir toplantıda bazı konuları sordular” ifadeleri üzerine Erdoğan, şu değerlendirmelerde bulundu:
“Bana göre İngiltere bile yarı başkanlıktır. Hakim olan unsur orada Kraliçedir. Şu anda Amerika’da padişahlık sistemi mi var? ABD olunca padişahlık olmuyor, Brezilya, Güney Kore, Meksika olunca padişahlık olmuyor. Yani Türkiye’de böyle bir tez ileri sürülünce niye padişahlık oluyor. Onlara soru ile aynı şekilde cevap vermek lazım. Dert aslında başka. Hızlı gidince ne olacak? Ne demek ne olacak ya bizim hız yapmamız lazım. Bizim bu yarışta mesafeyi bir defa hızla kapamamız lazım. Biz 12 seneyi bu kadar zor şartlarda yürüttüysek burada demek ki gördüğümüz bazı şeyler var. İstiyoruz ki daha iyi gidelim halkımızın yaşam standardını yüksek seviyeye çıkartalım. Türkiye’de muhalefetin hepsini kastediyorum bir defa kalkınma diye bir derdi yok. Biz ne dediysek hep bunlar aksini söylemiştir. Biz beyaz dediysek onlar siyah demiştir. Siyah dediysek beyaz demiştir. Bir iş yapacaksın. Eğitim, sağlık, adalet, ulaşımda, enerjide aklınıza ne gelirse. Hepsinde… Bizde hizmetin daniskasını bu ülkede vermek istiyoruz. Bunun için de öncelikle işin siyasi iradeyi güçlü kılmamız lazım. Bunun da birinci derecede dayandığı yer neresidir milli iradedir. Milli irade eğer size bu yetkiyi veriyorsa milli iradenin verdiği yetkiyi en ideal şekilde kullanmamız lazım. Kullanamadığım zaman ben nasıl diyelim ki 4 sene sonra halkın huzuruna çıktığım zaman bu hesabı vereceğim. Sormaz mı cumhur. Biz senden şunu da bekliyorduk niye yapmadın. Bunların hakkını vermek gerekiyor. Yani hamd olsun artık 2002’nin sonundaki Türkiye değiliz. Niye çok daha farklı bir konumdayız. Gündemi belirlenen bir Türkiye değiliz. Çok daha farklı noktadayız. Ama ben cumhurun beklentilerini bütün kamuoyu araştırmalarıyla gayet iyi biliyorum. Eğitimde, adalette, sağlıkta, enerjide aklınıza ne gelirse… Başbakanlık birinci, ikinci, üçüncü senesindeki kamuoyu araştırmalarıyla bugün olan çok çok farklı. Bugün yani tabi geçmiş dönem itibariyle söylüyorum o zaman partimin tabanındaki olay bile çok ciddi bir ivme tutturdu. Onlarda bakış çok daha farklı gelişti. Olaylar yaşanarak destek bu konuda arttı. Şu anda bile yine Türkiye ortalamasına baktığınız zaman evet hayır da denge çok çok olumlu istikamette.”
“Cumhurbaşkanlığı ile Başbakanlık makamının daha ve parlamento denetiminin geçerli olduğunu, anayasa denetimlerinin geçerli olduğu bir sistemden bahsediyorsunuz anladığım kadarıyla” denilmesi üzerine Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Bu sistemler oluyor ama sistemlerin işleyişinde başkanın belli bir yere kadar da yetkisi oluyor. Bu var. Başbakan noktasında da bir defa başbakan olarak değil diyelim ki başbakan birinci yardımcısı diyelim görev alıyor. İkinci yardımcısı olarak görev alanlar var. Ama onların muadilleri hükümet başkanlarının olduğu ülkelerde başbakandır. Bu demek değildir ki başkan başbakanlarla görüşemez hayır onlarla da görüşür. Yani sistemin bir defa omurgaları vardır. Omurgalarda lüzumsuz olanlar varsa zaten koyarsınız bir tarafa. Ama olması gerekenler varsa onlarla beraber zaten yine yola devamdır ve tabi dünyayı biz yeniden keşfetmiyoruz. Bu işin başarılı olduğu yerler masaya yatırılmak suretiyle hepsinin üzerinde çalışılarak en ideal hangisi ise bunu sistem olarak oturtmak bu işi reforma etmenin çok çok isabetli olacağını inancındayım” ifadelerini kullandı.
“Siz tek kameralı sistem tercih ediyorsunuz. O zaman zihninizde bir modelin aslında tamamen teşekkül ettiğini düşünebiliriz” yorumu üzerine de Erdoğan, “Evet” yanıtını verdi.
(İHA)