Deniz Baykal, ’’CHP İsmet Paşa’nın yanlışlarını sorgulamış bir parti. O yanlışları sorguladı ve aştı. Ondan sonra partinin önünü aştı ve iktidara yürüdü.’’ dedi.
CHP eski Genel Başkanı Deniz Baykal, bir arkadaşının oğlunun nikah şahidi olmak üzere Bilecik’e geldi. İlk olarak Cumhuriyet Halk Partisi (CHP) Bilecik Merkez İlçe Teşkilatını ziyaret eden Baykal’ı, Bilecik Merkez İlçe Başkanı Gültekin Çalışkan karşıladı. Özel bir nedenle Bilecik’e geldiğini ve partili arkadaşlarına da merhaba demek istediği belirten Baykal, “Eski milletvekili arkadaşlarımı gördüm baktım ki parti ayakta. Benim için çok mutluluk veren ve duygusal anları sizlerle birlikte yeniden burada yaşadım. Sağlıklı, inançlı partili görmek beni memnun ediyor” dedi.

“CHP GERİLMİŞ BİR YAY GİBİ OKUNU GER AT HEDEFE”
CHP’nin her an ayağa kalmak üzere ve istim üstünde olan bir parti olarak gördüğünü, bu partinin gerilmiş bir yay gibi okunu gerip hedefe atmak üzere olduğunu belirten Baykal, “Bu kısa özel nedenli ziyaretim bana gösteriyor ki böyle bir tablo görmekten çok memnun oldum. Hepinize yürekten teşekkür ediyorum, buna ihtiyacımız var. Türkiye’nin CHP’ye ihtiyacı var. CHP öz güvenini kaybetmelidir. CHP kendine olan inancını kaybetmemelidir. İlkelerine olan inancı kaybetmemelidir. CHP Türkiye’ye sahip çıkma kararlılığından en küçük ödün vermemelidir. Dün buna ihtiyaç vardı, yarın da ihtiyaç olacak. Türkiye siyasetinde yeni bir şekillenme oluyor. Bu tablonun içerisinde CHP fevkalade önemli çok ciddi güçlü bir şekilde ortaya çıkmak zorundadır. Bunu hep birlikte sağlayacaksınız sizlere söylemek istiyorum. Bunu sağlarken kendi arasından tartışmaktan korkmayın” diye belirtti.

“PARTİNİN DURUMUNLA İLGİLİ HERKESİN ŞİKAYETİ VAR”
Partinin içinde bulunduğu durum ile ilgili şikayetler olduğunu bildiğini söyleyen Baykal, şunları söyledi;
”Parti yöneticilerimizin şikayeti var. Parti tabanının şikayeti var. Parti seçmeninin ve vatandaşın bizden şikayeti var. Bu şikayetler varken bizim görevimiz bunları anlamak ve bu tartışmalarını gereğini yapmak mıdır? Yoksa bu tartışmalar yanlıştır bu tartışmaları yapmayın deyip bu tartışmaları kapatmak mıdır? Herhalde birincidir. Bu tartışmalar nereden çıkıyor, bize yönelik şikayetler nereden geliyor, bunu sorgulamak lazım. Bunu aşmamız lazım bunu yolu nedir? Tartışma parti içinde tartışarak biz kendimizi daha iyi bir noktaya taşıyabilir. Tartışmaları önleyerek değil. Şikayetler var mı var. Bu şikayetlerinin nedenleri var mı? var. Şikayet varsa, şikayetin haklı deneni varsa şikayet etmeyin demek doğru siyaset yapmak mıdır? Şikayetleri edin, anlatın hep beraber bir çözelim. Çözüm demek en doğrusu en gereksinimdir. Şimdi buna ihtiyaç var bu partide. Parti sadece yaptığı yanlışları sorgulama cesaretini gösterebilmelidir. Parti yanlış yapmış mıdır? Evet yapmıştır. Yerel seçimlerde yanlış var mı? Var, Cumhurbaşkanlığı seçimlerinde yanlış var mı? Var, bu yanlışları örtbas mı etmek lazım yoksa sorgulamak mı? lazım. Yanlışları sorgulama cesareti göstereceğiz ve bu yanlışları düzeltme dirayetini de aldığımız güçle hayata geçireceğiz. Şimdi buna ihtiyaç var. CHP inanın önemlidir, gelecekte daha da önemli olmaya devam edecektir. Sakin ha partiden şikayet ederek bu yanlışları önleyeceğimizi zannetmeyin. Yapılan yanlışlarını adını koyun, ifade edin ve çaresinin arayın ve çözün. Çözmenin yolu tartışmadır.

“CHP GEÇMİŞTE ÇOK TARTIŞMALAR YAŞADI, BU PARTİ İSMET PAŞAYI SORGULADI”
CHP’nin geçmişte büyük tartışmalar yaşadığı ve bu partinin İsmet Paşa’yı sorguladığını dile getiren Baykal, “1973’te tartışma yaşadık neredeyse parti parçalanıyor, parçalandı kaygısı içindeydik. O tartışmanın ardından CHP birinci parti olarak çıktı. Ne zaman? İsmet Paşa partiyi terk etmiş istifa etmiş, partinin milletvekilleri ayrışmış, parti parçalandı diye büyük telaşlar yaşandı derken CHP birinci siyasi partiye çıktı. O tartışmalar yaşanmasaydı olur muydu? O tartışmalar olmasaydı o başarılar yaşanır mıydı? Yanlışlıklar yok muydu? O zaman İsmet Paşa’nın yanlışları vardı. CHP İsmet Paşa’nın yanlışlarını sorgulamış bir parti. O yanlışları sorguladı ve aştı. Ondan sonra partinin önünü aştı ve iktidara yürüdü. 1989’da öğle olmadı mı? Seçime giderken parti iç tartışmalar içinden geçmedi mi? Ne oldu birinci siyasi parti olduk. Bu yanlışları tartışırken partiye zarar vermeyeceğiz. Parti bütünlüğü koruyacağız. Parti inancı olarak uygulamaları ön plana çıkartıp eleştirmektir. Yapılan yanlışları ortaya koymaktır. Eh yapma? Yapmazsak biz CHP olmayız, bunu yapmazsak bu iş olmaz. CHP sesini kısıp her yanlışlıkları susarak destek veren olmamalıyız. Her yanlışı görerek ve ifade etmeliyiz. Türkiye’deki yanlışları da, kendi içimizdeki yanlışlıklar da. Türkiye’deki yanlışları söylerken inandırıcı olma hakkını, kendim içimizdeki yanlışlara karşı çıkarken sergilediğimiz davranışla tutarlılıkla ortaya koyacağız”.

“KOSKOCA BİR ANTALYA BELEDİYESİNİN KAYBETTİK”
Antalya’ya Büyükşehir Belediyesi’ni tamamen kendi hataları ile kaybettiklerinin ifade eden Baykal, ”İzmir’de 8 tane ilçeyi kaybettik. Milliyetçi Hareket Partisi’ne, AKP’ye kaybettik. Antalya’da tamamen kendi hatamızla koca bir belediyeyi kaybettik. Tamam, canım olabilir ses çıkarmayalım mı diyeceğiz? Böyle bir şey olabilir mi? Kocaeli konusuna hiç girmeyin, oralara ben bunları söyleyip içinizi karatmak istemiyorum. Ama gerçekten ciddi bir noktadayız. Diğer partiler ile ilişkimiz değişmeye başladı. Buna rıza gösterilebilir mi? Partili arkadaşlarıma partinize sahip çıkın diyorum. Sahip çıkmak nedir? Parti adına yanlış ta olsa doğru da kim ne derse gereğini yapıyoruz, hiçbir şikayete gerek yok demek değildir. Yoksa bir dakika kardeşim yanlış yapıyorsunuz demek mi iyi partilidir arkadaşlar? Partili partisinin sever, CHP öfkeli adamdır. Öfkeli kadındır. CHP kızgın adamdır, gerektiği zaman kızgın kadındır. Şartlar neyi getirse onun gereğinin yaparsın. Şimdi içinde bulunduğumuz zaman da bu öfkeyi sergileme zamanı değil mi? Bu öfkeyi bu kızgınlığı gösterme zaman değil mi? Siz Bilecik’te öğle görüyorsunuz ben de öğle görüyorum arkadaşlar. Şimdi bu duygular içerisindeyim. Buraya ciddi bir siyaset yapmaya gelmedim. Antalyalı bir kızımızı alıyorsunuz. Buna tanık olmaya geldim. Kız vermek hep zordur, bir kız babası olarak iyi bilirim. Bir hemşiremizi vermekte zordur, ama bir Bilecikliye verdiğimiz zaman içimizi rahatlatıyor. Kız evden gider, oğlan elden gider. Böyle bir olay için buraya geldik, gelmişken sizleri de selamlamak istedi. Partimi, benim görmekten mutlu olacağım bir noktaya sizler taşıyacaksınız ”dedi.
Burada konuşmasını ardından esnafı selamlayarak İl Başkanlığı binası geçen Baykal, daha sonra bir düğün salonunda, eski dostu Bilecik CHP eski Milletvekili Yaşar Tüzün’ün danışma Ali Özdemir’in oğlu Burak Özdemir nikah törenine katıldı ve şahitlik etti. Kıyılan nikahın ardından merkez Vezirhan Beldesine geçen Baykal, Belediye Başkanı Mehmet Duymuş’u makamında ziyaret edip Zonguldak’a gitmek üzere Bilecik’ten ayrıldı.
(İHA)