Türkiye Cumhuriyeti’nin 26. Başbakanı Ahmet Davutoğlu...
Yani nam-ı değer, Davutoğlu Ahmet Hoca…
*
Takdire şayan karakteri, Ak Parti’ye gelen ağır eleştirilere yönelik muhalefete verdiği seviyeli cevaplar nedeniyle kazandığı itibar, terör ve dış politika karşısında gösterdiği omurgalı duruş, ayrım gözetmeksizin bütün vatandaşını kucaklayıcı tavrı ve çok daha fazlası…
Hak verirsiniz ki, bir Başbakanın profilinde bulunabilecek en mükemmel vasıflardır bunlar.
*
Peki, seçmenin gönlünde böylesine yeri olan bir insanı, yüzde 50 oy alan iktidar partisi neden gözden çıkarır?
İşte bu günlerde hem Ak Parti teşkilatlarının, hem de muhalefet partilerinin cevabını aradığı asıl soru bu.
Zira, Türk Siyaset Tarihinde böylesine bir durum ile ilk kez karşılaşmakta.
Ortada ne bir darbe teşebbüsü, nede bir başarısızlık var.
Aksine, Davut Hoca’nın 20 aylık görev süresince sürekli yükselen bir Başbakanlık grafiği var.
Hal böyle iken, Ak Parti’de alınan olağanüstü kongre kararından daha çok, Ahmet Hoca’nın tekrar aday olmayacağının endişeleri yaşanıyor.
*
Ayrıca şunu açıkça belirmek lazım.
Demokrasilerde başbakanların ayrılışı bellidir.
Kongre veya güvenoyu…
*
Ortada bunları gerektirecek bir durumun da bulunmaması Ahmet Hoca’nın nasıl bir çıkmazda olduğunun göstergesi.
Velhasıl, bu ayrılığın kendi kararı olmadığı aşikar.
Belli ki, daha önce O’nu Başbakan yapan irade, bugün kapıyı göstermiş.
“Sen kalk, sıra başkasında” demiş.
*
Öyle veya böyle, sebebi ne olursa olsun hakikaten zor bir durum.
Maruz kaldığı muameleyi kaldırabilmek herkesin harcı değil.
Yapılan bütün eleştirilere rağmen hala Saray’a toz kondurmaması, temiz duygularının yanında mükemmel bir devlet adamı olduğunun aleni göstergesi.
Lakin, “zaruret” sözünün arkasına saklanarak kongrede aday olmayacağını ilan etmekle büyük yanlış yapıyor.
*
Geldiği makamlara mutabakatla gelmiş olabilir ama siyaset dışarıda olduğu kadar içeride de mücadeleyi gerektirir.
O haklı refikler haksızsa, kararı delegelere bırakmak en iyi seçeneği olmaz mı?
*
Asla pes etmemeli…
*
“Eyvallah” deyip çekip gitmek yerine, kalıp doğru bildiğini yapmalı.
En önemlisi de, bu memleketin taklacılarla değil, O’nun gibilerle refaha kavuşacağının farkına varması lazım
NOKTA.
xxx
KÖŞE VURUŞU
Ak Parti’ye yüzde 49.5’ lik bir oy kazandıran Ahmet DAVUTOĞLU’nun aksine düşük profilli bir Başbakanın miting alanlarında seçmene kendini nasıl tanıtacağı merak konusu!
