Merkez Bankası’nın faiz indirimine gitmemesini eleştiren Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Şimdi diyebilirler ’Merkez Bankası bağımsızdır’. Ben de bağımsızım. Gerekirse çağırıp bunu konuşacağız. Bu iş böyle yürümez” dedi.
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Türkiye Genç İşadamları Konfederasyonu Genel Başkanı Erkan Güral ve konfederasyon üyelerini Cumhurbaşkanlığı Sarayı’nda kabul etti. Kabulde konuşan Cumhurbaşkanı Erdoğan, demokrasinin olmadığı yerde ne sivil toplumun nede girişimciliğin gelişmesinin mümkün olmadığını kaydetti. Uluslararası medyada çıkan haberlere itibar edilmemesi gerektiğini belirten Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Burada yürekli olun, gelecek bizimdir” dedi.

“BUNLARIN MUMU YATSIYA KADAR YANACAKTIR”
Türkiye’nin güçlü olduğunu ve her geçen gün Türkiye’nin daha da güçleneceğini sözlerine ekleyen Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Onlarda aynı değirmene su taşıyorlar, onların derdi başka ama bizim derdimiz daha başka. Varsın onlar olumsuzluk değirmenine su taşısınlar. Varsın onlar bu ülke aleyhine kampanya yürütsünler. Bilesiniz ki bunların mumu yatsıya kadar yanacaktır ve ondan sonra sönecektir. Bunlar tüm yaptıkları bir üst aklın planlamasıyla, yönlendirmesiyle yürütülen faaliyetlerdir. Ama hesaba katmadıkları bir şey vardır, Türkiye eski Türkiye değil. Artık yeni Türkiye var “dedi.

“ESKİ TÜRKİYE HAYALİ İLE YAŞAYANLAR BOŞUNA BEKLİYOR”
Cumhurbaşkanı Erdoğan, kendi istikametine, kendi hedeflerini belirleyen bir Türkiye’nin var olduğuna dikkat çekti.
Geçmişte Türkiye’nin gündemini dışarıda birilerinin belirlediğini ama şuanda böyle bir durumun söz konusu olmadığını dile getiren Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Kimse bizim gündemimizi belirleyemez. Biz kendi gündemimizi kendimiz belirliyoruz. Sizlerle birlikte istiklalimizi koruma, istikbalimize sahip çıkma konusunda kararlıyız. Eski Türkiye hayali ile yaşayanlar boşuna bekliyor. Türkiye bir daha asla o günlere dönmeyecek” diye konuştu.

“YÜKSEK FAİZ BU ÜLKEDE YATIRIMIN ÖNÜNDEKİ EN BÜYÜK ENGELDİR”
Türkiye’ye yönelik saldırıların, tezgahların demokrasiye ilave olarak iki konuda daha yoğunlaştığını gördüklerini altını çizen Cumhurbaşkanı Erdoğan, açıklamasında şunları kaydetti:
“Bunlar biri ekonomi, diğeri sosyal barış. Bilhassa uluslararası kuruluşlar vasıtasıyla ekonomimizi zayıf göstermek, bu yönde bir algı oluşturmak için yürütülen gayretleri sizler gayet iyi biliyorsunuz. Hazırlarsanız Gezi olayları sırasında ‘tüketmeyin, ekonomi dursun’ çağrıları yapılmıştı. Çok ilginç. Faizleri yükseltmek için yatırımları, girişimciliği baltalamak için, yani Türkiye’nin büyümesini engellemek için 12 yıldır sayısız defa saldırılara maruz kaldık ve olaylar esnasında hatırlayın faiz nereye düşmüştü 4.6 ‘ya düşmüştü. Bu olaylarla birlikte hemen faiz yükselmeye başladı ve ülkemizde tabi faizin meddahlığını yapanlar çok onu da söyleyeyim. Hala bunun gayreti içerisinde olanlar maalesef var. Ben Cumhurbaşkanı olarak her yerde söylüyorum, söylemeye de devam edeceğim, biz devletin borçlanma faizini yüzde 63’ünden aldık. Tek haneye indirilene kadar verdiğim kavganın, mücadelenin şahidi olan bir çok arkadaşım var. Fakat tek hanelide kalmasını istemeyen birileri hala var. Onu bilmenizi isterim. Sizler bu yöndeki çabalara, haberlere karşı dikkatli olmazını istiyorum. Ben şunu biliyorum, kim ne derse desin, bir defa yüksek faiz bu ülkede yatırımın önündeki en büyük engeldir. Eğer yüksek faiz devam edecek olursa bu ülkede yatırımlar bizim istediğimiz seviyede asla yürümeyecektir. Bu ülke girişimci doğramayacaktır. Girişimcinin doğa bilmesi için bir defa yüksek faiz en azından uluslararası camiadaki faizlere yakın bir faiz politikasını bizim de uygulamamız lazım. Az öncede ifade edildi, bu faiz lobisi son zamanlarda reel yatırımdan çok daha kolay para nasıl kazanılır veya paradan para nasıl kazanılır hep buna doğru gidiyor. En çok parayı kazanan yatırımlar finans sektörüdür. En büyük parayı onlar kazanıyor. Hani o devasa yatırımların olduğu yerler böyle bir para kazanmıyor. Ama o finans sektörü bakıyorsunuz korkunç paralar kazanıyor ve kendi öz sermayesi ile de diyemiyorum biliyor musunuz? Burada bakıyorsunuz vatandaşın o mevduatlarıyla kalkıyor paradan parayı kazanıyor. Ve bunun vatandaşa tekrar dönüşümü noktasında da kendi hesaplarını yapıyor en az imkanları sağlamak suretiyle de burada yatırımcımızın önünü açacağı yerde tam aksine önünü tıkıyor.”

“MERKEZ BANKASI SAĞOLSUN FAİZLERİ İNDİRMİYOR, DÜŞÜRMÜYOR, YA SEN NEYİ BEKLİYORSUN?”
Cumhurbaşkanı Erdoğan, şuanda geri dönüşüme bakıldığında Türk halkının çok haysiyetli olduğunu söyledi.
Böyle bir toplumun içinde finans sektörünün riski bile yok denebilecek noktada olduğunu kaydeden Cumhurbaşkanı Erdoğan, reel sektörde bile riskin bundan çok daha fazla olduğunu vurguladı.
Yüksek faizlere kimsenin ses çıkarmadığına dikkat çeken Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Sağolsun Merkez Bankamızda bu noktalarda hakikaten dünyada herkes inerken bizim Merkez Bankası sağolsun hala olduğu yerde duruyor. İnmiyor, düşürmüyor ya neyi bekliyorsun sen? Buyur, petrol fiyatlardan 110 dolarlardan e şimdi 45 dolara geldi. İşte açıklamalar yapılıyor 20015-2016’da bu civarlarda dolaşacak. Hesaplar buna göre” ifadelerini kullandı.

“EY MERKEZ BANKASI DAHA NEYİ BEKLİYORSUN? BEN DE CUMHURUN BAŞIYIM”
Petrolün fiyatının düşmesinin Türkiye’nin bir sıkıntısının olmadığını tam aksine bu Türkiye’nin lehine olduğunu belirten Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Çok çok iyi bir noktadayız. Öyleyse bunun halkımıza dönüşünü yatırımcıya dönüşünü süratle sağlamamız lazım. Ey Merkez Bankası daha neyi bekliyorsun? Şimdi diye bilirler ha, Merkez Bankası bağımsızdır. Bende bağımsızım. Bende bağımsızım… Cumhurun sesi olarak bunu yapmak durumundayım, söylemek durumundayız ve gerekirse çağırıp kendileriyle bunu oturup konuşacağız. Bu iş böyle yürümez. Burada bir şey var, bizim yatırıma ihtiyacımız var,istihdama ihtiyacımız var, üretime ihtiyacımız var. Çünkü bizim ihracata dayalı bir ekonomidir bunun içinde uluslararası rekabette de bir defa maliyet hesaplarının gayet ucuz olması lazım ki rekabetimizin de bu noktada güçlü olmasını sağlayalım. İstihdamda bir sıkıntı görünüyor. Bir çok batı ülkesi ile mukayese edilmeyecek derecede iyiyiz de ama niye buralarda olsun. Daha da aşağılarda olsun. İnelim yüzde 5 kadar, düşelim buralara. Tabi biz geldiğimiz de hizmet sektörü felaketti. Şimdi hizmet sektöründe hamd olsun bir çok alanlar açıldı. Yani basitinden turizimde otellerimiz bizim biliyorsunuz sadece yaz mevsiminde çalışırdı. Onun dışında kapanırdı. Ama şimdi 4 mevsim otellerimiz çalışır hale geldi. Bu bizim için önemli bir atak. Geldiğimiz zaman 13 milyon olan turist sayısı 40 milyona dayanmış vaziyette. Gelirine bakıyorsun turistlerden olan gelir hamd olsun 40 milyar dolara aşmış vaziyette. Burada da iyi bir konuma geldik. Bunlar bizim için Türkiye’nin nereden nereye geldiğini göstermesi bakımından çok çok önemli. Bunu başarmak bize nasip oldu. Biz turizmde yatırım yapacak yer bulmakta zorlanıyoruz şimdi. Bakın az önce televizyonu izliyorum, izlerken bir şeyi gördüm, Erciyeste’ki oteller daha okullar tatile girmeden yüzde 85 doluluk var. Bu bir şeyi gösteriyor refah düzeyi Türkiye’nin aynı zamanda yükselmiş” diye konuştu.
(İHA)