CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, Bodrum’da ziyaret ettiği köyde gözleme yiyerek ayran içti. Köylüler, Kılınçdaroğlu’na el dokuması halı hediye etti.
CHP Lideri Kemal Kılıçdaroğlu, Bodrum’da düzenlenen "Türkiye’deki ormancılık politikalarının toplumsal yansımaları ve orman köylüleri üzerindeki etkileri" çalıştayına katıldı. Çalıştayın ardından Bodrum Belediyesini ziyaret eden CHP lideri Bodrum Belediye Başkanı ile görüşme yaptı. Basına kapalı olan görüşmenin ardından Kılıçdaroğlu, Bodrum iskele meydanında halkla buluştu. İskele meydanında halka seslenen Kılıçdaroğlu, daha sonra Yeniköy Mahallesine geçerek bir çay ocağında köylülerle bir araya geldi. Köylülerle sohbet eden CHP liderine köyde, gözleme ve ayran ikram edildi. Köylülerin sorunlarını dinleyen Kılıçdaroğlu’na Karaova Derneği tarafından Milas halısı hediye edildi. Yaklaşık 1 saat çay ocağında oturan CHP lideri daha sonra Mumcular meydanında halkla buluşmak için yola çıktı. Yol kenarından engelli bir vatandaş gören Kılıçdaroğlu, yolda durarak engelli vatandaşın annesiyle sohbet etti. Mumcular Meydanı’na gelen CHP Genel Başkanı Kılıçdaroğlu daha sonra halka seslendi.
İskele Meydanı’ndan toplanan bir grup dolmuş şoförü ellerinde döviz ve pankartlarla Büyükşehir Belediyesi’nin otobüs seferlerini protesto etti. İskele Meydanında konuşan Kılıçdaroğlu miting alanına Bodrum çarşısından yürüyerek gitti. Kendisini bekleyen kalabalığa seslenen Kılıçdaroğlu, gözaltına alınan gazetecilere değinerek, “Gazeteciler düşüncelerini söyleyemiyorsa, yazamıyorsa, kalemini kullanıyorsa o ülkede demokrasiden bahsedilemez. Gazeteciyi beğenir veya beğenmezsiniz. Düşüncelerine katılmayabilirsiniz ama o düşüncelerini yazabileceği imkanı sağlayabilmeliyiz. Ahmet Şık tekrar göze alındı. Sabah annesi ile konuştum gözyaşları içinde ’evladım ne olacak’ diyor. Bir anneyi üzmek kimin ne haddine" dedi.
Hükümetin dış politikasını eleştiren Kılıçdaroğlu, "Türkiye’de bal gibi rejimi değiştirmek istiyorlar. Parlamentoyu işlemez hale getirmek istiyorlar. Cumhuriyetin kuruluş yıllarında tek parti döneminde, Gazi Mustafa Kemal hayattayken anayasa gündeme gelir. Anayasada bir hüküm vardır. TBMM’yi feshetme yetkisini Gazi Mustafa Kemal Atatürk’e vermek isterler. Genç milletvekilleri kürsüye çıkarlar; derler ki: Bu parlamento milli Kurtuluş savaşını yöneten meclistir, bu meclis milletin meclisidir, bu meclis gazi meclistir, Gazi Mustafa Kemal başımızın üstene ama meclis kendi yetkisini devretmez demiştir. 127 oyla reddedilmiştir. Şimdi Gazi Mustafa Kemal’e verilmeyen bir yetkiyi, bir diktatöre vereceğiz olur mu” şeklinde konuştu.
Başbakan Binali Yıldırım ve Meclis Başkanı İsmail Kahraman’a seslenen Kılıçdaroğlu, sözlerini şöyle tamamladı:
"Anayasa görüşmelerini sonlandırsınlar ve Anayasa teklifini geri çeksinler. Türkiye’yi bu ayıptan kurtarsınlar. Hele hele anayasa metninin dahi görmeden boş kağıda imza atmak gibi bir ayıptan TBMM’yi kurtarsınlar. Bunu yaptıkları takdirde, onlara saygı duyacağız. Bunları yaptıkları takdirde, parlamento saygınlık kazanacaktır. Milletvekilleri saygınlık kazanacaktır. Demokrasiyi ve TBMM meclisini sonlandıran değil, demokrasi ve cumhuriyeti taçlandıran bir düşünceyi egemen kıldığımız zaman Türkiye görkemli bir ülke olacaktır."
(Eren Ayhan /İHA)
