Milliyetçi Hareket Partisi Genel Başkan Yardımcısı Prof. Dr. E. Semih Yalçın, infaz indirimi yasa değişikliği görüşmeleri hakkında yazılı açıklamalarda bulundu.

CHP ve İyi Parti’nin siyasi suçlara infaz indirimi getirilmemesini bahane ederek HDP’nin meclisteki çirkin eylemlerine destek verdiğini aktaran Yalçın, "CHP ve yavru yancısı İP’in siyasi suçlara infaz indirimi getirilmemesini bahane ederek HDP’nin meclisteki çirkin eylemlerine destek vermesi, resmi olmasa da varlığı inkar edilemeyen kirli ittifakın yeni bir numunesi ve evresidir" ifadelerini kullandı.

İnfaz indirimini “siyasi af” olarak göstermeye çalışanların ileride hapishanelerde bir salgın hastalık baş gösterme durumunda devleti gereken tedbirleri almamakla suçlamaktan utanmayacağını kaydeden Yalçın, "Atatürk’ün kurduğu CHP’nin, kanlı terör örgütü PKK’nın siyasi kanadının hamisi, teröristlerin hadimi haline gelmesi; Cumhuriyet tarihine geçecek büyük bir politik skandal, devasa bir utanç levhasıdır" aktarımında bulundu.

Vatandaşların can ve sağlık derdine düştüğü, devletin korona virüse karşı sabırlı ve kapsamlı bir mücadele yürüttüğü dönemde, PKK’nın Diyarbakır Kulp’ta sivillere yönelik gerçekleştirdiği alçakça saldırıda 5 masum vatandaşın katledilmesinin, bölücü örgütün meclisteki siyasi kanadına kırsaldan destek amacı taşıdığını belirten Yalçın, "’Ben varım’ demek için düzenlenen bu hain eylemin, ’Bizi de infaz indirimi kapsamına almazsanız, sivil hedeflere saldırmayı sürdürürüz’ mesajı taşıdığı açıktır. Bilinmelidir ki, terörizme bugüne kadar taviz vermeyen Türkiye Cumhuriyeti, bundan sonra da asla çark etmeyecektir. Türkiye son yıllarda verdiği amansız mücadele ile PKK başta olmak üzere bütün terör örgütlerinin belini kırmış, onları bir daha etkili olamayacak vaziyete düşürmüştür. Türkiye’nin nihai hedefi de bilhassa kanlı terör örgütü PKK ve temsilcilerini sonsuzsa kadar susturmaktır" değerlendirmesinde bulundu.

CHP, İyi Parti ve HDP üçlüsünün infaz indirimi yasa teklifi aleyhinde “organize algı çalışması” yürüteceğinin ve teklifin meclisten geçmesine şiddetle karşı çıkacağının ilk işaretinin, İyi Parti Genel Başkanı Meral Akşener’in sosyal medya paylaşımıyla verildiğini vurgulayan Yalçın, "Yasa değişikliği kapsamında kadına şiddet ve çocuk istismarı gibi suçlarla ilgili indirim bulunmamasına rağmen, Kripto Abla, algı saptırması ve karalama kampanyası derdine düşmüştür. Ardından taslak meclise geldiğindeyse ikinci adım, PKK’nın siyasi kanadı HDP tarafından adeta sokaktaymışçasına ve yüce meclisin mehabetine halel getirecek bir cüretle protesto eylemlerine kalkışılmasıyla atılmıştır. HDP milletvekilleri, halkın temsilcileri değil. Kandil’in kostümlü maşaları, PKK’nın tescilli sözcüleri ve küresel aktörlerin kiralık taşeronları olduklarını yeniden ispatlamışlardır" ifadelerini kaydetti.

"Pensilvanya Kardinali marifetiyle İP’e de çoktan bulaştırılmış olan bu ölümcül virüsün, Müdire Hanım’ı hakikati soluyamaz bir duruma düşürdüğü olanca çıplaklığıyla görülmüştür" ifadelerini kullanan Yalçın, şunları aktardı:

"CHP-İP-HDP üçlüsünün ceza infaz uygulamasında değişiklik öngören teklifin aleyhinde bulunmasının en önemli sebeplerinden biri, cezaevlerindeki terör makinesi PKK-KCK’lı hükümlülerle fitne değirmeni Fetullahgillerin infaz indiriminden yararlanamayacak olmasıdır. Küresel korona virüs salgınının topraklarımızda yol açtığı kayıpları en aza indirmek için milletçe dayanışma ruhuyla verdiğimiz çetin mücadelenin orta yerinde CHP-İP-HDP üçlüsünün maraza çıkarmasının amacı, elbette sadece teröristlerin ve bilumum vatan hainlerinin kapsam dışında kalması değildir. CHP-İP-HDP kirli ittifakının derdi, aynı zamanda gündemi değiştirerek sağlık alanında atılan ve bütün dünyanın takdir ettiği başarılı adımları setretmek, millî tesanütü gölgelemektir. Gerek salgına karşı alınan önlemler bağlamında evlerinde gönüllü hapis hayatı yaşayan vatandaşlarımız, gerekse infaz indirimi yasasının çıkmasını hararetle bekleyen yüz binlerce hükümlü yakını; CHP-İP-HDP triosunun yok yere çıkardığı hırgür ve engelleme çabalarını, bir kenara not etmiştir. Milletimiz bu yapılanları unutmayacak ve ilk sandık buluşmasında hatırlayacaktır."

(Mevlüt Hasgül/İHA)