MHP Trabzon İl Başkanı Muammer Demeli AK Parti Trabzon Milletvekili adayı Salih Cora'ya sert ifadelerle cevap verdi.

İŞTE O AÇIKLAMA

 Milliyetçi Hareket Partisi olarak yalandan, ikiyüzlülükten ve hileden uzak; saygılı, yapıcı ve seviyeli siyaset yapma gayreti içerisindeyiz. Bunu her alanda söylüyor ve hassasiyetle bunu uygulamaya çalışıyoruz.
...

Ancak saygıdan nasibini alamamış; kendi partisi içerisinde oyunlarla bir yerlere gelmeye çalışan; yalan döngüsü içerisinde hayatını idame ettiren ve siyasi edepten bihaber olan şahıslara hak ettikleri dilden cevabı vermenin ve haddini bildirmenin gerekli olduğunun bilincindeyiz
AKP Trabzon 5. Sıra Milletvekili Adayı Salih Cora'nın genel başkanımız ve ülkücüler hakkındaki yorumları tamamen boş laftan ibarettir. Milletin vekilliğine talip olanların donanımlı, dürüst ve siyasi ahlaka sahip olması gerektiğinin altını çizmek istiyoruz.
Yersiz ve zamansız davranan; kendini gülünç duruma düşürenlere “zibidi” derler. Kendisine tavsiyemiz zibidi zibidi konuşmaması yönündedir. 
Görülüyor ve anlaşılıyor ki bir zamanlar milliyetçiliği ayaklar altına alanlar, ülkücülere her türlü hakareti yapanlar, şimdi milliyetçi ve ülkücü hareketin ayaklarına kapanmışlardır.
İkiyüzlü siyasette doktora diploması veren bir yapıya “menfaat” bağıyla bağlı birinden de ancak böyle hareket beklenir. Siyaset herkesin becerebileceği bir şey değildir. Kimisi hizmet eder, kimisi boş laf üretip silinip gider. Para ile insanları kamera karşısında kendi hazırladığı senaryoya göre konuşturup halkın adamı diye klip yapmakla siyasetçi olunmadığını kendisine hatırlatmak isteriz.
Saçmalıklarla dolu açıklamasında koalisyonu bizim kurmadığımızı iddia eden; yalancılıkta ve yüzsüzlükte sınır tanımayan şahsa sormak isteriz. Ak Parti kurucularından ve Başbakan yardımcısı Sayın Bülent Arınç başta olmak üzere mensubu olduğu partinin bir çok temsilcisi tarafından yapılan “koalisyonu MHP ve CHP değil AKP kurmak istemedi” itiraflarından habersiz midir? Şayet haberi olmasına rağmen bu açıklamayı yapmışsa bu tavrına “siyasi edepsizlik “ denir.
Biz fikirlerimizle ve projelerimizle halkın karşısına çıkma taraftarıyız. Ayak oyunları ile seçmeni kandırarak oy istemek karakterimize aykırıdır. Buna istinaden kendilerinin büyük projelerle halkın karşısına çıktığını iddia edecek olanların; 13 yıldır söyleyip de yapmadıklarını tekrar piyasaya sürerek insanları kandırmaya çalışmamalarını temenni ederiz. Halk gerçeği görmüştür ve gereken dersi verecektir.
Bahsi geçen şahsın parti olarak seçim çalışması yapmadığımızı, meydanlarda olmadığımızı, halkın huzuruna çıkmaya korktuğumuzu söylemesi güldürücüdür. Adaylarımız ve teşkilat mensuplarımız her an, her yerde çalışmalarına devam etmekte ve halkla iç içe olmaya devam etmektedirler. Bizim çalışmalarımız beş yıldızlı otellerde sabah kahvaltısı, öğle ve akşam yemeğinden ibaret değildir. Allah'a şükürler olsun ki gittiğimiz hiç bir yerde yüz kızartıcı hiç bir şey ile suçlanmıyoruz. Bu durumda şapkasını önüne koyup düşünmesi gereken kendileridir.
Saraylarındaki deri koltuklarında ülkenin imkanlarını kullanarak at koşturanlar, 1 Kasım'da yüz üstü yere çakılacaktır. Halk her şeyin farkındadır. Son çırpınışları faydasızdır.
Son olarak Başbuğumuz Alparslan Türkeş'in ; “Ülkücüler, insanlık alemi içinde ne uşak olmayı, ne de başkalarını uşak olarak kullanmayı kabul etmeyen, şerefli bir bayrağın taşıyıcısıdır.” sözünü hatırlatmak isteriz. Biz buna göre hareket ederiz. Kendisine de böyle bir yaşamı tavsiye ederiz.