Gümüş, Almanya’da tahsilini tamamlamış ve Almanya’da özellikle şehircilik konusunda iyi gözlemleri de olmuş aydın bir isim.
Trabzon’da çeşitli alanlarda yatırımı olan Türkay Gümüş’ün eşi Havva Gümüş de bir dönem AK Parti Kadın Kolları Başkanlığı yaptı... Şimdilerde ise büyükşehir belediye meclis üyesi... Yani hani derler ya, aileden AK Partili.
Türkay Gümüş’ün aday adaylığının, AK Parti’de ciddi bir heyecan yarattığı söylenebilir. Hatta, aday gösterilecek en şanslı isimlerden biri.

Türkay Gümüş ile aday adaylığı süreci ve aday olduğunda neler planladığına dair bir söyleşimiz oldu.
Gümüş sorularımıza şu şekilde cevap verdi…

-Ne zaman belediye başkan adayı olmaya karar verdiniz
2014 Büyükşehir seçiminden önce, 2014’ün başında il yöneticileri aday adayı olmam noktasında bana baskı yaptılar. Ancak o zaman ben yoğun bir şekilde bir projeye girmiştim. Yalıncak’ta 325 dairelik bir projeye girmiştim. O projeye başladığım için riske girmiş olurdu, benim hayatım da riske girmiş olurdu. Bana adaylık için gelmelerinden bir ay önce ilk kazmayı vurmuştuk.
Fakat böyle bir taleple Trabzon için geldiler çünkü, Trabzon’u dışarıdan gelen insanlar yönetiyor. Baktığınız zaman Trabzonspor’un başkanı dışarıdan, belediye başkanı dışarıdan, bakanlarımız dışarıdan, partilerin ilk sıra milletvekili adayları dışardan geliyor. Ben de Trabzon’da yaşayan, askerlik ve Almanya’daki eğitim sürecim haricindeki zamanı Trabzon’da geçmiş, çoluk, çocuk, yatırımları, evim barkı, arkadaşları, dostları Trabzon’da olan biri olarak ben çok vicdani olarak doğru bulmadığım için o dönemde karar verdim ve kendimi maddi manevi hazırladım.
Ayrıca makine yüksek mühendisi olmama rağmen, KTÜ İşletme Bölümü’nde yönetim konusunda bir yüksek lisans da bitirerek 50 yaşında diplomamı aldım ve birincilikle de bitirdim… 93 puanla. Şimdi de zamanının geldiğini düşünüyorum.
Hatta TTSO, beni yetiştiren önemli bir kurumdur. Yönetim kurulu üyeliği, meclis üyelikleri yaptım uzun dönemlerce. 2012 yılında, başkanlık konusunda merhum Ali Osman Ulusoy ile anlaştığım halde bazı sebeplerden dolayı aday olamadım. Sonrasında oda defterini kapattım, bana oradaki çok kıymetli iş dünyasının değerli temsilcileri ‘’odanın sana ihtiyacı var, gel’’ dedikleri zaman ben geri çekiliyorum daha uzun atlayacağım diyordum. Şimdi vakti geldi daha uzun atlayacağım. 
-Biliyoruz ki belli hazırlıklarınız var… Trabzon için öncelikle üç önemli konunuz ne…

5000 kişilik bir kongre merkezi kazandıracağız Trabzon’a.
İkincisi Trabzon’un transit geçişini mutlaka arkaya alınacak. Güney çevre yolu veya şehir altından tünellerle birlikte. Düşünün ki, Ganita’dan Liman’a çıkan tünel Rizesi, Artvin’i, Gürcistan’ı, Orta Asyası, Kafkasyası, Erzurum’u, Gümüşhanesi… Şurada bir şey olsa, şehir kilitlendi. Dolayısıyla bunun düşünülmesi gerekiyor.
Üçüncüsü, oluşturmuş olduğum bir proje ekibi var. Bu ekip ile bütün ilçeleri, parçadan bütüne olmak şartı ile… Yani düşünün ki Şalpazarı’nı koyacağız masanın üstüne; coğrafi yapısı, insan karakteri vs… swot analizini çıkaracağız. Ondan sonra Şalpazarı’nın tarım ile mi, turizm ile mi, dışarıdan gelecek yatırım ile mi ilgili bir proje çalışması yapılacak. 

Benim kafamdaki belediyeciliğin merkezinde istihdam ve yatırım var. Bunu bütün ilçeler için uygulayacağız, parça parça hepsini iyileştirerek parçadan bütüne geleceğiz. 

-Aday adayları belli bir süreçten geçiyorlar. Kamuoyu yoklaması, teşkilat yoklaması, STK’lar ve partinin akil isimleri... Bu platformlarda durumunuz ne?
Bu konuda bilgim var, fakat bende kalsın. 

-Paylaşmama nedeninizi öğrenebilir miyiz?
Siyaset bu, dolayısıyla bazı bilgilerin paylaşılmaması gerekiyor.
-Biz biliyoruz ki bir ara AK Parti’den milletvekili aday adayı da oldunuz sonra uzun süre siyasetten koptunuz şimdi belediye başkan adayısınız bu bir handikap değil mi…
Nöbetçi aday gibi bir durum yok. Ben 2007’de aday adayı olduğum zaman, o günkü şartların bizi ısrarla bir kısım yerlere taşımasının ne derece kafama yattığını düşündüğüm zaman, çok kafama yatmıyor. Mühendisler kar fayda maliyet hesabını yaparak o projeyi hayata geçirirler, sosyal bir alanda da eğitim aldım ama kökenimiz mühendis olduğu için her şeyin hesabını yaparım. 
2007’de temayüllerde ön plandaydım. Hatta bizim komisyon başkanımız Prof. Dr. Nazım Ekrem, devlet bakanlığı da yaptı… Benim CV’me baktığı zaman ‘’Allah Allah, bu AK Parti seni nasıl bulamadı. Ben seni tanıdığıma çok memnun oldum’’ dedi. Ama o dönemde siyasette olan şu anki Gaziantep Belediye Başkanı Fatma Şahin, benim okul arkadaşımın eşi idi ve bana dedi ki; ‘’Nazım hocanın yanına çıktığın zaman benim yanıma gel. Gittim, Türkay dedi; ‘Ben Nazım Hoca ile konuştum. O düzgün, akademisyen, siyasetin mekanizmalarını içselleştirmemiş bir insandır. Ona bakarsan sen listedesin. Ama bu CV ile listeye girmek için sana 3 tane isim vereceğim dedi. Bu isimlerden bir tanesi seni Tayyip Erdoğan’a söylerse bu CV ile vekil olursun. Ben bu isimleri alsam gitsem yarın bunların her türlü meşru/gayrimeşru taleplerini yerine getirmek zorundayım. Dolayısıyla gitmedim, kadere bıraktım.Bu milletvekilliği defterini kapattım. 

ALDIĞIM İLK NEFESİN HALA TRABZON SEMALARINDA OLDUĞUNU DÜŞÜNÜYORUM
TTSO’da sevdam vardı, hırsım vardı, fakat Trabzon ile ilgili sadece bir vicdani sorumluluğum var. 1966 yılında şu anda 1 No’lu Sağlık Ocağı olan, o dönemin doğum hastanesinde doğdum. Aldığım ilk nefesin hala Trabzon semalarında olduğunu düşünüyorum. Trabzonlu olanın memleketine vefa borcu vardır. Ben bu vefayı ödemeye gayret ediyorum. 
Erdoğdu Anadolu Lisesi’ni dünya şampiyon olduğunda, lisenin okul aile birliği başkanıydım. Çok ciddi çalışmalar yaptık orada, spor salonundan suni çim sahasına, lavabolarından mescidine kadar. Dolayısıyla bu Türkay Gümüş’ün orada başkan olduğu, yönetim kurulu ve müdürle birlikte; benim temsil ettiğim bir ruhla gelen başarıdır. 

BİR TABUR ASKER GÖNDERECEĞİNE BİR TANE ŞUURLU KÜRT ÇOCUĞU GÖNDER
Şu anda Arsin Yeşilyalı’da 500 kişilik bir öğrenci yurdu ve külliye yapıyoruz. Külliye’nin hocası Ahmet Hoca bir gün yanıma geldi; ‘’Türkay biz bir temel attık, iki senedir yatıyoruz. Bu işin başına geçeceksin…’’ Ben cevaben, hocam elimde bir okul var, yüksek lisans için ders görüyorum zaman ayıramam, Sultan Murat’ta bir cami ve külliye yapıyoruz temsilcisiyim… Diğer proje ve işler var derken bana şunu dedi ve tuş etti. ‘’Türkay, bize Hakkari’den, Van’dan, Tunceli’den, Diyarbakır’dan Kürt çocuklar geliyor. Biz bunları yer olmadığı için alamıyoruz. 35 senedir terör var… Sen oraya bir tabur asker göndereceğine, bir tane yetişmiş, şuurlanmış kürt çocuğu gönderelim onlardan daha etkili olur.’’ dedi. Böylece o inşaat komisyonun başına geçtik ve Allah’ın da yardımı ile birlikte bir sene sonra o muhteşem yapı bitecek. 

-Bir önceki seçimlerde kimse büyükşehir aday adayı olmadı, Orhan Bey rakipsiz seçimlere gitti. Şimdi sizinle birlikte en az 6 aday adayı var bunu neye bağlıyorsunuz?
Belediyedeki nitelik, yönetim niteliği düşünce aday sayısının artması normaldir. Nitelikten niceliğe doğru bir akış oluyor şimdi. Orası cennete açılan bir kapı değil. Zorluklara, Trabzon’un birçok sorunu var… İnsanların aday olması kadar doğal bir şey yoktur. Ben illa ki ben aday olayım düşüncesinde değilim. 
Erdoğan Bayraktar ile görüştüm. Abi benim bir düşüncem var ama bir kırmızı çizgim var… O da sensin. Sen aday olursan bilirim ki bakanlık yaptın, TOKİ Başkanlığı yaptın, İstanbul’da Tayyip Bey ile birlikte belediye meclis üyeliği yaptın. Bu birikimin Trabzon’a faydası olur. Bana de ki Türkay ben adayım gel kapımda dur, dururum; yanım ol olurum, uzak dur benden uzak dururum… Yeter ki sen aday ol. Ben 70 yaşına geldim, şeker hastasıyım kolay sinirleniyorum… İstanbul’daki yoğun işlerimden dolayı olmayacağım dedi. 
Benim bir hırsım yok bu konuda. Erdoğan Bayraktar’ın benden daha çok katkısı olabileceğini düşüncem vardı, o da bana benim desteğim sanadır dedi. 
-Eğer aday gösterilirseniz Trabzon için planlarınız nedir? 5 konu başlığı altında söyleyebilir misiniz?
Yüzeysel olarak daha önce belirttim, bu konuyu basın toplantısında açıklamak daha doğru.

-Eşiniz havva hanım, büyükşehir meclis üyesi, partiniz aday olursa havva hanımın büyükşehir meclis üyeliğine devam etmesini ister misiniz…
Benim babam Cumhuriyet Halk Partili olmasına rağmen AK Partili bir aileyiz biz. Niçin AK Partili bir aileyiz? Tayyip Erdoğan’ı İstanbul İl Başkanlığı’ndan beri sürekli takip ettiğim bir kişiydi. İnandığım için, onun davasına destek olma noktasında katıldık. Ama artık ben belediye başkan adaylığı ile başvurumu yaptığım zaman, eşimin de dinlenmesi gerekir. Bir ailede iki kişinin siyasetle uğraşması çok anlam ifade etmez. Zaten ben belediye başkanı olursam, eşim belediye başkanının eşi konumunda olacağı için topluma farklı hizmetleri olacaktır.  Bunun konseptinin böyle olması gerekir. Yanımda toplumsal kurumlara hizmet edecek bir kadının olması örnektir