Şen, bölgenin yeni cami ve pazar alanı ile birlikte bir “kent alt merkezi”ne dönüştüğünü, bu nedenle kapsamlı ve bütüncül bir ulaşım ile mekânsal planlama yapılmasının zorunlu olduğunun altını çizdi.

65 bin kişilik günlük yaya hareketi

Şen, belediyeden edindikleri verilere göre bölgede günlük 65 bin kişilik bir yaya trafiği olduğuna dikkat çekti:
“Bu rakam, şehrin en yoğun yaya sirkülasyonlarından birini oluşturuyor. Hem yaya hem araç trafiği açısından çok hassas bir nokta burası. Dolayısıyla yalnızca kavşağın kaldırılması değil, tüm bölgenin bütüncül bir planlama yaklaşımıyla yeniden ele alınması gerekiyor.”

Durakların konumu trafik riski taşıyor

Dolmuş ve otobüs duraklarının caminin hemen yanındaki akıllı kavşak bağlantısından girişle konumlandırılmasının trafik açısından riskli olduğuna vurgu yapan Şen, bu düzenlemelerin bilimsel bir çalışma ile desteklenip desteklenmediğinin kamuoyuyla paylaşılması gerektiğini belirtti:
“Normalde akıllı kavşaklardan duraklara veya parklanma alanlarına giriş yapılması doğru bir trafik çözümü değildir. Bu, ileride ciddi sıkışıklıklar doğurabilir.”

Raylı sistem entegrasyonu ve yeni yaşam alanı

Şen, raylı sistem projesinin Pazar Kapı’ya yakın bir noktadan geçecek olmasının da dikkate alınarak yeni bir istasyon planlanması gerektiğini söyledi:
“Burada yeni bir yaşam alanı oluşturuldu. Yaya trafiği, toplu taşıma ve gelecekteki raylı sistem entegrasyonu birlikte düşünülmeli. Aksi halde bugün çözülen sorunlar yarın daha büyük problemlere dönüşebilir.”

“Biz önceden söylüyoruz, sonradan ‘demiştik’ demek istemiyoruz”

Şehir Plancıları Odası olarak bu konuları sürekli gündeme getirdiklerini ifade eden Şen, “Biz bu uyarıları önceden yapıyoruz. Sonradan ‘bakın söylemiştik’ demek istemiyoruz. Şehrin geleceği için bilimsel, katılımcı ve bütüncül bir planlamaya ihtiyaç var.” dedi.