Hem Rıza Hoca hem Trabzonspor bitmiş

Uzun bir aradan sonra Rıza Hoca’yı Bursa maçı öncesi düzenlediği basın toplantısında izledim.

Gazetecilerin çok ilgisi yoktu.

Demek giderek, ilgi azaldı.

Hoca, dünkü basın toplantısında bence kendinin ve Trabzonspor’un iflasını mesleki ifadelerle dile getirdi.

-Yabancı futbolcuların teki hariç başkan Ağaoğlu’nun sözüne rağmen para alamadıkları gerekçesi ile FİFA’ya baş vurdu.

-FİFA’ya baş vurmanın mantığı ne? Bu yönetime güvenmiyorum. Bu yönetim hakkımı vermiyor?

-Böyle diyen bir futbolcu ile sahada maç kazanabilir misin?

-Bir futbolcuya parasını veremiyorsan, ondan performans beklenir mi?

-Bu durumda teknik adam ne yapacak?

Trabzonspor’un işler acısı hali bu.

Peki, buna rağmen Rıza Hoca bir mucize yaratabilir mi?

Evet, yaratabilir.

Bu saatten sonra O’na kimse ligdeki durumu ile ilgili olarak Trabzonspor’dan laf diyemez.

O zaman, iki maça genç isimlerle çık.

Bazen en çaresiz olduğun an bulduğun çare seni kurtarır.

Tersi de olur.

Risk al hoca.

Sen de Beşiktaş’ta risk alan hoca sayesinde Rıza oldun.

Ha bu riski alır mı Rıza hoca?

Almaz.

Niye?

Çünkü sezon sonunda istatiki rakamlarla Trabzonspor’da başarılı olacağını ilan edecek.

Hala para öncelikli futbolcular ile maç kazanacağını sanıyor.

Rıza Hoca, profesyoneldir ve son görevinde takımı nereden nereye getirdiğine bakılacak.

Son iki maçta gençlere şans tanıdığına değil.

O nedenle FİFA’lık olanlarla başarı arayacak.

Oysa, Rıza hoca gençlerle iki maça çıksın ve kendi kaderini de Trabzonspor’un kaderini de değiştirsin.

Bırak, sana, kulübe ve mesleğine güvenmeyen adamları..

Son iki maça kendinle, gençlerle çık hoca.

Al bu kararı.

Riske gir, riske.

Yılmaz Büyükaydın ile Hami Mandıralı bunu yaptı

ABD’yi yeniden keşfetmeye gerek yok.

Muharrem Usta’nın ilk yılında Futbol Şubesi sorumlusu olan Yılmaz Büyükaydın, Hami Mandıralı ile kaşarlanmış kadronun ,masada;  profesyonel- sahada; alamadığı parasını sorun yaratan futbolcularla yollarını ayırmış, gençlerle maçlara çıkmış ağır yenilgiler almıştı.

Ama ne yazık ki, taraftar buna sabredemedi.

Şimdi taraftar aynı taraftar değil.

Beyin ve yürek olarak öze dönmeye hazır.

Ama, Rıza Hoca’da bu cesaret yok..

O büfe çok iyi oldu…!

Trabzon’un göbeğinde meydan parkında Büyükşehir belediyesinin kondurduğu  büfe ile ilgili eleştiriler var.

Şimdi, eğri oturup doğru konuşalım.

Büfenin bulunduğu çevre ve alandan oturan vatandaşlar çok sefer yolumuzu keser şöyle derlerdi..

“Ali Savaş biz burada oturuyoruz ama ne çay ne de başka bir şey içebiliyoruz. Susuyoruz su bile bulamıyoruz. İlla, parkın çay bahçeleri bölümüne mi gitmemiz gerek…”

Bize gelen bu talepler tabi, Büyükşehir Belediyesine de gitti.

Belediye çevreye uyumlu göze hoş gelen bir portatif büfe yaptı. Kime ne zararı var. Büfe etrafında oturanlar da çayını, suyunu içiyor. Büfe, kondu gibi değil ki. Estetik bir özelliği var.

Sonuçta bu iyi bir hizmet.

Eleştiri olur..

Ama vatandaş memnuniyeti önemli.

Vatandaş da bana göre memnun.

İFŞA EDİYORUM

Artık bu köşede Trabzon trafiğinde absürt şekilde kurallara uymayan, yayanın hakkını gasp ederek park eden araçları ifşa edeceğimi söylemiştim.

İşte ifşa ediyorum.

Yer Otel Usta’nın arkası. İskender Paşa camiinin önü.

Yazık, günah ve ayıp

ZAYTUNG

Adaylık için gerekli imza sayısına ulaşan Perinçek'in yeni hedefi imza verenlerin oyu almak...