CHP Trabzon Ortahisar İlçe Başkanı Fatih Suat Oyman, yönetim kurulu üyeleri ile birlikte 61saat.com'u ziyaret ederek İmtiyaz Sahibi Erhan Esaspehlivan’ın sorularını yanıtladı. 

TRABZON BASINININ PARTİLERE YAKLAŞIMI DENGELİ


Trabzon basınının güzel çalışmalara imza attığını ve her partiye dengeli yaklaştığına dikkat çeken Oyman, “Trabzon basınında o kadar güzel ilişkiler kurduk ki, dolayısıyla Trabzon basınının olaylara partilere yaklaşımı çok dengeli. Ulusal bazda internet siteleri önemli bir yerde. Bu şehir için çok kıymetli. Burada yaptığınız her iş şehri önemli derecede yansıtıyor ve tanıtıyor. Trabzon’a gelmeyen bir insan, sizlerin aracılığınızla gelişmeleri öğrenir. Trabzon’daki basının konumunu karşılıklı olarak severek, ilgiyle, Trabzon’u en iyi şekilde, güzel yerler getirecek şekilde çalışıldığını görüyorum’ diye konuştu. 

ORTAHİSAR NASIL YÖNETİLİYOR?

“Ortahisar nasıl yönetiliyor? 10 üzerinde puan vermek isteseniz kaç puan verirsiniz?” sorusuna da yanıt veren Oyman, “Ortahisar önemli bir kent ki, 330 bin nüfusa sahip devasa bir ilçeden bahsediyoruz. 23 ilden büyük bir nüfusa sahip. Karadeniz Bölgesinin yanlış hatırlamıyorsam 2. büyük ilçesi. Buradaki nüfusun etkisi yapılacaklar açısından sınır tanımaz. Puanlamaya girmeyeyim, puan çıkmayabilir. Neden? O kadar önemli bir kent ki, tarihi, sanatı, sporuyla yani merkez dediğimiz “Ortahisar’ın ismi değişsin mi?” diye konuşuyoruz. Ortahisar’ın ne olduğunu dışarı anlatamadan, ismin nereden geldiğini anlatamadan, isim değişikliğini konuşuyoruz. “Zamanında bölünse miydi, bölünmese miydi, farklı isimler?” bunları konuşuyoruz.  Büyükşehir olduktan sonra 7 yıl geçmiş. Dolayasıyla bizim daha farklı şeyler konuşmamız lazım. Bugün baktığınızda İstanbul’un bir ilçesisi ile aynı nüfusa sahipsiniz. Ama baktığınızda İstanbul’un ilçesindeki etkinlik ile Trabzon’daki etkinlik arasında dağlar kadar fark var. Turizmi ayrı, şehir merkezindeki ayrı sıkıntı sanat kültürden bahsediliyoruz. Belediyenin temel hizmeti nedir? Su verir, çöp hizmeti sağlar. Ama o kadar farklı belediyecilik hizmeti verebilirsiniz ki insanların bu şehirde yaşamasından memnuniyet kat sayısını arttırırsınız. 
Böyle bir şehir göremiyoruz. Trabzon 90’lı yallarda 900 bin nüfusu vardı. Bugün 800 binlere yeni vardık. 
Ben 2010 yılında Üniversiteden mezun oldum. O zaman arkadaşlarla konuşuyorduk, şimdi de gençlerle konuşuyoruz” dedi. 

KAĞIDINA BAKMAM


Üniversitede şenlikler olurdu, onlar yok, şehir içinde faaliyet yok. Şehrin her tarafı şantiye olmuş, şantiye alanların nasıl planlanacağı, sonlanacağı ile ilgili net bilgi yok. Turizm sezonu gelmiş, yaz ayındayız Kızlar Manastırı 2021 yılında açılmıştır yazıyor hala açılmadı. O kadar plansızlık, karmaşa içindeyiz ki bu şehre dışardan bir kişi gelsin diyemiyoruz. 
Esnaf o kadar toz duman arasında kaldı ki, turist gelse soğuyacak. Mevcut terminal binası.. Otobüs terminalinin her tarafı yıkık dökük. Dışarıdan gelen bir defa buradan bakmaya başlıyor. Şehrin aynası. Şehir merkezine geliyorsunuz bir karmaşa var. Her tarafı yapmışız beton taş. Trabzon denilince doğası, ağacı… Ama şehir merkezinde yok. 
Deniz kenti ama, denize ulaşılacak yer yok. Yalıncak’ta plaj yaptık, belli bir mesafeye kadar beton döküldü. Bir şeyin doğal kalması kadar güzel bir şey yok. Ganita, önceden projeyi incelemiştik, burası hep taş beton doldu. Oranın sakinleri ve eski bilenler diyelim “Burayı doğal yapalım” dedi. Biz destek verdik, STK’lar, odalar, basın destek verdi. Proje değişti, fayda sağlandı. Bu anlamda teşekkür ederiz. Trabzon’un yararına bir şey olursa teşekkürü esirgemeyiz. Ama zarar eden ne varsa hesabını da sorarız, lafı da esirgemeyiz. Dolayasıyla yönetim anlamında bir not verebilir misiniz, ben vermem. Kağıdına bakmam…” dedi. 

ŞEHİRLE İLGİLİ DERT EDİNEBİLİR

Oyman, sözlerine şu şekilde devam etti: “Şehirle ilgili insanlar bir şeyleri dert edinebilir. Ama şehrin gelişmesine, halka en verimli şekilde yapabilecek şekilde dertleri olsaydı şehir bu hale gelmezdi. Burada eksiklik var. Birinci eksiklik. Liyakatlı, işi bilen yöneticilerin olmaması. İki, Trabzon’da hiç mi yönetici yok? Ya da Trabzon’u bilen hiç mi kendini geliştirmemiş insanlar yok ki, şehir dışından buraya yöneticiler transfer ediyoruz. Bunlar hep birer eksiklik.” 

ORTAHİSAR VE BÜYÜKŞEHİR ARASINDA KARMAŞA VAR

Oyman, şöyle devam etti: “Bir diğer sıkıntı, “Büyükşehir ile Ortahisar Belediyesi arasında bir yetki karmaşası var” Yok Ortahisar’ın, yok orası büyükşehirin.. Altyapıda mesela karşımıza çıktı. “Efendim burası Ortahisar’ın ama üstünü biz yapalım” Turizm için tek bir yönetim organizasyonu yapmaya karar verdiler. Hala işleyiş noktasında ortada net bir şey göremiyoruz. Prosedüre mi takılıyorlar, yoksa aralarında mı anlaşamıyorlar. Ortada büyük bir sıkıntının olduğu belli. 
Bizim rahatsız olduğumuz konu, bir Trabzon’u bilmeyen, dışardan gelen ve işini denetlemeyen, planlamayan, bu iş üzerinde uzman olmayan kişilerin burada şehrin içinde proje yaptığını, uygulamaya çalıştığını görüyoruz. Ne yazık ki,  bunun zararını hep birlikte görüyoruz.”

“50 YILLIK PROJE YAPIYORUZ” DİYORSUNUZ, 50 GÜN DAYANMIYOR

“50 yıllık proje yapıyoruz” diyorlar, 50 gün dayanmadı. Taşlar Uzun Sokak’ta kırıldı, Beşirli’de sular patladı. Bunun sebebi ne? Ya denetim yok, ya işi bilen kişi yok. Bunlardan birini kabul etmek lazım. Başka açıklaması yok. 
Uzun Sokak’a bakın, bir sürü kırılmış taş var! Orada büyük hata var. Demek, denetim yok. “Yapıp geçtim” demekle olmuyor. Yapıp geçmek, ikinci iş demek. İkinci iş bu şehri zarara uğratmak demek. 

TERMİNAL PROJESİNE 1 YILDA YÜZDE 65 ZAM

“Terminal Projesi. 56 milyon TL’ye ihale edilmiş. Orada şirket durumundan iptal edilmiş. Yeni ihale yapıyorsunuz 88 milyon TL. Arada yüzde 65’lik fark var. Hadi diyelim, malzeme fiyatları arttı oldu 88 Milyon. Bir yıl içinde yüzde 65’lik zammı fındığa versinler. Geçen sene 22,5’tu… Yüzde 65 zam verin 36 lira gibi para ediyor. Emekli maaşına verin yüzde 65 zam.. İhalede 1 yıl içinde yüzde 65 zam oluyor da, vatandaşın menfaatine olan bir şeyde yüzde 65 zam neden olmuyor.“

FINDIK FİYATI NEDEN AÇIKLANMADI?


“Fındık neden açıklanmadı bilmiyorum. Bu hata bir kere yapıldı. Büyük sıkıntı çekildi. Daha sonra oturtuldu. Geçen sene verilen fiyatta memnuniyetler oldu. Yine aynı hata yapılıyor. Bahçeye girilmeden bunun açıklanması gerekiyor. Fındık dediğimiz ürün o kadar önemli ki, dünyanın yüzde 70’ini üretiyoruz diyoruz neden bu kadar önemsenmiyor. Fındıkta bekleyen 3 tehlike var. Fiyatını açıklamıyorsunuz, üreticiyi mağdur ediyorsunuz. Fındığa bir tane böcek musallat oldu. Maçka’da ağaçlar kesildi. Ortahisar’a sıçradığı söyleniyor. Daha bu böcekle nasıl mücadele edileceği yönünde net bir şey yok. İklim Değişikliği… Hafife alınacak bir şey değil. İklim değişikliği fındığa zarar verecek. Fındık dikerseniz 4 yıl beklersiniz ondan sonra meyve vermeye başlıyor. Karadeniz Bölgesinde sıcaklıkların artacağı aşikar. Bununla ilgili her hangi bir çalışma var mı? Ne düşünülüyor?” 

ANKETLER İNANDIRICI GELİYOR MU?

“İktidar partisi tarafından açıklanan anketlerin inandırıcı gelip gelmediği sorusuna ise Oyman, “Pandemi salgın döneminde yapılan anketlerin güvenilirliği olmadığını düşünüyoruz, görüyoruz. Telefon ile yapılan anketlerin kişilerin cevaplarına etkisi olduğunu düşünüyoruz. Biz geçtiğimiz Ocak ayında seçildik. Şubat ayından beri kendimize de dikkat ederek sokaktayız. Sürekli irtibat kurup görüş almaya çalışıyoruz. 2019 seçimlerinde de çalıştığımız için karşılaştırma yapabiliyoruz. Dolayasıyla “Oyumuz arttı” demek tamamen algı yaratmaktır.” 

“ONLAR İÇİN ÜZÜLEREK SÖYLÜYORUM”


“Biz esnaf üzerinde çalışma da yaptık. Burada da hiç öyle sonuç çıkmadı. Esnaf, şunu söyleyebiliyor. “Türkiye’de adaletli dağıtım yok. Adaletli şekilde yardımlaşma yok” Önemli bir salgın süreci geçirdik. Ne yazık ki vakalar yine artıyor. Türkiye 3. bir kısıtlama olayına girilmesini esnaf karşılayamaz. Neden karşılayamaz. 10 ay kapalı duran esnaf yardım görememiş. Dolayasıyla Belediye konusunda da hizmet noktasında alabildiği noktalar var fakat Trabzon’u geliştiren, vatandaşlara ve şehre katkı sağlayacak ortada net durum yok. Onlar için üzülecek söylüyorum, çok iç açıcı durumla karşılaşacaklarını düşünmüyorum.” 

“BU BİR SEÇİMDİR”

Oyman, vatandaş, tekrar AK Parti’ye döner mi sorusuna da yanıt vererek, “Bu bir seçimdir. İllaki gönül verdiği, yani daha bir şeyler yapabileceğine inandığı nokta var ki oyunu veriyor. Bu da çok doğal demokratik hakkı. Ama geldiğimiz noktada öyle bir şey görüyoruz ki, şehre bakalım, esnafa bakalım herkes mutsuz. Salgın döneminde özellikle sosyal belediyecilik anlamında konuşursak: Sosyal belediyeciliğin ne olduğunu bu  dönem CHP’den gördü vatandaş. İstanbul, Ankara’da çok önemli örnekler. Dolayasıyla bir belediyenin neler yapabileceğini bu örneklerle gördük” dedi. 

“TRABZON’DA BUNU GÖREMEDİK”


“Trabzon’da mesela bunu göremedik. O sosyal bediyeciliği burada göremedik. Dolmuşuna, taksisine, esnafına nakdi yardımlar yapabilen bir belediyecilik anlayışı varken bu tarafta bunu göremiyoruz. Bu tür şikayetleri, sadece biz değil ziyaretlerimiz sırasında rahat şekilde yapabiliyorlar. 2019’da çalıştık. Orada vatandaş duygularını şikayetlerini rahat dile getiremiyordu. Artık getirebiliyor. Bugün güçlü olan, hükümeti yönetenleri belirleyecek olan halktır. Demekki güç halktadır. Dolayasıyla vatandaşın bunu bilmesi lazım. Ben oy verdiğim kişiyi göre ve sorumluluğu yüklerim. Yeri geldiğinde o sorumluluğu başkasına veririm.”

TRABZON’DA SIRALAMA NASIL OLUR?


“Trabzon’da milletvekilliği sıralaması nasıl olur? Hedef belirliyor musunuz? Ortahisar için niyetiniz var mı?” sorusunu da yanıtlayan Oyman, “Ben şunu söyleyeyim: Arkadaşlarımızla beraber Ortahisar ilçe yönetimi olarak o kadar olumlu yaklaşıyoruz ki sürece biz sadece Ortahisar olarak kısıtlı kalmak istemiyoruz. Biz bu çalışmamız, inancımızla beraber Büyükşehrin güzel şekilde alınacağına inanıyoruz. Çıktığınız yolda inanmanız gerekmektedir. Hedefe inanmak zorundasınız. O yol içinde ona göre mücadele etmek zorundasınız. Biz hiç kimseyi ayırmadan, iletişim kurarak, onların fikirlerini öğrenerek, bir çok kişi ile temas kurarak çözüm odaklı siyaset yürütmeye çalışıyoruz. Bir kısıtlı sınırlı alanda kalamayız. Bizim lügatımızda öyle kalamayız. Güzel hedeflerimiz var. Trabzon’da yönetimsel anlamda ne varsa hepsine talibiz. Millet ittifakı ile birlikte milletvekilliği anlamında güzel bir dengenin kurulacağına inanıyoruz” diye yanıt verdi.