Gündemde Trabzonspor seçimleri var.

Sokakta herkesin dilinde kim başkan olacak sorusu.

Seçimler ertelenir mi sorusu Perşembe günü saat 24.00 itibariyle ile mazide kaldı. Yani artık kongrenin ertelenmesi gibi bir soru veya olay söz konusu değil.

Kim başkan olur sorusuna gelirsek.

Trabzonspor’un başına gelecek olan kişinin ilk 3 ayda 80 milyonluk bir parayı ödemesi gerekiyor. Adaylar arasında bu parayı bulabilecek, bu parayı bulmak için referans olabilecek, bu parayı bulup kullanabilecek kimi görüyorsanız o başkan olmalıdır.

Aksi taktirde 6 ay sonra sil baştan olur. 
Her şey paramı, hayır tabi ki. Konu buraya gelince listelerdeki isimlere bakılacak. Gerçek Trabzonluların, gerçek Trabzonsporluların, takım için gerçekten her şeyini ortaya koyabileceklerin isimlerine bakılacaktır.

-Evet bu takıma parayı iyi yöneten bir kişi lazım.

-Bu takıma iyi bir yönetici, olgun bir idareci, ağırlığı olan bir beyfendi lazım.

-Bu takıma kupasını geri alacak dirayeti sağlayacak dik duruşlu kişiler lazım.

-Bu takımı İstanbul'dan yönetmeyecek, öyle keyfine göre bir maça gelip bir maça gelmeyecek adamlar değil, iyi günde kötü günde takımının her zaman yanında olacak adamlar lazım.


-Bu takıma ulusal medyaya fazla konuşma sus dediğinde susturabilecek adamlar lazım.


-Bu takıma akademisyenler lazım, Bu takıma, teknik adamlar, siyasileri idare edebilecek konjektürel durumları iyi yönetebilecek siyasiler üstü adamlar lazım.

Trabzonspor tesislerinde çalışanlarla sohbetimizde onlarında gönlünde ekonomik yönden iyi durumda olan bir başkan geçiyor.

-Trabzonspor'un akil adamları da Trabzonspor’u ele güne rezil etmeyecek, rakiplerine önünde küçük düşürmeyecek bir başkan arayışında.  Fakat Trabzon dengeleri diye bir şey tutturmuş gidiyorlar dengesizce. Olmuyor işte anlamıyor musunuz? Takım batarken art arda dükkanlar alan zengin olan, yatlar katlar alan adamlarla bu kulüp gitmiyor farkına varın artık. Hislerinizle duygularınızla değil akıllıca hareket edin.  

Sokaktaki vatandaş ille de kupa diyor. Kupayı alacak adaya oy veririz diyor. Yanlış kupa istemekle alınmıyor. Bunu herkes biliyor, böyle gaza gelip de takımın geleceğini karartmayın.

Derin Trabzon da mevcut adaylardan pek memnun değil. Seçimi erteletmekti niyetleri fakat bunu başaramadılar. Şimdi koca adama yani Sadri Şener’e tükürdüğünü yalatmak için kamuoyunu pof  pofluyorlar.

Yeniden aday ol, Yeniden aday ol diye. Adam 3 kez söyledi. Artık aday olmayacağım ve Bodrum’da yaşamıma devam edeceğim.

Neden adamı zor duruma düşürecek bu girişim.

Layıkıyla uğurlanması gerekmiyor mu; Sadri Şener, Kulübümüze 3 kupa kazandırdın teşekkür ederiz ama son dönemde gereğini yapamadın, kulübü işi idare edemedin, çok borçlandık, yabancı çöplüğüne döndük elimizdeki hiçbir topçu para etmiyor kaleciler  haricinde, kupamızı alamadık,  her şeye rağmen teşekkürler:  Demek çok mu zor.

Trabzonspor delegeleri oy kullanırken eğer gerçekten bu takımın geleceğini düşünüyorsalar, bu kulübün acil para ihtiyacını çözecek, iyi  transferler yapacak, yaygın medyada Trabzonspor’u ezdirmeyecek, taraftarın gönlüne yüreğine inebilecek tüm mesaisini bu takım için harcayabilecek bir isme oy verirler.

Benden isim beklemeyin. Elinizi vicdanınıza koyun ve adayların projelerine söylemlerine bakın. Size ulaşabilen her adaya projelerini sorun. Projeden bahsetmeyen, boş konuşan adaya “Sen bu takıma layık değilsin bırak bu işi” deyin. Sırf şirin görünmek için seninleyiz deyip bu takımın geleceğini ve o insanların umutlarını zedelemeyin.

Bir hafta gibi az bir süre kaldı.

Bu takımı yürekten sevenlerin yüreğine sesleniyorum.

Çok canımızı yaktılar, ezildik büzüldük, biz bağırdıkça birileri bağrımıza bastı.

Her şeyi biliyor ve görüyorsunuz. Evet o sokakta konuşulanların birçoğu doğru.

Her aday ile ilgili ortaya atılan iddiaların yüzde 70’inin taraftar nezdinde haklılık payı var. Fakat bu neye yarar. Gelecekte neyi değiştirir. 

Trabzonspor’da unutulanların, unutulanların  haricinde değişen bir şey yok görmüyor musunuz.

Sistem kurulmuş gidiyor ve bu sistem ile artık başarı gelmediği ortada.

Bu nedenle siz yapılanları ve yapılacakları unutmayın. Unutturmayın.

Bu takım için deplasman yollarında can vermiş, kalp krizi geçirip bu dünyaya bordo mavi renkler aşkına veda etmiş canlarımızı, sırtında engelli çocuğuyla stadyuma gelen annemizi düşünün.

Bu takım kimsenin malı değil; olamazda. Tribünde bağıran, televizyonu başında heyecanlanan, gurbette rakip takıma yenilince boynu bükülen, ezilen rencide olan, meydanda meşale ile galibiyeti kutlayan taraftarındır Trabzonspor.

Ve taraftarın hazmetmediği hiçbir adayın bu takıma başkan olması mümkün değildir.

O nedenle hazmedebileceğimiz bir başkanı bu kulübün başına getirmek hepimizin boynunun borcudur.

Eğer aksi olursa, hak etmeyen bir kişi bu takımın başına gelip Trabzonspor'umuzu hak etmediği yerlere getirirse bunun sorumluluğu bugün gereğini yapmayan hak etmeyene otur aşağı diyemeyen taraftarda ve Trabzonspor’un başkanını belirleyen oy verenlerdedir.
Onlardan da bir gün gelir gelecek nesil tarafından hesap sorulur.