Memorial Dicle Hastanesi Kardiyoloji Bölümü’nden Doç. Dr. Fehmi Kaçmaz, kalp çarpıntısı ve tedavi seçenekleri hakkında bilgi verdi.

Kalbin sağlıklı bir insanda 60-100 arasında attığını ve bu durumun, kişinin efor durumuna göre değiştiğini belirten Doç. Dr. Kaçmaz, kalpte ani hızlanmalar ve yavaşlamalara dikkat edilmesi gerektiğini söyledi. Doç. Dr. Kaçmaz, “Kişi koşarken, heyecanlanırken, duygusal travma yaşarken veya stres altındayken kalp atışları normal olarak hızlanır. Ancak hiçbir sebep yokken aniden kalp atışının hızlandığı hissediliyorsa, mutlaka uzman görüşü alınmalıdır. Çarpıntı şikayeti olan kişilere aritmi tanısı koymak mümkündür. Bu yüzden aritmi şikayeti olan hastaların ayrıntılı bir kalp muayenesinden geçmeleri önerilir. İlk aşamada EKG çekilerek ritim bozukluğuna ilişkin bir işaret olup olmadığı incelenir. Ardından tiroit hastalıklarında da ritim bozukluğu görülebileceğinden hastaya kan tahlilleri uygulanır. EKO ile de kalbin ve kapaklarının yapısında bir hastalık olup olmadığı kontrol edilir. Sürekli çarpıntısı olmayan ancak ara ara şikayetleri olan hastalar, 24 saatlik EKG kaydını alan holter cihazı ile takip edilebilir. Bununla günün herhangi bir saatinde olan ritim bozukluğu kaydedilerek ritim bozukluğu tanısı konulabilir” dedi.

ÖNCELİKLE YAŞAM TARZI DEĞİŞİKLİĞİ

Kalp çarpıntısını kontrol altına almak için yaşam tarzı değişikliklerinin önemli olduğunu vurgulayan Doç. Dr. Kaçmaz, şöyle devam etti:

“Stresi yönetmek, çay ve kahve tüketimini sınırlamak ve düzenli uyku bu önemler arasında sayılabilir. Çarpıntıya bayılma gibi şikayetlerin eşlik etmesi durumunda, yaşamı tehdit edici ritim bozukluklarının varlığı gündeme gelebilir. Bu durumda ilaç tedavilerinin yanı sıra EPS ve ablasyon tedavileri uygulanır. Yaşamı tehdit eden ritim bozukluklarının tedavisinde gündeme gelen EPS işlemi, kasık bölgesindeki damardan girilerek kalbin içine yerleştirilen kablolar aracılığı ile kalbin elektriksel aktivitesi hakkında bilgi edinmek için yapılan girişimsel bir yöntemdir. Ablasyon ise EPS’nin ileri aşaması olarak farklı bir yöntemle radyofrekans dalgalarını kullanarak oluşan ısıyla kalp ritim bozukluğunun kaynaklandığı dokuları ortadan kaldırır. Diğer bir yöntem olan kriyoablasyon da kalpte ritim bozukluğuna neden olan odakları dondurarak, sorunun ortadan kaldırılması için uygulanan bir işlemdir.”

(Hasan Gündüz/İHA)