“Akne”, halk arasındaki deyimiyle sivilcenin, ergenlik döneminde iyileştikten sonra yerlerinde bıraktıkları izlerin, önemli kozmetik ve psikolojik problemlere yol açabileceği bildirildi.
Başkent Üniversitesi Adana Uygulama ve Araştırma Merkezi Dermatoloji Anabilim Dalı Uzmanı Prof. Dr. Mete Baba, akne izlerinin etkisinin, gençlerin başta okul başarıları olmak üzere sosyal yaşamlarını da zorlaştırdığını söyledi.
Aktif akne lezyonlarının bir an önce tedavi edilmesinin, aknenin oluşturacağı izleri en aza indireceğine değinen Prof. Dr. Mete Baba, “Günümüzde akne izlerinin tedavisinde temel strateji gerektir. İzlerinin tedavisine başlanabilmesi için, izlerden önce yüz ve sırttaki sivilceler tedavi edilmelidir” dedi.

HER İZ İÇİN FARKLI UYGULAMA
Akne izlerinin iki gruba ayrıldığına ve farklı tedavi yöntemleri olduğunu ifade eden Prof. Dr. Mete Baba, “Akne izleri, deriden kabarık olanlar ve deride çukurluk oluşturanlar şeklinde iki gruba ayrılır. Bundan dolayı her izin tedavisi farklı yöntemlerin kullanılmasını gerektirir. Hastalar tedavinin başında iz tedavisinin zaman alıcı olduğu konusunda bilgilendirilmelidir” diye konuştu.

TEDAVİ YÖNTEMLERİ
Akne izlerinin tedavisinde kullanılan başlıca yöntemleri anlatan Prof. Dr. Mete Baba, bu yöntemler hakkında “Dışarıdan sürülen kremler, kabarıklıkların içine kortizon enjeksiyonu, peeling (deriyi soyma), subsizyon (deride çöküklüğe yol aşan deri altı bağların iğneyle koparılması), punch eksizyon (çukur bölgelerin cerrahi işlemle alınması), PRP (hastanın beyaz kanının deriye uygulanması), iğneleme (deriye farklı uzunluklarda iğnelerin batırılarak kollajen sentezinin uyarılması ve bununla çukurların dolması), dolgu enjeksiyonu ve lazerlerdir” diye bilgi verdi.

UZMAN OLMAYAN KİŞİLERE DİKKAT
Günümüzde en sık gözlenen yanlışlığın, “hastaların uzman olmayan kişilerce sadece bir tedavi yöntemi kullanılarak tüm akne izlerinin geçirileceği şeklinde yönlendirilmesi” olduğunu belirten ve bunun sakıncalarına değinen Prof. Dr. Mete Baba, “Bu nedenle akne izleri olan hastaların tedavi yöntemlerinin tümünün nerede ve nasıl uygulanacağını bilen kişilerce tedavi edilmesi, tedavinin başarısını arttıracağı gibi olası olumsuzlukları da en aza indirecektir” dedi.
(İHA)