Bu konuda yazı yazmayı çok düşündüm. Çünkü birçok eğitimci varken konuyu benim gündeme taşımam doğru mu diye. Ancak bir baba olarak, bir sağlıkçı olarak ve en önemlisi duyarlı bir vatandaş ve veli olarak bu konuyu hereksin konuşması gerektiğini düşündüğümden yazmayı uygun gördüm. İlimiz adına oldukça hassas, düşündürücü ve bir an önce bir şeylerin yapılması gereken bir konu. Bir süre önce SBS, yakın bir geçmişte de YGS sonuçları açıklandı. Peki, ilimizin bu sınavlardaki genel başarısı bizi tatmin etti mi? Trabzon sıralamanın neresinde yer aldı?

Şöyle sonuçlar itibariyle puan türleri açısından illerin SBS de başarı sıralamasına baktığımızda hiç birinde ilk onda Trabzon yok. İkinci on sıralamasında da yok.

2012 SBS’ de MF puanına göre en başarılı iller sıralamasında Kilis birinci olurken, Bartın ikinci ve Karabük ise üçüncü oldu. Kırşehir dördüncü, Gümüşhane beşinci, Kırıkkale altıncı, İzmir yedinci, Ankara sekizinci, Aydın dokuzuncu ve Uşak onuncu sırada yer aldı.

TM puanına göre en başarılı iller arasında ilk on sırada sırasıyla Kilis, Bartın, Sinop, Çankırı, Niğde, Kastamonu, Burdur, Karabük, Eskişehir ve Kırşehir geliyor.

TS puanına göre ise en başarılı iller arasında ilk onda sırasıyla Bartın, Eskişehir, Sinop, Bursa, Edirne, İzmir, Aydın, İstanbul, Siirt ve Tekirdağ bulunuyor.

SBS de sonuç böyle iken YGS de durum nasıl diye bakacak olursak orada da durum hiç iç açıcı değil. Son üç yılın sonuçlarına aşağıdaki tablodan bakacak olursak ilimizin adını görmemiz mümkün değil.



Sıralamadaki illeri küçümsemiyoruz, ancak Burdur, Yalova, Aydın, Kırşehir, Uşak, Karaman, Nevşehir, Kırklareli, Kilis, Isparta, Karabük, Çankırı, Tekirdağ, Siirt, Gümüşhane gibi iller birçok ölçekte Trabzon’dan çok geride iken sınavlarda son üç yılda ilk on içinde olmaları acaba ilimiz adına eğitimi idare edenlere bir şeyler ifade etmiyor mu. Trabzon’un bu illerden neyi eksik acaba. Yoksa münferit ve kişisel başarılar yeterli mi diyoruz, genele oranla. Kendimizi avutmak istiyorsak tamam, ama gerçekte durum iyi değil.

Gelelim sağlıkçı olarak bizi ilgilendiren diğer kısmına. Her sınav öncesinde hiç de uygun ve etik olmayan ve başarıda da asla yeri olmadığı sonuçlar itibariyle de kesinleşmiş olan “Rapor Olayı”na. Bu dönemler rapor vermeyen bir hekim olarak sıkıntılarımızın dorukta olduğu zamanlardır. Dilimin döndüğü ölçüde hem velilerimize hem de öğrencilerimize bunun doğru olmadığını ve başarı ile alakasının olmadığına anlatmaya çalışıp, yönlendirmelerin yanlışını düzeltme yoluna gittim. Şimdi sayın yetkililer yönlendirme olmadığını söyleyecek ama benim günlük çalışmamda birebir görüşmelerimde sonuç maalesef öyle değil. Birbirimizi kandırarak, realiteyi saklayarak bir yere varılmayacağını anlamış olmamız gerekir çoktan. Her gün onlarca öğrenci ve veli ile alınamayan rapor konusunda yaşanan gerilim ise işin cabası olarak yanımıza kar kaldı.

Sonuçlar açıklandı ve öğrencilerin çoğunun aldıkları rapor veya devamsızlıklarını kullanıp okulları boşaltarak hazırlandıkları sınavlar sonucunda Trabzon’umuzun genel durumu maalesef ortada. Şimdi başta Sayın Valimiz ve Milli Eğitim Müdürümüz olmak üzere, eğitim camiasının çok kıymetli öğretmenleri, saygıdeğer veliler ve bundan sonra sınava girecek sevgili öğrencilerimize çok iş düşmektedir. Önceki dönemlerde yapılan hatalardan ders alınarak, nerelerde hatalar yapıldığı ortaya koyulup, ilimiz adına gelecek için daha iyi bir eğitim ve öğretim hedeflenerek sistematik bir şekilde hazırlıklar yapılarak ve hayata geçirilerek sınavlarda Trabzon olarak ÖSYM’nin açıkladığı ilk on içinde olmayı hedeflemeliyiz.

Ülkemiz geneli itibarıyla İlimizin eğitimdeki başarı sıralaması asla kabul edilemeyecek bir gerçektir. Lütfen! Tüm yetkilileri münferit başarıların arkasına saklanmak yerine, top yekun başarının yakalanması için herkesi taşın altına elini koymaya davet ediyorum. Bir zamanlar ilimizden yetişen ve ülkemizin tarihine çeşitli alanlarda şekil veren başarılı ve yararlı insanların yetiştiği bu coğrafyadan yeni başarılara yelken açma zamanı geldi ve geçti diye düşünüyorum. Bu potansiyel çocuklarımızda ve gençlerimizde var kanaatindeyim. Yeter ki doğru adımlar atalım, doğru yönlendirmeler yapalım. Yarınların daha güzel ve parlak olması dileğiyle…