Oruç tutmak isteyenlerin arasında kalp ve damar hastalıkları olanların bulunacağına dikkat çeken Dr. Ziyrek, şöyle konuştu: "Oruç tutmak isteyenlerin arasında kalp ve damar hastalıkları olan kişiler de vardır. Özellikle Ramazanın yaz mevsimine denk gelmesi nedeniyle hem oruç tutulan süre daha uzun hem de havalar önemli derecede nemli ve sıcaktır. Ne kadar çok istese de bazı hastaların oruç tutması ciddi sağlık sorunlarına neden olabilir. Bazı basit önlemler alınarak pek çok hastanın Ramazan ayını huzurlu ve sağlıklı bir şekilde geçirebileceğini düşünüyorum."

Dr. Ziyrek, oruç tutmanın sağlıklı kişilerde faydalarını gösteren çalışmalar mevcut olduğunu vurgulayarak şunları söyledi: "Öncelikle şunu belirtmeliyim ki oruç tutmanın sağlıklı kişilerde faydalarını gösteren çalışmalar mevcuttur; oruç tutanlarda kan dolaşımındaki pıhtılaşmaya yatkınlık azalmakta, HDL kolesterol (iyikolesterol) yükselmekte, trigliserid düşmektedir. Şunu rahatlıkla söyleyebiliriz ki oruç tutmak sağlıklı kişilerde kalp damar hastalığı riskini artırmamakta tam tersine kalp sağlığı için faydalıdır. Ancak kalp hastalarında durum biraz farklı olabilmektedir.”

Kalp hastalıklarını belirli kategorilere ayırarak incelemekte fayda olduğunu anlatan Ziyrek, sözlerini şöyle sürdürdü: “ Öncelikle koroner arter hastalığı olan hastaları ele alalım. Tedavi edilmiş koroner arter hastaları belirli önlemler alarak oruç tutabilir. Efor kapasitesi iyi, küçük eforlar veya istirahatte göğüs ağrısı olmayan hastalar koroner damar yapısını bilen doktorları ile görüştükten sonra oruç tutabilirler. Ancak özellikle güneş altında zaman geçirmemeye, oruç süresince kaybedilen sıvı ve elektrolitleri iftar ve sonrasında eksiksiz olarak yerine koymaya, iftarda kısa sürede yüksek kalorili ve tuzlu gıdalar almamaya dikkat edilerek oruç tutulabilir. Ancak revaskülarize edilmemiş koroner lezyonu olan hastalar, eşlik eden hipertansiyon diyabet gibi hastalıkları olan ve bu nedenle yoğun ilaç tedavisi alan hastalar doktorları onay vermeden kesinlikle oruç tutmamalıdırlar.Hipertansiyonu olan hastalarda; günümüzde mevcut uzun etki süreli tansiyon ilaçları sayesinde tansiyonu 1 veya 2 ilaç ile regüle olan hastalar oruç tutabilirler. Ancak aşırı tuz tüketiminden mutlaka kaçınılmalıdır. Bunun yanında pek çok anti hipertansif ilaç idrar söktürücü içerdiğinden iftardan sonra kaybettiğimiz sıvı ve elektrolitler kademeli olarak mutlaka yerine konulmalıdır"

Ritim düzensizliği olan hastaların mutlaka ramazan öncesi doktorlarıyla görüşmesi gerektiğine dikkat çeken Dr. Ziyrek, şunları söyledi: " Aşırı sıcakta çalışmadan uzak durulmalıdır. Çoklu ilaç tedavisi ile tansiyonu regüle olan dirençli hipertansiyon hastalarının ise oruç tutmak konusunda ısrarcı olmamalarını öneririm. Ritim düzensizliği olan hastalar da mutlaka ramazan öncesi doktorlarıyla görüşmelidirler. Bazı aritmiler sadece kısa süreli konfor bozucu rahatsızlıklara neden olurken bir kısım ritm bozuklukları ölümcül olabilmektedir. Bu nedenle özellikle yoğun ilaç tedavisi gerektiren ritm bozukluklarında oruç tutmak konusunda ısrarcı olunmamalıdır ancak uzun etkili, günde 1 veya 2 kez kullanılan anti aritmik ilaç alan hastalar oruç tutabilir. Bu hastaların aritmiyi tetikleyen sıcak havadan iftar sonrası çok fazla çay veya kahve tüketiminden, pseudoefedrin içeren soğuk algınlığı ilaçlarından uzak kalmalarını öneririm. Özetle söylemek gerekirse, oruç öncesi kardiyologunuzla mutlaka temas kurun ve oruç tutma konusunda beraber karar verin. Pek çok kalp hastası basit önlemler alarak orucunu tutabilmektedir."