Bu hastalık tüm dünyada hemen hemen tüm erkeklerin ileriki yaş dönemlerinde karşılaşacakları bir hastalıktır. Eğer iltihaplı prostat veya selim prostat büyümesi gibi bir sorunla karşı karşıyaysanız veya bu hastalığın belirtilerini görmeye başladıysanız hastalığın başlangıç aşamasındasınız demektir. Bunun için endişelenmenize gerek yok. Her hastalıkta olduğu gibi prostat erken teşhis edildiğinde sizi bir ömür çok fazla rahatsız etmeden yaşatacak bir hastalık olur. Çünkü aslında buna bazen hastalık değil de prostat büyümesi de diyebiliriz. Büyüme vücudun anatomik yapısı gereği 65 yaş üstünde gelişebilir ve ileriki yaşlara doğru büyüme devam edebilir.

Prostat büyümesi idrara sık çıkma, idrar yaparken zorlanma veya idrarınızı yaptığınız halde bir türlü rahatlayamama hissi ile belirtilerini gösterir. Eğer 40 yaş üstüyseniz ve bu belirtiler yavaş yavaş gelişiyorsa mutlaka bir üroloji uzmanına gidin ve hastalık için gerekli tetkik ve muayeneleri yaptırın. İlk önce doktora şikâyetlerini anlatıp daha sonra bazıları için kolay bazıları için de zor olarak ifade edilen makattan ve el ile prostat muayenesini yaptırın. Bu muayene olmadan teşhis koymak mümkün değildir. Artık prostat olan tüm erkeklere PSA testi ile kanser olup olmadığı konusunda gerekli tetkikler de yapılmaktadır.

Selim prostat veya prostat büyümesi ilaçla, ameliyatla tedavi edilebilir. Bazılarında büyüme yavaş olurken bazılarında daha hızlı gelişir. Hatta ameliyat olan birisinin yeniden büyüme yaşaması söz konusudur. Yeni bir ameliyat gerekebilir. Bunda da endişe edilecek bir durum yoktur. Bazılarında ise belirtiler çok az ve büyüme de yavaş olabilir. Bu gibi durumlarda hastalara ilaç tedavisi uygulanır. İlaç tedavisi ile 20-30 yıl kadar idare eden hastalarda vardır. Günlük hayatta çok fazla rahatsızlık yaşanmaz. Ancak ilerleyen prostat türlerinde ve ileriki yaşlarda ilaç tedavisi ile birlikte idrar torbası takılabilir. İdrar torbası hastanın bu süreçte yaşadığı sıkıntıları azaltır. Çünkü eğer hasta artık idrarını kendisi yapamıyorsa bu durum böbreklere zarar verecektir. Kısacası erkeklerin hepsinde aynı şekilde gelişmez ve buna bağlı olarak aynı tedavi yöntemleri uygulanmaz.