Varis Nedir?

İnsan vücudunda kanın dolaşımını sağlayan iki ana damar grubu bulunur. Bunlar atardamar ve toplardamarlardır. Atardamarlar temiz kanın vücuda dağıtılmasından, toplardamarlar ise kullanılan kanın temizlenmek üzere kalbe taşınmasından sorumludur.

Toplardamarlarda kan kalbe taşınırken kirli kanın geriye kaçarak damarda birikmesi varis sorununda neden olmaktadır. Kirli kanın damarda birikmesi damarın yapısına zarar vererek genişlemesine neden olur. Yani en kısa tanımı ile varis damarlarda ortaya çıkan genişlemelerdir. 

Neden Olur?

Varis toplardamarlar üzerinde bulunan kapakçıkların görevini yerine getirememesine bağlı olarak ortaya çıkar. Damarlar üzerinde bulunan kapakçıkların hasar görmesi kanın kalbe taşınırken geriye kaçmasına ve damarda birikmesine neden olur. Bu durumda varislerin oluşmasına neden olur. 

Genetik yatkınlık, hareketsizlik, uzun süre ayakta kalmak, uzun süre oturmak, fazla kilolu olmak, dar kıyafetler giymek, sürekli topuklu ayakkabı giymek gibi nedenler varislerin oluşma riskini arttırmaktadır. 

Özellikle aile bireylerinde varis olan kişilerde varis oluşma riski yüksektir. Her iki aile bireyinde varis olanlarda ise varis oluşması neredeyse kaçınılmazdır. 

Uzun süre ayakta kalan veya oturan bireylerde bacaklara uygulanan baskı artar ve bu durumda varis oluşmasına uygun zemin hazırlar. Özellikle uzun saatler ayakta çalışanlarda ve masa basında oturanlarda varis görülme riski oldukça fazladır.

Varis Türleri Nelerdir?

Varisler 3 gruba ayrılarak incelenmektedir. Bunlar kılcallar, orta boy ve büyük boy varislerdir.

Kılcal Varisler

Kılcallar ana damar gruplarını birbirine bağlayan 1-2 mm kalınlığında damarlardır. Bu damarlarda ortaya çıkan çatlamalar varisin en zararsız türüdür. Hatta sağlık sorunu olmaktan ziyade estetik sorun olarak sınıflandırılırlar. 

Kılcallar kırmızımsı, mavimsi ya da morumsu renkte örümcek ağına benzer yapılardır. Tedavi edilmezlerse orta boy veya büyük boy varislere dönüşmez. Ancak hızla yayılma eğiliminde olan bir sorundur.

Bacaklarda ve yüz bölgesinde sıklıkla görülebilir. Kılcal damar çatlamaları ağrı ya da herhangi bir şikayete neden olmazlar. Ancak estetik açıdan istenmeyen görüntülere neden olmaktadır.

Orta Boy Varisler

Toplardamarlarda ortaya çıkan 2-3 mm genişliğindeki damar genişlemeleri orta boy varisler olarak sınıflandırılır. Yeşil ve mor renkte, kıvrımlı bir yapıdadırlar. Bacaklarda ağrı, kaşıntı, sızlama gibi şikayetlere neden olurlar. Tedavi edilmezler ise zamanla büyük boy varislere dönüşürler.

Büyük Boy Varisler

Ciltten çıkıntı yapacak kadar genişlemiş, 3 mmden daha geniş olan varisler büyük boy varis olarak sınıflandırılmaktadır. Büyük boy varislerde ağrı, kramp şikayetleri daha şiddetlidir. Ayrıca büyük boy varisler hem ciltten kabarık şekildedir hem de ciltte sertleşme ve renk değişimlerine neden olurlar.

Büyük boy varisler müdahale edilmez ise kanama ve bacak yarası (bacak ülseri) gibi ciddi düzeyli şikayetlere neden olurlar. 

Varis Belirtileri Nelerdir?

Varisler belirtileri şunlardır; bacaklarda ağrı, bacaklarda özellikle gece ortaya çıkan kramplar, yanma, sızlama, deride denk değişimi, damarların ciltten kabarık bir hal alması, kaşıntı ve kanama.

Varisler tedavi edilmedikçe ilerleme eğilimindedir. Orta boy varisler tedavi edilmezse büyük boy varislere dönüşür. Büyük boy varisler tedavi edilmez ise varis yaralarına dönüşebilmektedir.

Varis görülme sıklığı ve varislerin bacak ülserine dönüşme sıklığının araştırıldığı bir çalışmada toplumun genelinde varislerin görülme sıklığının %20 olduğu ve tedavi edilmeyen varislerin ise %3-6 oranında bacak ülserine dönüştüğü tespit edilmiştir.

Varis Nasıl Tedavi Edilir? Tedavi Teknikleri Nelerdir?

Varis tedavisinde ameliyat, lazer, radyo frekans, yapıştırma, skleroterapi ve köpük teknikleri kullanılmaktadır.

Varis Ameliyatı

Varis ameliyatında amaç varisli damarın kesilerek vücuttan çıkarılmasıdır. Ameliyat tedavisinde işlem narkoz altında uygulanmaktadır. Bu nedenle varis ameliyatı için hastane ortamı gerekmektedir. Varisin ameliyatla tedavisi klinik ortamında uygulanamamaktadır.

Tedavi sonrasında hastane yatışı ve sonrasında uzun bir süre evde istirahat gerekir. Bu durum iş hayatından ve sosyal hayatından uzak kalmaya neden olur. Ayrıca tedavi sonrasında ciddi boyutta bir iz kalır. Bu durumda varisin neden olduğu sağlık şikayetleri ortadan kalksa bile estetik kaygı ortadan kalkmamış olur.

Varis ameliyatı meşakkatli ve hasta konforu düşük bir tedavi tekniğidir. Bu nedenle alternatif tedaviler geliştirilmiştir. Alternatif tedavileri geliştirilmesi ile ameliyatlı tedavi güncelliğini yitirmiş, uygulayıcısı yok denecek kadar azalmıştır.

Lazerle Varis Tedavisi

Lazerle varis tedavisi ameliyatsız tedaviler arasında ilk geliştirilendir. Lazer tedavisi cilt üzerinden ve damar içerisine girilerek 2 farklı şekilde uygulanmaktadır. 

Cilt üzerinden uygulanan tedavisi yalnızca kılcal damarlar için uygulanmaktadır. Büyük ve orta boy varisler için ise damar içine giriş yapılarak tedavi uygulanmaktadır. 

Damar içinden uygulanan tedaviye Endovenöz Lazer Ablasyon( EVLA) ismi verilmektedir. EVLA tedavisinde ilk olarak ultrason cihazı ile damar haritası çıkarılır. Sonrasında küçük bir delik açılarak damara giriş yapılır. Girilen alanda sorunlu damarın tamamı lazer ışını ile tahrip edilerek kapatılır. Bu sayede varisler kalıcı olarak tedavi edilmiş olur.

Radyo Frekansla Varis Tedavisi

Radyo frekans tedavisi ile varis tedavisi de uygulama olarak lazer tedavisi ile aynıdır. Tek fark cihazların enerjisidir. Radyo frekans cihazı radyo dalgalarını ısı enerjisine dönüştüren bir cihazdır. Yüksek ısısı sayesinde damarların tahrip edilerek kapatılmasını sağlar. 

Rf ile varis tedavisi de kılcallar için cilt yüzeyinden orta boy ve büyük boy varisler içinde damar içerisinde uygulanmaktadır.

Zamk (Yapıştırma) Tedavisi

Yapıştırma tedavisi de ameliyatsız bir tedavidir. Damar içinde uygulanan tedaviler gibi çok ince bir iğne damar içine girilerek damarın birbirine yapışmasını sağlayan bir madde enjekte edilir. Bu sayede damar kapatılmış olur. Kapatılan damarda kirli kan birikmez. Bu sayede varis kalıcı olarak ortadan kaldırılmış olur. 

Skleroterapi

Skleroterapi ilaç enjeksiyonu ile yapılan bir tedavidir. Oldukça pratik ve hasta konforunun yüksek olduğu bir tedavi tekniğidir. 

Skleroterapi tedavisinde sorunlu damara, damarın tahrip olarak kapanmasını sağlayan bir ilaç enjekte edilir. Enjeksiyon işlemi aşı olmak ya da iğne yaptırmak kadar kolay bir tedavi şeklidir.

Skleroterapi tekniğinde ilaç damara sıvı olarak enjekte edilir. İlacın hava ile tepkimeye sokularak enjekte edildiği tedavi tekniği ise köpük tedavisidir.

Skleroterapi ve köpük tedavisinde tedavi edilen damarda bir daha varis oluşmaz. Hasta yatışı ya da narkoza ihtiyaç duyulmaz. Bu sayede klinik şartlarında ayaktan tedavi olarak uygulanabilir. 

Tedavi pratik bir tedavi olması sayesinde hasta tedavi sonrasında 10 dakika dinlenerek sosyal hayatına dönebilir. Tedavi sonrasında da herhangi bir özel bakım gerekmez.

Bu sayede hasta konforu oldukça yüksek bir tedavi seçeneğidir.

Ameliyatsız tedaviler estetik, hasta konforu yüksek, tekrar riski olmayan tedavilerdir. 

https://www.ideatip.net/varis-nedir-varis-neden-olur

https://www.ideatip.net/varis-tedavisi-nasil-ve-hangi-yontemlerle-yapilir