Şehir temkinli de olsa şampiyonluk havasına girmiş durumda.

Malum 96’ları 2011’leri bilenler havaya girme konusunda temkini elden bırakmıyorlar.

Temkinlilere rağmen şehir heyecanını fazlasıyla hissettirir vaziyette.

İnşallah süreç tamamlandığında heyecanımız yerini şampiyonluk kutlamalarına bırakacak ve hep birlikte kutlamalara katılacağız.

Bu noktada ümidimiz yaşayacağımız coşkunun başkalarının üzüntüsüne sebep olmamasıdır. Eminim ki sağduyulu Trabzonspor taraftarı bu konuda gerekli hassasiyeti gösterecek ve kendisi sevinirken bir başkasının ocağına yangın düşürmemek için gerekli gayreti gösterecektir.

Tüm bu temenniler eşliğinde daha önceden garantileneceğini ümit ettiğimiz şampiyonluk 22 Mayıs tarihinde oynanacak maç sonrası alınacak kupa ile tescillenecek.

Kupa kaldırılacak.

Trabzonspor şampiyon olacak.

Planlanan etkinlikler ile toprak bordo kokacak, yağmur mavi yağacak, kemençe ağlayacak!

İşte tam bu noktada düşünmeye başlamalıyız.

Tüm bunlar yaşanırken şehrin ve dolayısı ile şehir sakinlerinin kazanımlarını hesap etmeliyiz.

İlk aklımıza gelen taraftarın sevinci ve mutluluğu.

Evet şampiyonluk havası taraftar için mükemmel bir motivasyon kaynağı.

Peki bu motivasyon işsiz gençlerimize yeni iş sahaları açacak mı?

Yeni şehre fabrikalar kazandıracak mı?

Turizmde yeni destinasyonlar oluşmasına yardım edecek mi?

Fındıktaki rekolteyi artıracak mı?

Hayat pahalılığını azaltacak mı?

Mozot fiyatları kabul edilebilir seviyeye gelecek mi?

İnsanlar köylerine yönelip üretime katkı sağlayacak mı?

Cevap hayırsa bu motivasyon  bize sorunları unutturacak bir uyuşturucu etkisi mi yapacak?

“yav kadeşim sporun bu işlerle ne alakası var”  diyenlere saygımın sonsuz olduğunu belirterek, bu motivasyonun turizm ile ilgili nasıl fırsata dönebileceğine dair iki önerimi kamuoyu ile paylaşmak istiyorum.

Şampiyonluk motivasyonu, yıllardır düzenlenen ancak şehre bir katkısı olmadığı düşünülen “Trabzon Günleri” etkinliklerinin Trabzon’da yapılması ve festivale dönüşmesi için tarihi bir fırsattır.

Bu yıl mayısın son haftası yapacağımız şampiyonluk kutlamasını 1. Trabzon …….. festivali olarak adlandıralım.

Festival adı için şimdiden bir anket çalışması yapalım. Festivalin ismini belirleyelim.

Bu festivale özel etkinlikler planlayalım.

Trabzon’un tüm ilçeleri etkinlik alanında toplansın.

İlçelerde yaşayan köylüler el sanatlarını tanıtsınlar, yöresel ürünlerini satsınlar.

Türkiye’de ve Dünya’da yaşayan Trabzonluları davet edelim.

Hem şampiyonluk kutlamasına katılsınlar hem de uzun yıllar düzenlenecek festivalin başlangıcına şahitlik etsinler.

O tarihlerde şehirde bulunan Turistler için farklı bir etkinlik olsun.

Kolbastı, horon gösterileri olsun.

Turistler için keyifle zaman geçirebilecekleri bir ortam oluşsun.

Önümüzdeki yıllarda pazarlayabileceğimiz bir festivalimiz olsun. 

Trabzonspor’u her yıl motive edebilecek bir etkinlik olsun.

Bakın bu öneri hayata geçtiğinde motivasyonumuz sıkıntıları unutturan uyuşturucu etkisinden çıkıp fırsata dönüşebiliyor. 

Gel gelelim ikinci öneriye.

Şenol Güneş Spor Kompleksinin Barcelona nou camp stadyumu gibi ücretli ziyarete açalım. 

Bu düşünülüyor, tartışılıyor veya planlanıyor olabilir.

Bunların hiç biri yeterli değil.

Bu çalışmanın bu yıla, festivale yetiştiriliyor olması önemli.

Festivale gelen herkesin ücretini ödeyerek stadyumu geziyor olabilmesi gerek.

Barcelona bunu nasıl yapıyor.

Öncelikle ziyaret için 17-23 euro arasında değişen giriş ücretini tahsil ediyor.

Devamında; FC BARCELONA müzesi ile başlayarak, futbol sahası (oyun alanına iniş), basın toplantı odası (tarihi basın toplantılarının yapıldığı salon), soyunma odaları (misafir takım), oyuncuların maça çıktığı koridorlar, basın gözlem yeri ile devam

ediyor ve en sonunda barça butik ismini verdikleri mağaza ile geziyi sonlandırıyorlar Peki biz bu fırsatı Trabzonspor taraftarları başta olmak üzere diğer turistlere verdiğimizde kulübün kasasına girecek parayı düşünebiliyor musunuz?

Taraftarın alacağı hazzı hayal edebiliyor musunuz?

Stadı gezecek bir turistin orada kaç saatini geçirebileceğini hesap edebiliyor musunuz?

Bu gezinin Trabzon’da konaklama gün sayısına etkisini ve bunun devamında oluşturacağı etkiyi biliyor musunuz?

Bakın bu motivasyonun Trabzon ve Trabzonspor ekonomisine katkı sağlayacak bir yönü daha çıktı.

Tıpkı şampiyonluk gibi yıllardır hayal edilen ama hayata geçirilemeyen bu veya buna benzer projeler için de o sene bu sene olsun.

İşte o zaman şampiyonluk uyuşturucu etkisinden uzaklaşıp şehre katma değer sağlayan bir hale gelecek ve insanların karnını doyurabilecek hale dönüşecektir.

Kalın sağlıcakla.