Satılan sadece Uğurcan Çakır mı?

Endüstrileşen futbolda aidiyet, adanmışlık ve sadakat gibi kavramların ne kadar anlam taşıdığı artık tartışmalı. Bu gerçeği kabul ediyorum. Ancak Uğurcan Çakır'ın Galatasaray'a transferini bu çerçevede mi, yoksa Trabzonspor’un duygusal ve tarihsel misyonu üzerinden mi değerlendirmeliyim, karar veremiyorum.

Uzun süredir asli damarlarından koparılmış şekilde yönetilen Trabzonspor camiasının özünde; statükoya başkaldırmak, güçlülerin kurduğu zulüm düzenine karşı “ben de varım!” diyebilmek ve kalabalıkların peşinden gitmemek yatar.

Kazım Koyuncu bunu şöyle anlatır:

"Trabzonspor’u tutmak, sadece o yörenin çocuğu olmakla açıklanabilecek milliyetçi bir davranış değildir. Benim için Trabzonspor, en güçlülere karşı koyan ve herkesi yenen hayali kahramandı. Öyle bir kahramandı ki statükoyu bile devirmişti."

Trabzonspor, onu var edenlerin yalnızca bu var oluş mücadelesiyle değil; aidiyet ve sadakatiyle bugünlere gelebildi.

Eğer bu transferi sadece profesyonel bir hamle olarak okuyacaksak; sözleşmesinin bitmesine bir yıl kalan bir futbolcudan tarihi bir bonservis elde etmek kabul edilebilir.

Ama Eylül ayında mı?

Takımın iki yıldır net olan eksiklerini hâlâ giderememişken...

"Kadromuzu koruduk" diyerek taraftarın zekâsıyla alay ederken...

Mendy ve Cham gibi kadro derinliği sağlayan oyuncuların yerini dolduramamışken…

Ve üstüne, en önemli sac ayaklarından birini daha göndererek mi?

Şimdi taraftarın, bu eksiklerin 9 gün içinde tamamlanacağına inanmasını mı bekliyorsunuz?

Ya da bu transferi Trabzonspor’un misyonu üzerinden okumaya çalışırsak...

Gitme isteği aylar öncesinden belli olan oyuncunuzdan kaptanlığı alarak, onun kulübün değerleriyle artık örtüşmediğini kamuoyuna neden gösteremediniz?

Üstelik her platformda “Trabzonspor kaptanını kimseye satmam” diyerek, kulüp başkanlığı makamını bu kadar büyük bir tutarsızlıkla(!) nasıl buluşturabildiniz?

Yüksek bonservis bedeliyle bu hamleyi meşrulaştırmamızı mı bekliyorsunuz?

Peki, kalabalıkların peşinden gitmek istemeyenleri bu kulübün arkasından nasıl sürükleyeceksiniz?

Bu çocukların derdi para olsa, zaten ekonomisi güçlü olan takımı tutmazlar mıydı?

O zaman gerçek soru şu:

Satılan sadece Uğurcan Çakır mı?

{ "vars": { "account": "UA-28164355-1" }, "triggers": { "trackPageview": { "on": "visible", "request": "pageview" } } } { "vars": { "account": "G-DQTZ4JSXP4" }, "triggers": { "trackPageview": { "on": "visible", "request": "pageview" } } }