Eskiden teröristler sadece dağlarla anılır, gün/güneş görmeyen mağaralarda aranırdılar.
Lakin, gördüğünüz üzere artık çağ atladılar.
Mağaralardan fırladıkları gibi indiler şehirlere.
Özellikle Doğu’ da, şehir meydanlarda cirit atıyorlar.
Kimi belediyeye ait iş makinesi ile şehrin göbeğinde hendek kazıyor, kimi de  çöp kamyonu ile cepheye siper taşıyor. 
Boşta kalanlar da camileri ateşe veriyor, yollara kalleşçe pusular, bombalı tuzaklar kuruyor.
*
Belli bir kitleyi hedef seçmiyor,  olmayan beyinleri…
Türk, Kürt hiç fark etmez.
Kim geçerse.
Yeter ki kan çıksın.
Gözleri o denli dönmüş.
Kendi şehirlerinde, kendi kasabalarında terör estiriyorlar.
*
Öte yandan, yüzlerce asker ve polis el ele vermiş, bölgede operasyonlarını gece gündüz demeden  sürdürüyor.
Bir yandan teröristlerle çatışıyor, diğer yandan günlerdir evlerinde hapis hayatı yaşayan vatandaşa  ekmek/kumanya dağıtıyor.
*
Hal böyle iken, bakıyorsunuz trajikomik bir şekilde haklarında eleştiriler yapılıyor.
Kimler tarafından?
HDP’ li vekiller (!) tarafından.
*
Haa, vekil dediğimize de aldanmayın sakın.
Bildiğiniz milletin vekillerinden değiller çünkü. 
Barış elçiliği vaadiyle kandırıp oylarını çaldıkları Kürt Halkı umurlarında değil.
Onlara sırtlarını çoktan dönmüşler.
Dertleri barıştan ve  Türkiye Cumhuriyeti’nin gücünden ziyade,  vatan hainlerinin gördüğü ve göreceği zarar.
*
Polis, PKK’lıların caddelere astığı brandaları kaldırıyor, altından HDP’li vekil çıkıyor.
Hainlerin tespit edildiği evlere baskınlar düzenliyor, yanlarında HDP’li vekil.
Ne bulundukları konumun farkındalar, ne de kimin yanında olduklarının.
Evleri aratmıyor, teröristleri teslim etmiyor, bu da yetmezmiş gibi askere-polise hakaretler yağdırıyorlar.
Daha iyi bir gelecek umuduyla, onlara oyunu ve iradesini teslim eden Kürt Halkı da, çocuklarının güven ve rahat içerisinde sokaklarda oynayacağı günlerin hayali ile evlerinde adeta hapis hayatı  yaşıyor.
*
Sözüm onlara;
Ey Doğu’nun yıllarca çile çekmiş kadını-erkeği, yaşlısı-genci.
PKK’nın bölgenizde neler yaptığını en yakından yaşayan da, gören de sizler siniz.
Devlet baba dün size doktor verdi;  vurdular.
Öğretmen gönderdi; dağa kaldırdılar.
Hastaneler, fabrikalar yaptı; yaktılar.
Huzur verdi, barış verdi; yok ettiler.
*
Haydi, Kürt Halkı!
Vakit; prangalardan kurtulma, huzurunuza göz diken bu pisliklerden temizlenme vaktidir.
Hainleri, çürümüş beyinlerinde taşıdıkları o kokuşmuş ideolojileriyle beraber,  gömün açtıkları o hendeklere.