Beton Helva’ya çağrı

Trabzon’un markası.

Trabzon’un uluslararası markası

Trabzon’un öz sermayeli  markası.

Trabzon’la özdeşleyen bir ürün.

Beton Helva.

Özel tadı.

Formülü ile çok özel bir ürün.

Güzelim mükemmelliği ve sofralarımızdan eksik olmayan helva.

Beton Helva’nın patronlarına bir çağrım var.

Afrin’deki Mehmetçiklerimize, bir tadımlık helva yollar mısınız?

Trabzon’un markası; Mehmetçiğin yanında der misiniz.?

Bunun için bize ne görev düşüyorsa kişisel olarak da hazırız.

Trabzon ikisini de seviyor!

Kimden yanasın.

Kimi daha çok seviyorsun.

Bu kavgada kimi tutuyorsun.

Bırakın artık bu tür tercihleri.

İnsanları seçmeye zorlamaya.

Trabzon ikisini de seviyor.

Trabzon ikisinin de hassasiyetleri ile sorunlarını çözecek.

Trabzon ikisi arasında ayırım yapmıyor.

Doğru olan da budur.

Trabzon için;

Süleyman Soylu eşittir Berat Albayrak’tır.

Berat Albayrak eşittir Süleyman Soylu’dur.

Trabzon için ikisi de bir değerdir.

Trabzon ikisini de seviyor.

Şenol Güneş, Trabzon’u sattı mı?

Şenol Güneş’e Trabzon Havalimanında bir taraftar böyle bağırmış.

Trabzon’u sattın.

Bu büyük bir ayıp, çukur bir iftiradır.

Evet, Şenol Güneş;

-Zor adamdır

-Zor beğenir

-Zor anlaşılır

-Zor sorumluluk yüklenir

-Kolay darılır

-Kolay küser

Ama, Trabzonspor’a satmaz.

Peki gençler Şenol Güneş’e bu tepkiyi koyarken, iddiaları nelerdir. Olay sadece Trabzon’u sattın ifadesi ile mi sınırlı. O ifadelerin arkasından neler gelmiş. Bu önemli. Güneş’in de amatörce, gençlerle tartışması da maç öncesi, şehri gerdi. Şehir gerilince,  Trabzonspor’u evinde hep mağlup oldu.

Güneş’in bu çocukları FB’li ilan etmesi, en az o çocukların hareketi kadar provakatif.

Trabzonspor yenerse...

Ne yazık ki Beşiktaş kafile otobüsünün önünden vücudunun yarısını çıkartıp, taraftar ile tartışan…

Ardından şehirde bir özür zincirinin oluşması. Ardından BJK kafilesine seri ziyaretlerle, Güneş’in gönlünün alınması, Trabzonspor’un maça motivasyonunu bozdu. Bunu kabul edelim.

Çok söze gerek yok.

Bu maç kazanıldığı taktirde işte puan cetveli

 Başakşehir 50 

Galatasaray 50 

Beşiktaş 44 

Fenerbahçe 44 

Trabzonspor 39 olacak. 

Ve ligin bitimine çoookkkk daha var…

Korna ile konuşuyoruz..

Klakson desek çok anlaşılmayacak biz de yerel konuşalım. Trabzon’da acayip şekilde korna ile konuşuyor, sohbet ediyor, derdimizi dile getiriyor, sinirleniyor, seviniyor, mutluluğumuzu paylaşıyor, kavgaya ramak kala konsantre oluyonuz.

İşte korna ile konuşmamız.

Tek dokunuş: Merhaba, Ne haber, ne yapıyorsun

Çift dokunuş: Buradayım, bana bak. Bana dön

Aralıklı uzun dokunuş: Ciddi ikaz, sabrım taştı, indirme beni

Konvoyda aralıklı uzun dokunuş: Evleniyoruz, askere gidiyoruz, mutluyum

Nazikçe tek dokunuş: Yolcuya dolmuşçunun daveti

Uzun uzadıya tek dokunuş: Genellikle trafikte olun, tıkanan trafiği açılması için

Uzun uzun, aralıklı dokunu: En okkalısından sinkaf

Hem uzun uzun aralıksız dokunuş hem camdan kafa uzatarak ikaz: Artık bütün hoşgörü bitmiştir az sonra başlayacak kavgaya davet

Şu İtalyan Kasabasına baksanız ya!

Şehre bakın.

Tarihi binaları ayakta, sapa sağlam.

Kendi öz mimari ile denize yaslanmış bir kasaba.

Şehir yeşilliklerin içinde.

Tarihten fışkırmış gibi.

İtalyanlar hep böyle..

+++

Şaşırdınız değil mi..?

Burası bir İtalyan kasabası değil.

Trabzon…Trabzon…

Hem de 70 yıl önceki Trabzon..

Ahhh….Ahhh… Ahhh..

ZAYTUNG

14 Şeker Fabrikasının Satışa Çıkarılmasıyla İlgili Rahatlatan Açıklama: ''Satış işlemleri tamamen yerli ve milli kağıtlarımızla yapılacak...''