Edinilen bilgilere göre, dere yatağına giren üzerinde hiçbir kurum ismi bulunmayan iş makineleri, suyun yönünü değiştirerek başka bir kanala aktardı. Bu kanal üzerinden ise su, farklı bir mahalleye çekildi.
Yetkililerden alınan bilgiye göre, bu işlem hiçbir resmi kurumun bilgisi ve izni olmadan gerçekleştirildi. Ayrıca yapılan çalışmanın “dere ıslahı” değil, tamamen suyun yönünü değiştirme amaçlı olduğu ortaya çıktı. Hukukçulara göre bu durum açıkça suç teşkil ediyor.

Yasa Dışı Müdahale, Tehlikeli Sonuçlar
Dere yatakları devletin hüküm ve tasarrufu altında bulunuyor ve özel mülkiyete konu olamıyor. Herhangi bir dere ıslahı veya yön değiştirme çalışmasının yalnızca yetkili kamu kurumları tarafından ve teknik raporlarla yapılması gerekiyor. İlgili izinler olmadan gerçekleştirilen bu müdahale, hem çevreye hem de doğal dengeye ciddi zarar veriyor.
Sera Gölü’nün Can Damarı Kesiliyor
Suyun yönünün değiştirilmesi, yalnızca dere yatağını değil, Sera Gölü’nün varlığını da tehdit ediyor. Su akışının azalmasıyla gölde su seviyesi düşebilir, bu da göl ekosisteminin çökmesine yol açabilir. Bölge halkı, “Sera Gölü göz göre göre yok mu edilecek?” diyerek endişesini dile getiriyor.

Bölge Halkı Koku ve Sinekten Şikâyetçi
Dere yatağının kuruması, bölgede ağır koku oluşmasına ve sinek yoğunluğunun artmasına neden oldu. Suyun çekilmesiyle birlikte dere adeta kurumaya yüz tuttu. Çevreciler, bu durumun ekosistemi tamamen yok edebileceği uyarısında bulunuyor.
“Her Önüne Gelen Dere Yatağını Değiştiremez”
Bölge halkı ve çevreciler, “Her önüne gelen dere yatağına iş makinesiyle inip derenin yönünü değiştiremez. Bu bölgede hiç mi yetkili yok, kimse mi görmüyor?” sözleriyle yetkililere seslendi.
Uzmanlar, izinsiz müdahalelerin su kaynaklarını kurutabileceğini, doğal yaşamı yok edebileceğini ve ilerleyen dönemde taşkın riskini artırabileceğini belirtiyor. Kamuoyunda, yetkililerin derhal harekete geçmesi yönünde güçlü bir beklenti var.


















