Türkiye Suriye ve Filistin'de yaşanan insanlık dramıyla neden bu kadar yakından ilgileniyor?

Başbakan Recep Tayyip Erdoğan Türkiye'ye yöneltilen bu sorulara cevabını "Ulusa Sesleniş" konuşmasıyla verdi.

Başbakan, Türkiye'nin ilgisini iki başlıkta özetledi. Birincisi Suriye ve Filistin halkı ile Türk halkının tarihi bağları...

Başbakan, şunları söyledi;

"Biz, oralardaki gelişmelerle, öncelikle insani gerekçelerle mutlaka ama mutlaka ilgilenmek zorundayız. Zira oralarda bizim öz be öz kardeşlerimiz yaşıyor. Orada yaşayan kardeşlerimizle ortak bir tarihimiz, ortak bir kültürümüz, ortak inançlarımız var. Kudüslüler, Gazzeliler, Şamlılar, Halepliler, Çanakkale için, Erzurum için, Kars için, Edirne için nasıl koşup geldiler ve bu topraklarda Türkiyeli kardeşleriyle birlikte kahramanca şehit oldularsa, bugün de bizim, zor zamanlarında onların yanlarında olmamız, insani bir gerekliliktir, insani bir zorunluluktur. Ancak bu millet ali cenabtır. Bu millet, kendisine yapılan iyiliği asla unutmayacak bir millettir. Bu millet, ahde vefada herkesi geride bırakacak kadar cesur ve cömert bir millettir. İşte onun için, herkes sırtını dönse de, biz Filistin’e sırtımızı dönemeyiz."

Başbakan ikinci olarak bölgede ihtiyaç duyulan istikrarı gerekçe gösterdi.

Başbakan Erdoğan, "Herkes Suriye karşısında sessiz ve tepkisiz kalsa da, biz millet olarak sessiz ve tepkisiz kalamayız. İnsani gerekçelere ek olarak biz, bu bölgeyle siyasi ve iktisadi gerekçelerle de çok yakından ilgilenmek durumundayız. Zira bölgenin istikrarı, doğrudan doğruya bizim, kendi ülkemizin, Türkiye’nin istikrarıyla alakalıdır. Bölge ne kadar güven ve huzur içinde olursa, Türkiye de o kadar güven ve huzur içinde olur." dedi.

Başbakan, Fitch'in not arttırımına gitmesi, sanayi üretimi ve ihracatın artmasından sonra ekonomiyle ilgili müjdeli bir haberi daha paylaştı.

Türkiye’nin IMF’ye Borcu 1 Milyar Doların Altına Düştü

Başbakan Erdoğan şunları kaydetti:

“Hepimizi sevindirecek önemli bir gelişmeyi, önemli bir müjdeyi de ilk kez paylaşmak istiyorum. Türkiye’nin Uluslararası Para Fonu’na olan borcu, uzun yılların ardından ilk kez 1 milyar doların altına düştü ve şu anda 900 milyon dolar borcumuz kaldı. İnşallah, 2013 yılının ilk aylarında (yani Şubat ve Mayıs’ta) yapacağımız ödemelerle, Türkiye’nin Uluslararası Para Fonu IMF’ye borcunu artık tamamen sıfırlıyoruz."

Başbakan, IMF'ye olan borcun bitmesinin yanı sıra Merkez Bankası rezervlerinin de tarihi bir rekora imza attığını söyledi.

Başbakan Erdoğan, "Şu anda, Merkez Bankamızın kasasında, tüm zamanların rekor seviyesi olan, tam 117 milyar 165 milyon dolarımız var. Bu güçlü rezerv, bizi ekonomik krizlere karşı korunaklı hale getirdiği kadar, muhtemel dalgalanmaları da vatandaşımıza hissettirmeden aşmamız için önemli bir araç niteliğini taşıyor." şeklinde konuştu.