İstanbul Adalet Sarayı'na gelen Çevik, dilekçesini Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı'na ulaştırılmak üzere İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı'na verdi. Çevik, CHP'nin İşbankası'nda hissesinin bulunmasını hatırlatarak, tüccar bir parti olduğunu savundu. Bunun dünyada örneği olmadığını belirten Çevik, Milli Mücadele döneminde Pakistan, Afganistan gibi ülkelerden gelen yardım paralarının İşbankası'na sermaye olarak aktarıldığını ileri sürdü.

Referandum öncesi ‘rahibe afişi' olarak gündeme gelen olayda CHP'nin Müslümanlara, Hristiyanlara ve Yahudilere hakaret ettiğini kaydeden Çevik, Tunceli Milletvekili Hüseyin Aygün'ün kaçırılma olayından sonra terör örgütü üyeleri için kullandığı ifadelere de yer verdi. Aygün'ün terör örgütü üyelerine ‘iyi çocuklar' dediğini kaydeden Çevik, bu nedenlerden dolayı CHP'nin kapatılması gerektiğini savundu.

Çevik, CHP'nin İşbankası'ndaki hesasbıyla ilişiğinin kesilerek payının vakıflar üzerinden Diyanet İşleri Başkanlığı'na devredilmesi gerektiğini söyledi. Partinin mal varlıklarının da devlete irad edilmesini isteyen Çevik, fezleke hazırlanarak Anayasa Mahkemesi'ne gönderilmesini talep etti.