Ben bu güne kadar bu parti içinde görevde bulunduğum hiç görev almadığım dönemler oldu. Ben bu görevler içinde hiç bir zaman MHP fikriyatının bende bıraktığı bir durum olarak hiç tartışmacı, kırıcı, kavgacı olmadım. Her zaman parti politikalarına bağlı olarak siyasi bir çizgi sürdürdüm. Parti için bir adım atmam halinde hiç çekincem olmaz, gereğini yaparım. Herşey her zaman konuşulmaz. Parti içi meseleler kongre zamanlarında konuşulur biter.
Keşke digger partilerde dahil, kapılar ardında konuştukları gibi gerekli yerlerde konuşsalar.
HERKES DEĞİŞİM İSTİYOR AMA OLMADI
Bizim yürüttüğümüz fikirde öze dönüş hareketi Türkiye’nin heryerinde Kabul gördü ve inanılmaz bir ilgiyle karşılandı. Halk hareketine dönüştü. Kitlesel bir taban oluşturdu. Sadece MHP değil geniş halk kitlesi tarafından da ilgi gördü. AK Parti bizim yürüttüğümüz hareket ile ilgili araştırmaları açıklamaktan çekindi. Yüzde 30’lara kadar yükselebilecek bu hareket ile ilgili yaptıkları anketlerin sonuçlarını açıklamaktan korktular.
MHP’yi toplama merkezi haline getireceğim dedikten sonra ANAP’ı, DP’si, bunlar gibi birçok partililerden önemli oranda telefon aldım.
Seçimden sonra ben meclise girdim herkes kuyruğa girmiş beni tebrik ediyor.
Genel kurulda iki yanılgı yaşandı. Kimse sizin bu kadar oy alacağınızı düşünmedi. Siz ise nasıl kaybettim diye şok yaşadınız. Nerden kaynaklandı bu yanılgı?
Biz kongreyi salonda kaybettik. Bana oy vereceğini söyleyen 450, 500 civarında, bunu açık açık söyleyebilen bir delege grubu oluşmuştu. Bu kampanyanın sonuna doğru çığ gibi olmuştu. Bu açığa çıkmış delegeler dışında 300 kişilik bize oy vereceğini açık açık söylemeyen fakat günde 3 kez görüştüğümüz kişiler vardı. Salonda oy verme sırasında sandıkların başında 100 kişi toplanıyor. Benim oy pusulam bir A4 kağıdı kadar, rakibiminki ise onun dörte biri kadardı. Benim oy pusulam zarfın içine sığmıyordu. Kongre salonunda çok şeyler yaşandı. Tabi bunlar mazeret değil.
Ben 650’nin altına düşeceğimizi hiç zannetmiyordum. Birde 3. Aday aday olamadı. Onuda hallettiler orda. Onun oyları da benimdi.
Ben başarmıştım aslında. Kitleyi peşime takmıştım. İdealist, hesap yapmayan kadrolar bizimle birlikteydi. Ülkesine aşkla bağlanan kişiler benimle birlikteydi. Kişiler beklentiler üzerine siyaset yapanlar ülkenin önünü tıkıyor. Bizim kongremiz Türkiye’de siyasi partiler arasında düzenlenen en kalabalık kongreydi.
Kongreye katılanların yüzde 90’ı ağlayarak o alandan ayrıldı. Hepsi değişime inanmıştı.
Kendinize bir yol haritası çizdiniz mi?
Ben siyasitte çok şey öğrendim. Öğrendiğim en büyük şey, her yaşadığım olaydan sonra kendi kabiliyetimi de sorgulamak oldu. Herkes hata yapar. Bende yapabiliyorum. Kongre sonrası yaptıklarımı dosya haline getirdim, hatalarımı yanlışlarımı altını çizerek okuyorum. Kendi hatalarımı ortadan kaldıracak bir yol haritam olacak. Ben hesap kitap yaparak yola çıkmadım. Zaten ben kişisel geleceğimi yıkarak bu işe başladım. Hesap kitap yapacak bir durum söz konusu değil. Ben 2009 yılında imza toplayarak bu partiyi kongreye çağırmış kişiyim. Benim yerimde başka bir siyasetçi olsa ayakları yerden kesilir, bulutların üzerine çıkar. Ama ben yapmam. Ben şunu öğrendim, Siyaset gerçekler üzerine yapılır.
Beni kongreden sonra arayıp ağlayarak bana oy vermediğini söyleyen “Ne olur bu işi sürdürün, devam ettirin” diyen insanlarla da karşılaştım.
Genel merkez bu süreçten sonra sizinle ilgili tasarufu ne olur?
BENİ TASFİYE EDEN BUNUN ALTINDA KALIR
Beni dışarda tutarak Trabzon’da bir strateji belirlemenin doğuracağı olumsuzluğun altından kimse kalkamaz. Ben artık tabanın gözünde sembol bir adam olmuşum. Bu kitleyi kim karşısına almak isteyebilir. Yaparsa kendine yapar.
Ben bu işe soyunurken bazı konularda kesin kararlarım var. Ben sıra dışı şeyler yapacağım. Eğer ben genel başkan olsaydım, siyasi partiler yasasını değiştirmek için kapı kapı gezip gerçek demokrasi için mücadele edecektim. Bir lideri başarıları konuşturur. Ben sıradışı bir politikacı olmayı hedeflemiştim.
BEN KULLANIMA KAPALI BİR İNSANIM
Ben sıradışı bir insanım. Gözümü karartarak işler yaptım. Ölene kadar siyaset yapma arzusunda olan bir insan değilim. Böyle düşününce kendimi rahat hissediyorum. MHP’nin tüm milletvekilleri böyle düşünüyor.
Beni Ankara’da her çevre tanıyor. Ben aslında herşeyi tarif etmiş bir insanım. Beni kimse kullanamaz. Ben kullanıma kapalı bir insanım. Benim sokaktan kastım halktır. Halkın arasıdır. Halkın arasında olmadan siyaset yapmanın doğru olmayacağına inanıyorum. Gece 2,30’a kadar 300 kişiyle sohbete katılan bir adamım. Hiçbir Niyet ve arzuya MHP’yi alet etmeyecek kadar bu partiye ve milletimize sevdalıyım, Ama muhalefet insanların hakkını hukukunu meydanda da olsa arayabilmeli. Türkiye’de ilk kez Ocak da yapılacak zam Temmuz da yapıldı. Kimsenin sesi çıkmadı. Ben olsaydım 100 bin kişiyle meydana iner buna müsade etmezdim.
BÜYÜKŞEHİR TÜRKİYE’DE KURULMAK İSTENEN YENİ YÖNETİM MODELİNİN ALT YAPISIDIR
Büyük kurultay sürecinde Trabzon kamuoyu benim arkamda durdu. İnternet medyası, yazılı ve görsel basın arkamda durdular. Ben bundan güç aldım. Çünkü benim için kıymetliydi. Önümüzde yerel seçim var. 15 ay gibi kısa bir süre var. Hızlı hareket etmek üzere karar aldık. Trabzon yerel siyasetinde de iddialı olmak kararlılığındayız.
Büyükşehir meselesine ben bir bütün içinde bakıyorum. Türkiye’de bir düzen kurma arayışı var. Bunun sınırlarının ne olacağı toplumun ortaya koyacağı tepki ile belirlenecek. Bu tepkinin sınırlarının belirlenmesinde en etkin parti MHP idi. MHP bu yeni yapının ölçü ve sınırlarının ana belirleyici unsuru olabilirdi. Bundan sonra ne olabilir, hep birlikte göreceğiz. Ben bu büyükşehir meselesini de bu sınırların çizilmesine alt yapı olarak dizayn edilen bir sistem olarak görüyorum.
13 ilin büyükşehir olmasına Ak Parti’li arkadaşlar çok sevinmiş. Biz yaptık diye bağıra bağıra övünüyorlarmış. Alın tepe tepe kullanın. Hayırlı uğurlu olsun. Ben birşey demiyorum. Ama ileride, yeni bir Türkiye kurulduğunda dilerim keşke Trabzon ve diğer iller büyükşehir olmasaydı diyecekler.
Dikkat edin, yakında genel af gündeme gelecek. Bebek katili Apo”ya ev hapsi gelecek.
FENERBAHÇELİ YARGITAY ÜYESİ ŞİKE DAVASINDA OY KULLANMAMALI
Trbzonspor’unh hakkı meselesi Başbakan Recep Tayyip Erdoğan tarafından kapatılmış bir meseledir. Yıldırım Demirören başa geldi bu iş bitti. Yargıtay iyi takip edilmeli. Yargıtay aşaması çok önemli. Orayı takip etmeliyiz. Yarğıtay 5. Daire Başkanı Fenerbahçe Kongre üyesidir. Trabzonspor ile ilgili oylamalara katılmamalı. Trabzon bunun üzerine gitmelidir.
