AK Parti Bursa İl Teşkilatı'nın bayramlaşma töreni Merinos Kongre Kültür Merkezi'nde geniş bir katılımla yapıldı. Burada konuşan Başbakan Yardımcısı Bülent Arınç, terör ve teröristlerin Ramazan ve bayram dinlemediğini ifade ederek, "Hiç utanmadan Allah'tan korkmadan milletvekilleriyle bile kucaklaştılar. O görüntüler utanç verici, hicap duyacağımız bir iştir. PKK terör örgütü yıllardan beri kan döküyor, canımızı alıyor, gözyaşlarımız dökülüyor. Şehitler ve gaziler veriliyor. Masum kadınlar, çocuklar ve genç kızlar alçakça şehit ediliyor. Dün bir milletvekilimizin kardeşi şehit edildi. Siyasetçi arkadaşlarımız bölgede çok büyük güçlük çekiyorlar. Evleri bombalanıyor, oradaki partili kardeşlerimiz, gençlik kollarımız kadın kollarımız çok büyük sıkıntı içindeler. Daha dün İstanbul'dan gönüllü olarak Van'a giden bir polisimiz şehit edildi. Polis kardeşimiz Bitlis'in Norşin beldesinden. Yani bir Kürt kardeşimiz. Bunların hepsini elbette büyük üzüntüyle karşılıyoruz.

Gözyaşı döküyoruz. Birkaç gün önce Tunceli CHP milletvekilini 2-3 teröristin kaçırdığı söylendi. Üzüntümüzü ifade ettik. 1-2 gün sonra serbest bırakıldı. Sevincimizi ifade ettik. Sonrasında konuşulanlar, bu örgüt bunu niye kaçırmıştı. Kendisi de söylüyor. Propaganda yapmak için kaçırdığını. Sen ne yapıyorsun? Onların istediklerini mi, onlar propaganda istiyordu. Sen bunu yapmak zorunda mısın? Onlardan ‘gençlerimiz, arkadaşlarımız’ diye bahsederken bahsettikleri kimdir, neyin ortağıdır, bunları niçin düşünmüyorsun? ‘Birkaç günlüğüne misafir etti’ diyor, bu ne güzel misafirlik? Buna en güzel Salih Memecan karikatürle cevap vermiş" ifadelerini kullandı.

"BU NE KADAR PERVASIZ, CÜRETKAR VE ÇİRKİN BİR OLAYDIR"


BDP'li vekillerin teröristlerle buluşmasıyla ilgili, "acımıza kezzap döktüler" değerlendirmesinde bulunan Arınç, sözlerini şöyle sürdürdü:


"BDP milletvekilleri 6-7 kişi Şemdinli'ye gidiyor. Güya yolları kesiliyor. Hayır buluşma noktası orası. Herkes çok mutlu. Silah taşıyan teröristler, eylem hazırlığındaki insanlar milletvekilleri ile kucaklaşıyor. Adeta bayramlaşma yapıyor. Hepsinin yüzü gülüyor. Daha dün polis şehit edilmemiş, 8 asker şehit edilmemiş gibi, Daha 3 -5 ay önce karakollarımız, 24 askerimiz ve 12 askerimiz bombalanmamış gibi. Bunu yapan insanlarla, milletvekili seçilip Anayasaya göre and içen insanlar kucaklaşıyor. Bu bombalama olayından, polisin ve askerin şehit edilmesinden daha kötü, çirkin ve iğrençtir. Milletin duygularıyla alay etmek, şehitlerin kanlarıyla alay etmektir. Vatanımızın, milletimizin bütünlüğü için göğsünü siper eden şehitler ve acılı aileleri, 75 milyon insanımızın acısıyla alay etmektir. Her şeye tahammül edilir, ama buna tahammül etmek mümkün değil. Bu ne kadar çirkin, pervasız ve cüretkar bir olaydır. Siz hangi kanı taşıyorsunuz? Nasıl bunu yapabilirsiniz? Uzaydan mı geldiniz? Onları hep methediyor, onlarla birlikte olduğunuzu ifade ediyordunuz ama kameralar götürüp dünyaya propaganda yapmak nedir? Kadın vekillerin erkek teröristlerin yanak yanağa birbirini kutladığı görüntüye müstahak değiliz. Bunu yapamazsınız,"

"TERÖR ÖRGÜTÜ, KÜRT HALKINI SİNDİRMİŞ VE KORKUTMUŞ"


Kürt halkı ile babasının görevi icabı geçmişte iç içe olduğunu hatırlatan Arınç, "Bizim annemizden duyduğumuz şey; Kürt halkı dindar, misafirperver, onurlu, kimseye el kaldırmaz, insanları incitmez. Kürt halkı dendiğinde her şeyiyle güzel insanları, milletin bütünlüğüne katkı yapmış insanları hatırlarız. Çanakkale Şehitliği'nde, Diyarbakır Kulp'tan şehitleri görürüz. Galiçya, Hicaz, Yemen'i biliriz. Dünyanın neresinde bir şehitliğimiz varsa Kürdüyle Türküyle kucak kucağa yatan şehitlerimizi biliriz. Kürt halkından, Sait Nursi, İdrisi Bitlisi, Ahmedi Haniler, Fakiye Teyranlar çıkmış. Çapulcu, din düşmanı, masum öldüren katil çıkmamış. Bunlar Kürt falan değil, Kürt halkını temsil etmiyor. Benim tanıdığım, ekmeğimizi bölüştüğümüz insanlar böyle değildi. Onlar haya, edep sahibi insanlardı.

­Ne bu teröristler, ne de bunlarla kucaklaşan bedbahtlar Kürt halkını temsil etmiyor. Asil Kürt kardeşlerimi selamlıyorum. Bu örgütle kucaklaşma içinde olanlar Kürt halkı tarafından sevilmiyor. Bunlardan korkuluyor. Tehditle, şantajla, haraçla, silah zoruyla, bombayla, dinamitle siz kendinizden insanları korkutabilirsiniz, ama size sevgi duyan bir kimse yok. Ayağınızı denk alın, elimizdeki bütün imkanlarla sizinle mücadele ederiz. Biz bu vatanı sokakta bulmadık, ucuza almadık. Döktüğümüz şehit kanı. Bunun karşılığı bu kadar kolay değil" diye konuştu.

"BU YAPILANLAR ÇOK BÜYÜK BİR SUÇTUR"

BDP'nin geçmişte siyaset yapmasına taraftar olduğunu da ifade eden Arınç, "Bir insan iki şey yapar. Ya şiddeti kullanır, silah kullanır ya da siyaset yapar. Biz onlardan siyaseti kullanmalarını, şiddetten vazgeçmelerini, onların işi olmadığını ifade ettik. Siyasette, kavga, silahla öldürme, terör yok. Sen silahı tercih ediyorsan, sen siyasetçi değilsin, bunu eşkıya yapıyor. Sen milletin oylarıyla gelmiş, ant içmiş meclis kürsüsünde, sokakta, bucakta siyasetini konuşarak yapacaksın. Pozitif yapacaksın, ama silahlıyı kucaklarsan ona destek verdiğini ifade edersen sen siyasetçi değilsin, oy almış olabilirsin. Nasıl oy aldığını az çok biliyoruz. Seni seçenler ‘parlamentoya siyaset yap’ diye yolladı, ‘silahlı teröristle kucaklaş’ diye göndermedi. Bu yapılan çok büyük bir yanlıştır, suçtur. Ama ne diyelim ki Türkiye'de bunları isteyerek yapan bu grup var. Bunlara ne söylerseniz kar etmiyor. Siz Allah’tan korkmuyorsunuz, çünkü Allah’ı da tanımıyorsunuz. Allah'ı tanısanız yanlıştan korkardınız. Kan dökenleri kucaklamak Allah'tan korkmamaktır. Allah'ın kahhar isminde kaçın.

Allah'ın kahredici gücü size yetişir. 75 milyonun bedduasını aldığınızda kendinize gelin. Siz kuldan, milletten utanmıyor, milletin acısına ortak olacağınıza bu acıyı ortaya koyanlara destek oluyorsunuz. Eğer bir eylem olacaksa buna karşılık güvenlik güçlerimiz var. Millet size beddua eder. Sizi her gün gördüğünde ne yapacağını iyi bilir. Milletten utanın. Siz bu noktaya geldiyseniz zevaliniz yakındır. Karanlıkların en koyu olduğu zaman şafak vaktine en yakın olduğu zamandır. Sabahın geleceğini gecenin koyu karanlığından anlayabilirsiniz. Biz sizlerle meşru zeminde siyasetle, doğru bir kulvarda şiddet kullanmadan siyaset yapılmasını diliyoruz. Bütün bunları gördüğümüzde ülkemizin şartlarını iyi düşünmemiz lazım. Dağı üstünden aşacağız. Yolları bulacağız. Terör belasını bitireceğiz. Bu cennet vatanımızda huzur mutluluk içinde yaşamaya devam edeceğiz" diye konuştu.


"SURİYE'DE YAŞANANLAR ÜZÜNTÜ VERİCİ"


Suriye'de yaşananların üzüntü verici olduğunu da vurgulayan Arınç sözlerini şöyle tamamladı:
"Orada öldürülenlerin sayısı bini geçti. Halep'te taş üstüne taş kalmadı. Dünyada tek ses mazlumdan yana, Türkiye'den çıkıyor. Ne güzel milletsiniz. Nerede bir mazlum feryat ederse, masum feryat ederse Türk milleti imdada yetişiyor. Arakan için 100 milyon lirayı toplayıp göndereceğiz. Bu milletin ferdi olmak ne mutlu. Her yere elimiz ulaşıyor."
Arınç, partililere adaletli olmalarını, vatandaşın işini kolaylaştırmalarını, bölgecilik, tarafgirlik, menfaatçilik ve çıkar sağlayacak davranışta bulunmamalarını, kimsesizlerin kimi olmalarını öğütlerken, "gözyaşı üzerine saadet olmaz, israf, gösteriş ve beddua alacak işlerden kaçının" diye konuştu.