CHP Ankara Milletvekili Aylin Nazlıaka konuya ilgili olarak şunları söyledi: "Bu olayı ilk duyduğumda inanamadım, çünkü bir ormancının bir fidana zarar verebileceğini hiç tahmin edemezdim. Gazi Yerleşkesi bize Atatürk’ün mirasıdır, onu korumak da vasiyetidir. Genel Müdür Yardımcısını o fidanlar neden rahatsız etmiştir? Milletin temsilcisi vekiller olarak diktiğimiz fidanlara saldırı millet iradesine de saldırı demektir. Siyasetçisinin de bürokratının da millet iradesine saygısı yoktur. Cumhuriyet’in sembollerine tahammül edemiyorlar. Hükümetin ben yaptım oldu anlayışıyla yönettiği Türkiye’de, direnen tek kale kaldı: o da Cumhuriyet Halk Partisi. Atatürk’ün mirası Gazi Yerleşkesi’ne sahip çıkmaktan ve bunun mücadelesini vermekten vazgeçmeyeceğiz." Nazlıaka, Orman ve Su İşleri Bakanlığı’ndan yapılan "Dikilen fidan Orman Genel Müdürlüğü’nün mülküne tecavüzdür" açıklaması için ise "Bakanlık ayıp üstüne ayıp işliyor. Orman Genel Müdürlüğü’ne bir fidan dikmeyi mülke tecavüz olarak değerlendirmek kimin haddinedir. Hiçbir yere zorla girmişliğimiz yok. Gazi Yerleşkesi’ne gittik, fidanlarımızı diktik ve Atatürk’ün mirasına sahip çıktık" dedi.

CHP Ankara Milletvekilleri Günaydın ve Nazlıaka’nın fidan diktikleri gün Afyon’da Orman Genel Müdürü’nün gelen bilgi notuna gülmesine ilişkin olarak ise Aylin Nazlıaka, "Milletin vekilleri olarak gidip Gazi Yerleşkesi’ne fidan diktik. Milletin vekillerinin eylemine gülen bir genel müdür o koltukta oturmamalıdır; bu tavır Parlamento’nun saygınlığını hiçe saymaktır. Devlet geleneğiyle, bürokrasi adabıyla bağdaşmayan hareketler bunlar. Sayın Bakan sözüm senettir diyor, Genel Müdür burayı Başbakanlığa verdik diyor. Kim doğru söylüyor? Sayın Bakana sormak lazım kararları siz mi alıyorsunuz, Genel Müdürünüz mü alıyor?" dedi.

CHP Genel Başkan Yardımcısı Gökhan Günaydın da Gazi Yerleşkesi’ne dikilen fidanların sökülmesine ilişkin "Türkiye’de, özel bir mülk olmadığı sürece, bir yere bir fidan dikmek için izin alınması gerekmez. Bu kapsamda, Ankara milletvekillerinin OGM arazisi içine fidan dikmesini; ‘izinsiz araziye giriş ve mülke tecavüz’ olarak yorumlamak, olsa olsa Orman ve Su İşleri Bakanlığı’nın içinde bulunduğu acınası durumu yansıtır. Zorla girdiğimiz iddia edilen Orman Genel Müdürlüğü’ne bir milletvekili nasıl girerse öyle girdik. Hele, ‘Ankara milletvekillerinin OGM arazisine girmek için yöneticilerin Ankara dışında bulunduğu bir günü seçtikleri’ imasının, devlet terbiyesi ile bağdaşır tarafı olmadığı açıktır. Burada esas mevzuata aykırı olan, yani 6831sayılı Orman Kanunu’nun 114 üncü maddesi uyarınca ceza gerektiren eylem ise, Orman Genel Müdürlüğü binası önüne dikilmiş 5 yaşındaki iki sedir ağacının, hınçla tahrip edilmesidir. Bu konuda Sulh Ceza Mahkemesi’nde ilgililer hakkında dava açacağız" dedi.

Tarım Orman İş Sendikası Genel Başkanı Şükrü Durmuş ise Genel Müdür Yardımcısı Recep Kaşan’ın fidan dikimine katılan sendika üyeleri hakkında soruşturma açılması talimatını verdiğini belirterek, "Şahsım, sendikamız Genel Mali Sekreteri Medet Yüce ve 15 üyemiz hakkında soruşturma açılması talimatı verildi. Sendika bu konuda gerekli girişimlerde bulunacaktır. Fakat bilinmesi gereken bir şey vardır ki Genel Müdür Yardımcısının talimatıyla fidanlar parçalatılmıştır. Bu ormancılık tarihinin kara lekesidir. Bunlar, fidana bile tahammülü olmayan söze ormancılardır" diye konuştu.