Kar, fırtına, sağanak yağışlar... Bahardan kalma günlerin yerini soğuklar aldı. Soğuk kış günleri, evlerde ısınma amaçlı tüketilen enerjiyi nasıl artırıyorsa araçların da yakıt tüketiminde benzer etki yaratıyor. Çünkü araç motoru, verimli yanma için ideal çalışma sıcaklığına ulaşana kadar daha çok ve devirli çalışıyor, motor yağı katılaştığı için sürtünme artıyor ve hareketli parçalar daha çok güç harcıyor, silecekler, fanlar, ısıtmalı koltuklar, buz çözücüler çok sık kullanılıyor. Lastik basıncı düşüyor ve yuvarlanma direnci kırılıyor...

MOTORDA İDEAL ISI

Dizel ve benzinli araçta yakıt için ideal çalışma ısısının 70-90 derece olduğu kabul ediliyor. Kış aylarında bu dereceye ulaşmak zaman alıyor. Araç ideal dereceye ulaşana kadar yüksek devirli çalışıyor. Bu gibi durumlarda araç 15-20 saniye çalıştıktan, hareketli parçalar yağlandıktan sonra hemen yola çıkılmalı. Aracın rölantide ısınması beklenmemeli. Bir de çalıştırdıktan sonra gaza sonuna kadar basma alışkanlığı var. Araç ısınsın diye yapılan bu işlem hem motora zarar verir hem de yakıt tüketimini olması gerekenden daha çok artırır. Aracın yol alırken ısınmasını sağlayın, araç ısınana kadar hız yapmayın. İmkanınız varsa aracı kapalı garajda tutun. Bu da dış ortam ısısına göre 10 dereceye kadar avantaj sağlar yani araç daha çabuk ısınır ve motor yağı çok katılaşmaz.

KIŞIN LASTİK BASINCI DÜŞER

Lastik, motorun yükünü taşıyan içi hava dolu bir parçadır ve hayati öneme sahiptir. Lastik içindeki havanın hacmi yazın artar, kışın azalır. Lastik basıncı hava 10 derece azaldığında yaklaşık 2 psi düşer. Mesela, ağustosta 30 derece hava sıcaklığı varken 32 psi basınçta şişirilmiş bir lastiğin basıncı, şubatta hava 5 dereceye indiğinde 27-28 psi seviyesine iner. Basıncı araç fabrika değerlerinin altında olan ya da az şişirilmiş lastiklerin dönüş kabiliyeti zayıflar. Bu kabiliyet azaldıkça aracın motoru, lastikleri çevirmek için daha fazla güç harcamaya başlar. Ayrıca düşük havalı lastiklerde düzensiz aşınmalar oluşur ve yanaklarda çatlamalar meydana gelir. Ya akaryakıt istasyonlarında ya da kendi alacağınız bir basınç ölçerle lastik hava basıncını her fırsatta kontrol edebilirsiniz. Araçta basınç sensörü varsa her gün kontrol etmenizde fayda var.

MEVSİME VE COĞRAFYAYA UYGUN YAĞ

Motor yağı viskozitesi, yağın belirtilen bir sıcaklıkta ne kadar kolay aktığını ifade eder. Yağ viskozitesini tanımlayan iki sayı kullanılır. İlk sayı, ‘Winter (kış)’ anlamına gelen ‘W’ harfi ile gösterilir. Bu değer, motorun çalıştırıldığı ve yağın henüz soğuk olduğu şartlardaki akışkanlığı gösterir. İkinci sayı ise motorun normal çalışma sıcaklığına gelmesi sonrasında yağın sahip olduğu yeni akışkanlığı gösteriyor. Sayı küçüldükçe akışkanlık artar. Yani motorun ilk çalıştırılma anlarında 5W-30 bir yağ, 10W-30 bir yağa göre daha kolay akar ve dağılır. Motor yağları soğuduğunda doğal olarak kalınlaşır ve sıcaklıkla da incelir. İnce veya düşük viskoziteli yağlar düşük sıcaklıkta motor parçalarını korumak için daha kolay akar. Kalın veya yüksek viskoziteli yağlar ise yüksek sıcaklıklarda motoru daha iyi korur. Bu yüzden yaşanan bölge ve hava durumu yağ seçiminde kritik önemde. İdeal yağ seçimi sürtünmeyi azaltacağından yakıt tüketimini de pozitif etkiler, ekstra güç için harcanan sarfiyat düşmüş olur.

BAKIMLAR İHMALE GELMEZ

Son dönemde araç bakım ve parça maliyetleri arttığı için aracını servise götürmeyenlerin sayısı da artmaya başladı. Ancak bu ihmal büyük hasarlara davetiye çıkardığı gibi yakıt tüketimini de artırır. Zorlu hava koşullarında güvenli ve yüksek performanslı sürüş için periyodik bakımı asla pas geçmeyin. Özellikle motor yağı, antifriz, camsuyu, yakıt ve hava filtreleri ile akü kontrolü soğuk günlerde konfor ve güvenliğiniz için önemli. Aracınız ne kadar hafif olursa motorun harcayacağı enerji de buna paralel düşer. Pandizot, çocuk arabası, puset... Bu havalarda gerek duymadığınız ne varsa evde bırakmanız cebinize katkı sağlar.

AKÜ SORUNLARI

Kış günlerinde en sık karşılaşılan arızalar akü kaynaklıdır. Bu yüzden araç sabahları sizi yaya bırakabilir. Bunun da sebebi kışın aküye fazla yük binmesi. Buğu çözücüler, fanlar, yan ayna ve koltuk ısıtıcılar, sis lambaları, sürekli çalışan silecekler gibi elektrikli donanımlar enerji tüketimini artırır. Bu da alternatörün aküyü şarjlı tutmasını zorlaştırarak yakıt verimliliğinde düşüşe neden olur. Buğu çözücüler ve koltuk ısıtıcıları gibi elektrikli fonksiyonları gereğinden uzun süre kullanmayın. Bu, akü üzerindeki yükü azaltır ve yakıt ekonominize yardımcı olur.

KLİMADA ZAMANLAMA

Aracı çalıştırır çalıştırmaz klimayı açmak yakıt tüketimini artırır. Ayrıca klima açıkken motorun ısınması da gecikir. O yüzden motor biraz ısındıktan sonra klimayı açmak daha verimli ve tasarruflu bir yöntemdir.

Posta