KAPIŞTILAR

Ali Öztürk’ün Hasan Kurt’a kendi sütununda verdiği cevap aynen şöyle;

“…..Hasan Kurt gazetesinde ara sıra bizi dedikodularına malzeme yapmayı sürdürüyor. Çok uzun süredir cevap vermeye değer bulmadık. Sizden yoğun olarak gelen "Sütuna alma bu adamı" tavsiyeleri nedeniyle umursamadık. Ancak bu kez gayri ahlaki bir çizgide yazı yazmış. Bizim üzerimizden Bakan Yardımcısı Sayın Muhammet Balta’yı aşağılamaya kalkışmış. Kurt’un Sayın Balta ile ilişkisi bizi ilgilendirmez. Lakin yaptığımız bir röportaj üzerinden yazdıklarını kabul edemeyiz. Muhammet Balta isminin Hasan Kurt’un hafızasında yaptığı çağrışım Kurt’un yaşam felsefesini ilgilendirir. Muhammet Balta ismi bizim hafızamızda samimi, hesapsız, dümdüz bir politikacıyı çağrıştırır.Hasan Kurt bilerek bize iftira atıyor. Diyor ki; "Burada asıl sorun Muhammet Balta’nın Anavatan Partisi döneminden buyana kendisini eleştiren hem de acımasız bir şekilde eleştiren bir gazeteciye hiçbir şey yokmuş gibi röportaj vermesi… Burada aslında Ali Öztürk’ü kutlamak gerekir. Muhammet Balta’ya yıllardır bir sağından bir solundan vurdu, sonra karşısına geçti keyif yaptı."

Bu bakış açısı Hasan Kurt’un

1) Ali Öztürk’e, tıpkı Muhammet Balta’ya karşı beslediği kin ve nefret duygusunu yansıtıyor. Yani Hasan Kurt aslında iki insan için içinde sakladığı önyargısını dışa vuruyor. Kah Muhammet Balta üzerinden Ali Öztürk’e, kah Ali Öztürk üzerinden Muhammet Balta’ya…

2) Hasan Kurt aslında kendi dünyasını yansıtıyor. Bu yazdıklarından ve yıllardır yazdıklarından anlıyoruz ki, kin duyduğu insandan demek ki ömür boyu nefret ediyor. Gazeteciliğini maalesef böyle önyargılarıyla sürdürüyor…”

Yazının tamamını okumak için tıklayın

HASAN KURT’TAN ANINDA CEVAP

Ali Öztürk'ün bu yazısına Hasan Kurt anında cevap verdi. Kurt köşesinde Ali Öztürk’e  “Hacı Ali Öztürk”  diye hitap etti. Kurt Gazeteci Hakkı Emiroğlu’nun kendisini Ali Öztürk için çok ilginç iddialar içeren bilgiler verdiğini belirttiği yazısının bir bölümünde şunları kaleme aldı;

“…..Dün Hakkı Emiroğlu, Ali ile ilgili uzunca bir yazı gönderdi ve, ‘Bu kıyağımı da unutma’ dedi. Bir yığın iddia...Geçmişte yapılanlar geçmişte kaldı. Öztürk ile ilgili iddiaların hiçbirine köşemde yer vermeyeceğim. Bu köşede belden aşağı atmak yok...Hacı kardeşim, sonuçta ticaret yapıyor. Bunu belirttikten sonra Ali Öztürk’ün yazdıklarına, onu ve sevenlerini incitmeden birkaç cümle ile cevap veriyim...”

Hasan Kurt’un Ali Öztürk’e verdiği cevabın tümünü okumak için tıklayın

MURAT TAŞKIN MAHKEMEYE GİDİYOR

Öte yandan Gazeteci Murat Taşkın da Ali Öztürk’ü mahkemeye vereceğini belirtti. Günebakış Gazetesi’inde Salih Güloğlu adı ile yayınlanan bir köşe yazısında şahsına dönük hakaret olduğunu belirten Taşkın, hakkını yasal yollardan arayacağını belirtti.

Taşkın’ın mahkemeye vereceğini belirttiği yazıda Salih Güloğlu diye bir kişinin olmadığı mahlas adla bir başka kişinin bu yazıyı kaleme aldığı iddiası da var. Söz konusu yazıda, Taşkın için şu ifadeler yer aldı;

“…….Geçen hafta yazdığım yazıdaTrabzon Kitapları etkinliğinde Trabzon’a hizmet adına nasıl tek taraflı yayınların basıldığını açıklamıştım.Şimdi daha net örnek vereceğim.Faruk Beyin kültür ve sanat adına birlikte olduğu dostlarının AK Partiye düşmanlıklarından iki örnek çok önemli.

Birincisi Faruk Özak’ın kültür hizmetlerini emanet ettiği dostu Murat Taşkın.Murat bey bakın Dersim’le ilgili neler yazmış.Dersim’in bir yutturmaca olduğunu yazdıktan sonra ‘Nerde Deniz Feneri,nerde Silivri’diye sormuş.Faruk abisinden beslenip AK Partiyi yerden yere vuruyor.Bana göre Murat Taşkın Silivri ile Deniz Fenerinin kitaplarını yazıp Faruk abisine bastırtsın.Hatta birde önsöz yazdırsın.

İkincisi Faruk Özak’ın sanatsal hizmetleri emanet ettiği Adnan Taç.Faruk Özak’ın özel idareden alıp verdiği Sanatevinin başkanı bakın Faruk abisinin partisine neler diyor.’Biliyoruz ki bu Dersim gündemi durduk yerde patlamadı.Bu gündem iktidarın bilinçli manevrasıdır.Suriye batağında çırpınan iktidarın gündem saptırmasıdır.Emperyalistlerle işbirliği yaptığı Arap Baharı denen kara bahar havasını dağıtmaktır.Kaşıyın beyler  kaşıyın.Birgün gelir kaşıyan ellerinizi birileri gelip kırmaya kalkabilir.’

Adnan Taç ve Murat Taşkın elbette bağımsız yazarlardır.Fikirlerini özgürce yazacaklardır.CHP yanlısı olabilirler.Başka partilide.AK Partiyi sevmeyebilirler.Onlara söylenecek söz fikirlerine katılmamaktır.Benim sözüm Faruk Özaka.Kol kola girdiği ve bakanlık gücünden aktardığı katkıyı kimlere yaptığına.AK Partililerin oylarını alıp AK Partiye düşmanlık yapanlara olanaklar sağlamasına.Kendisinin bu konuda haksızlıklara uğradığını söylüyormuş.Biz de bunları örnek verelim dedik.Merak eder belki dostu Adnan Taç’a kırılacak elleri sorabilir….”