Trabzonspor dün Kasımpaşa ile kendi evinde karşılaştı ama ne karşılaşma. Passolig tribünleri vurmuş bitirmiş. Sanki Trabzonspor değilde 2.Lig takımı sahaya çıkıyor. O heybetli Trabzonspor sahaya girerken tüylerimiz diken diken olurdu. Özledik o günleri vesselam. Taraftar eksikliği sahada oldukça fazlasıyla hissedildi.
Maça gelirsek Shota Trabzonspor'u ezberlemiş gibiydi, kanatlar çalışmıyor, organize olunamıyor, pas trafiği desen kaç maçtır hiç yok. Böyle bir ortamda galibiyet beklemek sürpriz olurdu.  

Trabzonspor maça kontrollü başladı ve rakibini üstüne çekerek  kontra ataklarla gol arama yoluna gitti. Bu taktik ilk 30 dakika için başarılı oldu ve Soner'in harika pasını Yusuf Erdoğan özlediğimiz o Fatih Tekke bitiriciliğinde tamamlayarak golü yaptı.

Bu dakikalardan sonra Trabzonspor bir süre yüklendi ama yine önceki maçlarda ki gibi direnci hemen kırıldı  ve Trabzonspor o bildiğimiz geriye yaslanma yöntemini yine tercih etti.  Kasımpaşa geldikçe geldi. Onur ve Belkalem'in topuğu Trabzonspor'u kurtardı diyebiliriz. Bu görüntüler Trabzonspor'u bir Andolu takımı havasına bürüdü. Yapılan onca transferden sonra Trabzonspor'un Kasımpaşa karşısında böyle ezilmesini kimse hazmedemez.

Maçın 2. yarısında da roller değişmedi Cardozo'yu bir türlü topla buluşturamayan Trabzonspor orta saha ve kanatları hiç yapamadıklarını yaptı ve Cardozo'nun yerine oyuna giren 1.72'lik Waris'e sağlı sollu ortalar atmaya başladı. Resmen Kabus gibiydi. Kasımpaşa sonunda baskılarının meyvesini Scarione ile aldı. Trabzonspor belkide ilk defa defansta bu kadar kalabalık olduğu anda gelen bu gol zaten iyi oynayamayan pas trafiği sıfır olan bu takımı iyice bitirdi. Hele o son 9 dakika Aman Allah'ım. İzleyenlere kim 3 puanı hakketi diye sorsalar bu kesinlikle "Kasımpaşa" olurdu, çünkü hakettiler.

Bu takımda iyi de olsa kötü  de Constant'ın %100 oynaması gerekiyor. Ayrıca Özer geldikten sonra orta sahadaki kopukluğun da daha azamiye inebileceği kanaatindeyim. Takımda müthiş bir lider eksikliği var.  Mehmet ve Soner ile olacak iş değil. Trabzonspor'un geçen seneden bir farkı yok aynı tarz oyun aynı puan kayıpları sormazlarmı adama defansı daha iyi yapmaktan başka bu takımda ne değişti?

Vahid Hoca'nın ve Trabzonspor'un bu oyun mantalitesi ile (kontra atak futbolu)  nereye kadar gideceği büyük bir merak konusu. Bu arada Vahid Hoca'nın 2-3 ay kredisi de dolmak üzere.  Biz sabrediyoruz, umut ve heyecanla Vahid Hoca'nın vaad ettiği o güzel günlerin gelmesini bekliyoruz. Ama böyle giderse Hacıosmanoğlu yönetiminin işi çok zor..