Nafieh, Esed rejiminin işkence sistemine dair açılan ilk uluslararası davada tanıklık yapmış, bu süreçteki ifadeleriyle tarihe geçmişti.

Toplu mezarların sessiz tanığı konuştu

2011-2018 yılları arasında Şam Valiliği'nde defin işlerinde çalışan Nafieh, rejim tarafından zorla mezar kazıcılığına sürüklendi. Her gün yüzlerce işkence görmüş cesedin gömülmesini organize ettiğini söyleyen Nafieh, “O insanlara baktığımda, ölmeye gelmeden önce defalarca ölmüş olduklarını hissederdim” diyerek yaşadığı travmayı anlattı.

“Hayır demek yasaktı”

Başlangıçta hiç ceset görmemiş sıradan bir belediye çalışanı olan Nafieh, istihbaratın görevlendirmesiyle mezar kazma görevine getirildi. Cesetleri getiren güvenlik şubelerini, sayılarını ve gömüldükleri yerleri tek tek kayıt altına almak zorundaydı. “Yoruldum ya da hastayım demek bile yasaktı” diyen Nafieh, rejimin ne denli baskıcı bir yapıya sahip olduğunu gözler önüne serdi.

Cesetler kamyonlarla getirildi, raporlar Esed’e gitti

İlk görev yeri olan Najha Mezarlığı dolunca, Kuteyfe bölgesinde daha gizli alanlara yönlendirilmişti. Haftalık kamyon sayısı zamanla arttı. Cesetlerin çoğunun Sednaya Cezaevi’nden geldiğini belirten Nafieh, burada infazların gece yarısı yapıldığını ve sabaha karşı cesetlerin gömüldüğünü söyledi. Her gömü raporunun dört kopyası çıkarılıyor, bunlardan biri doğrudan Beşar Esed'in sarayına ulaştırılıyordu. “Esed, şubelerde ne olup bittiğini biliyordu” dedi.

Kaçış ve tarihi tanıklık

2018’de hastalığını öne sürerek görevinden ayrılan Nafieh, iki kez rüşvet vererek ailesiyle birlikte Suriye'den kaçmayı başardı. Almanya’ya iltica eden Nafieh, Koblenz’de görülen ve Suriye devlet işkencesine karşı açılan ilk uluslararası davada tanıklık yaptı. Onun ifadesi, iki üst düzey rejim yetkilisinin mahkûm edilmesinde kritik rol oynadı.

Yaptırımlara dayanak oldu, artık yüzünü gizlemiyor

Koblenz davasının ardından "Caesar" kod adlı eski adli memurla birlikte çalışan Nafieh, ABD’nin 2019’da uyguladığı yaptırımların dayanaklarından biri haline geldi. 2023’te ABD Kongresi’nde yaptığı konuşmada, Arap ülkelerinin Esed ile normalleşmesini engellemek için uluslararası topluma baskı çağrısında bulundu.

Yıllarca ailesiyle birlikte tehdit altında yaşayan Nafieh, “Kimliğimi bile açıklamamışken kayınlarım, eşleri, kız kardeşlerim tutuklandı” dedi. Ancak Esed rejiminin çökmesiyle birlikte artık saklanma gereği kalmadığını vurgulayan Nafieh, “Rejim düştü, büyük bir sevinç yaşadım. Artık yüzümü göstermeye hazırım” ifadelerini kullandı.

Kaynak: HABER7