Teknoloji şirketleri ve otomotiv üreticilerinin birlikte geliştirdikleri otonom araçlar bir süredir yollara çıkmak için gün sayıyor.

Sürücü müdahalesi olmadan ilerleyebilen bu otomobillerin önündeki en büyük engel ise yolların söz konusu teknolojiye uyumlu olmaması ve bu araçları kapsayan yasal düzenlemelerin henüz yapılmaması olarak karşımıza çıkıyor.

Bunun sonucunda ise, üreticilerin otonom araçları tüketici ile buluşamıyor.

Teknolojisi hazır fakat yollara çıkamayan otonom araçlar, üreticilerin piyasa değerini de eritmiş durumda.

Öyle ki, Morgan Stanley'den yapılan açıklamaya göre, Google'in çatı şirketi olan Alphabet bünyesindeki Waymo'nun piyasa değeri 105 milyar dolar olarak belirlendi.

Otonom araçlarını uzunca bir süredir ABD'de test eden şirketin geçen yılki değeri ise 175 milyar dolar olarak açıklanmıştı.

BİRDEN ÇOK SEVİYESİ BULUNUYOR

Bu noktada bir parantez açarak, otonom sürüş teknolojilerinin birkaç seviyesinin olduğunu belirtelim.

Hali hazırda yollarda olan araçlarda yer alan şerit takip asistanı gibi donanımlar otonom sürüşün ilk seviyelerini oluştururken, bizim bahsettiğimiz otonom araçların ise tamamen bilgisayar kontrolü ile ve sürücünün hiç bir müdahalesi olmadan ilerleyebilen araçlar olduğunun altını çizelim.

Toplam 5 seviyesi bulunan otonom sürüş teknolojilerinde birinci seviyede sürüş asistanları yer alıyor.  İkinci seviye ise, şerit takip asistanı gibi teknolojiler ile kısmi otonom sürüş olarak tanımlanıyor.

Üçüncü seviyede sürücü müdahalesine ihtiyaç duymadan araçların ilerlemesi mümkün hale gelirken, bu seviyedeki bir otonom teknolojiye sahip araçlarda bir operatörün güvenlik sebebiyle hazır bulunması gerekiyor.

Günümüzdeki uygulamalarda bu seviyede gerçekleşiyor.

Dördüncü seviye otonom sürüş ise, aracın içinde kimse olmadan dahi yol alması anlamına geliyor. Bu seviyedeki bir otonom araç, haritaların programladığı alanların dışında yol alamıyor.

Son seviye olan beşinci seviye ise, araçların her koşulda sürücüsüz bir şekilde yol almasına imkan tanıyor.

'SÜREYİ HAFİFE ALDIK'

Waymo'ya geri dönersek, Morgan Stanley'den konuya ilişkin yapılan açıklamada, "Otonom araçların ticarileşmesi ve teknolojinin kullanımı konusunda birtakım engeller bulunuyor. Daha da önemlisi, bu araçlarda operatör bulundurma süresinin uzunluğunu ve otonom araç paylaşım hizmetlerinin başlama süresini hafife aldığımızı anlıyoruz" ifadesi yer aldı.

Kaynaklar, yatırımcıların Waymo, Uber, General Motors ve Tesla gibi otonom araç teknolojileri geliştiren şirketlerin sürücüsüz araçlarını birkaç yıl içinde kullanıma sunacaklarına inandıkları için finansman sağladığını, fakat son dönemde bu düşüncenin terkedildiğini aktarıyor.

EN HAZIR ÜLKE HOLLANDA

Otonom araçların yollara çıkması gecikse de, bazı ülkeler bu araçlara şimdiden hazır hale gelmiş durumda. KPMG'nin Otonom Araçlara Hazır Olma Endeksi'ne göre, Hollanda, yasal düzenlemeler, teknoloji, kamuoyu kabulü ve altyapı konularında sürücüsüz araçlara en hazır ülke olarak yer alıyor.

Söz konusu dört kritere göre Hollanda'yı sırasıyla Singapur, ABD, İsveç ve İngiltere takip ediyor. 20 ülkenin dahil edildiği araştırmada Türkiye'de yer almıyor.

Uber, Waymo, Tesla, Volkswagen ve General Motors gibi üreticilerin üzerinde çalıştığı otonom araçların Ar-Ge çalışmalarına, küresel otomotiv sektöründe bugüne kadar 80 milyar doların üzerinde bir bütçe aktarıldığı tahmin ediliyor.

Söz konusu meblağının 2014 yılından itibaren harcanması ise, işin ciddiyetini gözler önüne seriyor.

Fakat bunca harcamaya ve emeğe rağmen bu araçların yakın bir tarihte bile tüketiciler tarafından kullanılamayacak olması, soru işaretlerini de beraberinde getiriyor.

Kim bilir, belki de otomotiv üreticilerinin rotayı başka alanlara çevirmesinin vakti gelmiştir!