61SAAT HABER SERVİSİ - Konya’da bir araya gelen Eczacılar, gündemdeki konuları ele alarak, ortak iradenin kamuoyuyla paylaşılmasına karar verdi.

Türk Eczacılar Birliği ve aralarında Trabzon’un da bulunduğu 54 Bölge Eczacı Odası, 43. Dönem 1. Bölgelerarası Toplantısı için Konya’da bir araya geldi. Konya’da yapılan toplantının ardından ise ortak odalar ortak bir basın açıklamasıyla  hazırladıkları sonuç deklerasyonunu kamuoyuyla paylaştı.

Trabzon Gazeteciler Cemiyetinde yönetim kurulu üyeleriyle birlikte, bir basın toplantısı düzenleyen Trabzon Eczacı Odası Başkanı Çetin Kansız, dikkat çeken açıklamalar yaptı.

ECZANELERİN YARISI KAPATMA DURUMUNA GELMİŞTİR

Eczacıların sorunlarından bahseden Kansız, “Eczacılar; kira, elektrik, doğalgaz, personel gideri gibi rutin ödemelerini dahi inanın ki daha önce elde ettiği kazançlarından karşılaşacak duruma düşmüşlerdir. en temel işletme giderlerini dahi karşılayamaz duruma gelmişlerdir. Bu borç sarmalından çıkmamız da şu şartlarda mümkün değildir. Belki de 28 bin 500 eczacı meslektaşımızın, yarısı eczanelerini kapatma duruma gelmişlerdir” dedi.

İLAÇ YOKLUĞU İLE İLGİLİ BENİ ARIYORLAR

İlaca erişimde de sorunlar yaşandığını ifade eden Kansız, “Hastaların son zamanlarda gündemimizde… Ben eczaneler odası başkanıyım. Trabzon adı büyük, yerine göre herkesin bir birini tanıdığı bir şehir. Her gün 10 ile 20 arası insan ilaç yokluğu ile ilgili beni, yöneticilerimizi, genel sekreterimizi, saymanımızı, eczacı meslektaşlarımızı hatta bunun içinde doktorundan tutun, başka sağlık mensubu insanlar bile ilaca ulaşamadıkları için bizleri aramakta. Hastaların ilaca erişim sorununun çözümü çok önemli. Diyabet, tansiyon, kalp hastalıkları gibi kronik hastalıklara ait ilaçlara erişimde güçlükle yaşamaktadır.
Hastaların yaşadığı mağduriyetin inanın hiç bir eczacılarımızla zerre kadar alakası yoktur” diye konuştu.

FİYAT FARKI ÇIKARMAYAN İLAÇ HEMEN HEMEN KALMADI!

Yaşanan bu duruma kalıcı bir çözüm bulunmasını isteyen Kansız, “Yaşanan bu soruna, kalıcı gerçekçi çözüm bulunmazsa, vatandaşların ilaca erişimi her geçen daha da zorlaşacaktır. Bu durum ciddi sağlık sorunları yaratacaktır Bununla ilgili başta onkoloji ilaçları olmak üzere çok sayıda yeni nesil ilaç ülkemize maalesef gelmemektedir. Hastalarımız daha etkin ve yenilikçi tedavi yöntemlerinden mahrum kalmaktadır. Hastalarımıza fiyat farkı çıkarmayan hiç bir ilaç hemen hemen kalmadı. Her gelen ilacın belki de bedelinden daha fazla fiyat farkıyla eczanelerimizde karşılaşmak durumunda kalıyor. Bunun da eczacılarımızla hiç bir alakası yoktur” dedi.

FİRMALAR ZARARA UĞRADIĞINI İFADE EDEREK…

Kansız, bazı ilaçların bulunmaması ile ilgili nedeni sorulduğunda ise, “Firmalar bazı ilaçları zararı uğradığını ifade ederek ithal etmiyor ya da üretmiyor. şişe fiyatları… Bazı çocuk şurupları var, ilacın fiyatı ki sanayi açısından bakıyorum. Biz ilaç zam alsın derdinde değiliz. Kesinlikle öyle bir talebimiz de yok. Şişe fiyatından daha ucuza satılan ilaçlar var. Dolayasıyla zarar ettiklerini düşündükleri için.. Bir de Euro kuru var. Şu anda 6.29 olması lazım. İthal ilaç fiyatları da Euro 6.20’den çarpılıp, Türkiye’de satılıyor. Firmalarda bu ilaçları getirmek istemiyor. Zarar ettiklerini düşündükleri için”diye konuştu.

Kansız’ın okudu sonuç deklerasyonunun tam metni şu şekilde:

43. DÖNEM I. BÖLGELERARASI TOPLANTISI SONUÇ DEKLARASYONU

Türk Eczacıları Birliği ve 54 Bölge Eczacı Odasının Başkanları ve yöneticileri 43. Dönem I. Bölgelerarası Toplantısı için 23-25 Haziran tarihlerinde Konya’da bir araya gelmiştir. Bu toplantıda eczacılık mesleğinin gündemindeki konular ele alınmış ve ulaşılan ortak iradenin kamuoyuyla paylaşılmasına karar verilmiştir:

1-Türk Eczacıları Birliği, tüm Bölge Eczacı Odaları ve ülkemizin dört bir yanında hizmet sunan meslektaşlarımız, üstlendikleri sorumluluğunun bilincinde, toplum sağlığını koruma ve geliştirme ana hedefiyle eczacılık mesleğini onurlu bir şekilde sürdürebilmek için var gücüyle çalışmaktadır. Ancak mesleğin karşı karşıya kaldığı sorunlar, artık katlanılamaz bir boyuta ulaşmış durumdadır. Eczacılık mesleği, benzeri daha önce hiç yaşanmamış bir ekonomik tehdit altındadır. Bu tehdidin ana sebebi, 2009 yılından bu yana eczacılarla ilgili olan bölümü bir türlü değiştirilmeyen ilaç fiyat kararnamesidir. 13 yıldır değiştirilmeyen ilaç fiyat kararnamesinin yarattığı koşullara bir de ekonomik krizin eklenmesi eczacıları tamamen tüketmiştir.

Eczacılar; kira, elektrik, doğalgaz, personel gideri gibi rutin ödemeleri dahi yapamayacak noktaya gelmiş, ecza depolarına ödemeleri birikmiş ve bir kredi borcunu başka bir kredi borcuyla ödedikleri bir borç sarmalına girmişlerdir. En temel işletme giderlerini dahi karşılayamaz duruma gelen eczacıların bu borç sarmalından çıkması mümkün görünmemektedir. İki eczaneden birinin kapanma tehlikesi yaşadığı bu ortamda, eczane iflaslarının başlaması an meselesidir.

Türk Eczacıları Birliği bu konuda diyalog kanallarını sonuna kadar kullanmıştır. Türk Eczacıları Birliğinin, sorunun çözümü için yaptığı sayısız girişim ve uyarı göz ardı edilmiş, her türlü yapıcı öneri görmezden gelinmiştir. Mesleğin sorunlarını çözme gayretinin gösterilmesi bir yana, içinde bulunduğumuz krizin derinleşmesine her geçen gün seyirci kalınmıştır.  Ne yazık ki 44 bini aşkın eczacının ve eczacılık mesleğinin sorunları görmezden gelinmiş, adeta yok sayılmıştır. Mevcut koşulların, sadece bugünümüzü değil, geleceğimizi de kararttığı aşikardır.

2- Sağlık çalışanlarının özlük haklarıyla ilgili geçtiğimiz haftalarda TBMM’den geçen son yasal düzenlemede kamu eczacılarının hak ettikleri şekilde yer almaması mesleğimize bakış açısının bir başka tezahürüdür. Kamuda görev yapan eczacılarımız ile kamudan emekli eczacılarımızın uğradığı hak kaybı kabul edilemez.

3- Hastaların ilaca erişim sorununun çözülmesi bir yana, ilaç yoklukları artık daha sık periyotlarla yaşanır hale gelmiştir. Son dönemde özellikle diyabet, tansiyon, kalp hastalıkları gibi kronik hastalıklara ait ilaçlara erişimde güçlük yaşanmaktadır. Hastalarımızın yaşadıkları bu mağduriyetin sorumlusu eczacılar değildir. Yaşanan bu soruna kalıcı ve gerçekçi bir çözüm bulunmazsa, vatandaşlarımızın ilaca erişimi her geçen gün daha da zorlaşacaktır. Bu durum ciddi sağlık sorunları yaratacaktır.

Bununla birlikte, başta onkoloji ilaçları olmak üzere çok sayıda yeni nesil ilaç, Türkiye’ye gelmemektedir. Hastalarımız daha etkin ve yenilikçi tedavi yöntemlerinden mahrum kalmaktadır.

4- Hastalarımıza fiyat farkı çıkarmayan ilaç neredeyse kalmamıştır.  Bazı ilaçlarda, Sosyal Güvenlik Kurumunun karşıladığı tutarın daha fazlasını hastalarımız cebinden ödemek zorunda kalmaktadır. Mevcut ekonomik koşullar düşünüldüğünde, hastalar açısından sürdürülemez olan bu durum, eczacılar açısından da mağduriyet yaratmaktadır.

Buradan ilan ediyoruz ki;

Eczacılık mesleğinin varlık yokluk mücadelesi verdiği bir dönemde, Türk Eczacıları Birliği ve 54 Bölge Eczacı Odamızın öncelikli gündem maddesi, mesleki sürdürülebilirliği sağlamaktır.

Burada ifade ettiklerimizin dışında, mesleğimizin çok sayıda çözüm bekleyen sorunu bulunmaktadır. Tüm bu sıkıntıların ve eczacılık mesleğinin sorunlarının görmezden gelinmesi, mesleğimizin sorunlarını çözme istek ve iradesinin bulunmadığını göstermektedir. Eczacılar, kendilerini yok sayan bu iradeye boyun eğmemeye kararlıdır.

Eczacılar olarak birlikte eylemsel tavır gösterme kararımız; mesleğe başlarken ettiğimiz yeminin gereğidir. Bu yeminin gereği olarak harekete geçmekten başka çaremiz kalmamıştır.

Meslek onurumuzu korumak için gerekirse eczane kapatma da dâhil olmak üzere kademeli eylem planımız acilen hayata geçirilecektir.

Bu çerçevede, Anayasal demokratik haklarımızı kullanacağımız yönündeki güçlü irademizi kamuoyunun bilgisine sunarız.

TÜRK ECZACILARI BİRLİĞİ ve 54 BÖLGE ECZACI ODASI