Öğrencilerin katılımıyla gerçekleştirilen program, Hanife Hatun Camii’nde yapıldı.

İcazet programına Diyanet İşleri Başkan Yardımcısı Dr. Hafız Osman Şahin, Ortahisar İlçe Müftüsü Özcan Yılmaz, Reisü’l-Kurra Mustafa Demirkan ve Trabzon İl Müftüsü Dr. İsmail Çiçek katıldı.

Programda konuşan Ortahisar İlçe Müftüsü Özcan Yılmaz, şunları söyledi:

“Seslerin teminatı sevgili gençler, Ortahisar İlçe Müftülüğümüz tarafından tertip edilen icazet merasimimize hoş geldiniz, sefalar getirdiniz. Cenab-ı Allah programımızı hayırlara vesile kılsın inşallah. Bu vesileyle hafızlarımızın yetişmesinde emeği geçen tüm hocalarımıza yürekten teşekkür ediyorum. Bu yavrularımızı bize emanet eden anne ve babalara şükranlarımı sunuyorum. Cenab-ı Allah hafızlarımızın bahtını açık etsin inşallah. Şehit kanlarıyla sulanmış olan aziz vatanımızdan ezan ve Kur’an seslerini hiçbir zaman eksik etmesin. Desteklerini esirgemeyen İl Müftümüz Dr. İsmail Çiçek hocamıza da şükranlarımı arz ediyorum. Teşviklerinden dolayı tüm büyüklerimize saygılarımı ve hürmetlerimi sunuyorum. Rabbim sizlerden razı olsun.”

Ardından konuşan Trabzon İl Müftüsü Dr. İsmail Çiçek, hafızlara ve ailelerine hitaben şu ifadeleri kullandı:

“Yüce Allah’a hamdolsun; peygamberimiz aracılığıyla indirilen kutlu kitabın mirasını taşıyacak bu genç hafızlarımızı bugün burada görmekten büyük mutluluk duyuyoruz. Kur’an’ı nefes nefes ezberleyen, onu içselleştiren ve hayatına uygulamaya aday olan bu kardeşlerimizi tebrik ediyorum. Onları yetiştiren anne babalara ve fedakârca emek veren hocalarımıza teşekkür ediyorum. Yoğun işlerini bırakıp camiye koşan tüm katılımcılara, Ankara’dan gelerek programımıza teşrif eden reisü’l-kurramıza, genel müdürümüze ve başkan yardımcılarımıza da şükranlarımı sunuyorum.

Sevgili hafızlar, Allah sizleri seçti. Namazı koruduğunuz gibi kitabı da koruyun. Hafızlık bir başlangıçtır; ezberlediğiniz ayetleri şimdi hayata geçirme vaktidir. Ayak izi bırakan bir hafız, öğrencilerine de iz bırakır. Müslim ve muhsin olarak yaşamanız için dua ediyoruz. Hafız olduk diye Kur’an ile bağınızı koparmayın. Rabbimize hamd ediyor, bu güzel ortamı hazırlayan ilçe müftülüğümüze ve emeği geçen herkese teşekkür ediyorum. Allah’a emanet olun.”

Diyanet İşleri Başkan Yardımcısı Dr. Hafız Osman Şahin ise şu ifadelere yer verdi:

“Rahman ve Rahim olan Allah’ın adıyla. Hamd, âlemlerin Rabbi olan Allah’a mahsustur. Salât ve selâm, O’nun elçisi Muhammed’e, âline ve ashabına olsun.”

Değerli misafirlerimiz, kıymetli büyüklerimiz, hanımefendiler, beyefendiler… Hepinizin Cuması mübarek olsun. Toplumumuz için hayırlara, berekete vesile olmasını niyaz ediyorum. Konuşmama, Diyanet İşleri Başkan Yardımcımız Dr. Safiye Erbakıcı hanımefendinin selamlarını ve tebriklerini ileterek başlamak istiyorum.

Trabzon, özellikle Kur’an hizmetleriyle gurur duyduğumuz şehirlerimizdendir. Merhum büyüklerimiz—Ali Haydar Hoca başta olmak üzere—bu topraklarda öyle tohumlar ektiler ki, onların bereketi bugün hâlâ meyve vermeye devam ediyor. Kıymetli kardeşlerim,Hafız olmak; Kur’an’ın hâmili olmak, onun muhafızı olmak demektir. Bu, çok değerli ve şerefli bir makamdır. Çünkü Kur’an bizim izzetimizin, onurumuzun kaynağıdır. Bugün buradan hafız kardeşlerimize ve sizlere birkaç tavsiyede bulunmak isterim.

Diyanet İşleri Başkanlığımız, Kur’an hizmetini 4 yaşından 60 yaşına kadar herkese ulaştırmaktadır. Allah devletimize, milletimize zeval vermesin. 4–6 yaş sınıflarından, 7–10 yaş, 11–14 yaş gruplarına kadar camilerimizde, kurslarımızda Kur’an eğitimi veriyoruz. Gerekirse evlerde, gerektiğinde özel programlarla bu hizmeti sürdürüyoruz. Yeter ki milletimiz “Kur’an okumak istiyorum” desin; biz bu talebi karşılamaya hazırız.

Bunları neden söylüyorum? Bir dönem bu ülkede “Kur’an öğrenmek yasaktı” diyen insanlar vardı. Allah o günleri bir daha göstermesin. Bugün ise çocuklarımıza Allah sevgisini, Peygamber sevgisini, bayrak sevgisini, dinî ve millî değerlerimizi öğretebileceğimiz özgür bir ortam var.

Aksi hâlde, yarın geç olmadan şöyle diyeceksiniz: “Keşke çocuklarımızı küçük yaşta Kur’an’a göndermiş olsaydık… Keşke iman ve değerler eğitiminden mahrum bırakmasaydık. Bu hizmetler bundan sonra da devam edecek.

İkinci olarak şunu ifade etmek isterim: Madem devlet bu kadar imkân tanıyor, madem bu kadar kurs, sınıf, öğretici var; artık ‘Kur’an bilmiyorum’ sözü kimsenin dilinde kalmamalıdır. Yanılıyor muyum? Devlet bu kadar imkân sunarken hâlâ aramızda Kur’an bilmeyen varsa; bugün, şu an, hemen karar vermelidir: “Rabbimin kelamıyla buluşacağım.”

Çünkü Peygamber Efendimiz buyuruyor ki: “Kur’an okuyun. Zira Kur’an, kıyamet gününde kendisini okuyanlara ve onunla amel edenlere şefaat edecektir.” Yine bir hadiste şöyle buyruluyor: “Kalbinde Kur’an’dan hiçbir şey bulunmayan kimse, harap bir eve benzer.” Hangi Müslüman kalbinin böyle olmasını ister?

Kur’an’da da güzel bir söz vardır: “Kur’an bilmeyen, dünyaya yabancı gelmiş gibidir.”

Bu nedenle değerli kardeşlerim,Devlet bu kadar imkân verirken Kur’an’dan uzak kalmayın.Bilmiyorsanız öğrenin; biliyorsanız daha fazla okuyun, yaşayın.Allah hepimize Kur’an’ın nuru ile yaşamayı nasip etsin"

Konuşmaların ardından Kur’an-ı Kerim tilavetine geçildi

Ekran Resmi 2025 11 21 10.40.04Ekran Resmi 2025 11 21 10.40.02Ekran Resmi 2025 11 21 10.39.59Ekran Resmi 2025 11 21 10.39.56-1