Trabzonspor’da üst üste gelen puan kayıpları herkesin canını sıkmış durumda. 

Karalar bağlayıp ahlanıp vahlanmaya gerek yok. 

Elbet toparlanacaktır. 

Bu takımın bu noktaya düşmesinin bir numaralı sebebi art arda gelen ve can acıtıcı düzeyde olan sakatlık belalarıdır.  

Ekuban gibi gerektiği zaman santrfor gerektiği zaman sağ-sol kanat gerektiğinde de bir forvet arkası olan bir oyuncuyu kaybetti. Yetmedi, Abdülkadir Ömür gibi direk sonuca gidebilen takımı pozisyona sokabilen ve orta sahanın her bölgesinde yer alabilen isimlerden birisi neredeyse sezonu kapadı. Nereden bakarsanız bakın bu takımı derinden etkileyen bir durumdur. 

Yusuf Sarı’yı dahi buna dahil edebiliriz. Kanat ve hücum rotasyonunda büyük darbe alan Bordo Mavililer de geçtiğimiz yazımızda da belirttiğim üzere Perşembe’nin gelişi Çarşamba’dan ortaya çıkmıştı. 

Bir süre takım böyle kendi içerisinde doğru oyunu bulmaya çalışacak. Getafe maçında da yaşandığı gibi en az 3 kez sistem değişikliği denenecek.   

Ayrıca şunu da söylemem gerekiyor. 

Geçtiğimiz sezona nazaran takımda inanılmaz derecede bir yavaşlık söz konusu bu teorim tüm oyuncular için geçerli.  

Sahada herkes sanki sırtında bir çuval varcasına oynuyor.  

Yani geçtiğimiz yıl gördüğümüz yumruk yedi mi anında kalkan ve ardı ardına salvolara geçen o takım ruhu dağılmış durumda…  

Toplanabilir mi? 

Pek tabi olabilir. 

Takım ve taraftarın artık iç içe olması gerektiği kanaatindeyim. Bu takıma en büyük gücü verecek olan taktiği ve oyuncular arası iletişimiyle pek tabi Ünal Karaman’dır! 

Daha sonra ise taraftardır. Taraftarın açamayacağı kapı veremeyeceği özgüven yoktur. Takımdaki en büyük sorunda bu zaten.... 

Büyük oranda özgüven kaybı ve kimsenin sorumluluk alamaması.. 

Bu sorunun topu rakibe teslim etmeye ve daha az üretkenliğe neden olduğunu düşünenlerdenim. 

Artık yeniden aşı yapıp kaynaşma zamanı... 

Vurarak dökerek bir sonuç elde edilmediğini yıllarca defaatle gördük.  

Haydi Ünal Hoca, aç antrenmanları çağır taraftarı al sonucunu…  

Trabzonspor takım kadrosunun en temeli aile olmaktan geçer, kapalı kapılar ardından çıkma zamanı geldi... 

Eminim ki bu dağınık ruh ortadan kalkacaktır.