Trabzonspor’un Galatasaray’a Papara Park’ta 2-0 mağlup olduğu karşılaşma sadece skorla değil, tribün atmosferiyle de dikkat çekti. Yıllardır süregelen "tribün birlikteliği" sorunu bu kez çok daha görünür hâle geldi. Stadyumda faaliyet gösteren 10’dan fazla taraftar grubuna rağmen, tribün bütünlüğü sağlanamadı. Özellikle bu sezon, birçok grup kendilerine ayrılan alanları dahi doldurmakta zorlandı.
Net istatistikler olmasa da, sezon boyunca oynanan maçların çoğunda tribünlerin büyük bölümü boş kaldı. Buna karşın, derbi ve büyük maçlarda stadyum doluyor. Ancak bu doluluk bile coşkuyu yakalamaya yetmedi. Galatasaray karşısında deplasman tribününden yükselen ses, ev sahibi taraftarın sesini bastırdı. Bu tablo, ekran başındaki Trabzonspor taraftarlarını da ciddi şekilde üzdü.
Kopukluk, Koordinasyonsuzluk ve Sessizlik
Taraftar gruplarının bireysel çabaları takdir toplasa da, koordinasyon eksikliği ve parçalı yapı tribünlerdeki bütünlüğü bozuyor. Tribünlerin bölük pörçük yapısı, sesin gücünü dağıtıyor. Her grup kendi köşesinde uğraşırken, ortaya yekpare bir destek tablosu çıkmıyor.
Bu yalnızlık hissinin sezonun finaline taşınmaması adına, tüm taraftar gruplarının acilen ortak bir zeminde buluşması gerekiyor. Geçmişte Beşiktaş ile oynanan Türkiye Kupası finalinde de benzer bir tablo yaşanmış ve siyah-beyazlı tribünler ses üstünlüğünü sağlamıştı. Bu kötü hatıranın tekrarlanmaması için Trabzonspor Kulübü’ne büyük görev düşüyor.
Çözüm Kulübün Elinde
Bugün tribünlerde yaşanan bu kopukluğun çözümü, ancak kulüp öncülüğünde atılacak adımlarla mümkün. Trabzonspor yönetimi, tüm taraftar gruplarını bir masa etrafında toplayarak ortak hareket stratejisi oluşturmalı. Sadece saha içinde değil, saha dışında da bütünlük ve güç görüntüsünün verilmesi için bu adım artık kaçınılmaz.
